02-09-2007, Saat: 04:21 PM
Hiçbir şey acıtmıyor canımı!
[/SIZE]
Zaman, mekan, yaşamak
[SIZE=3]dar geliyor bedenime,
içimde yangın yerinden kalanlar,
içim bomboş.
Ellerini özledim, gözlerini, kokunu
sesini,
beni çağıran sesini.
Göz bebeğimi çaldılar benden,
dumana karıştı hepsi,
yangından geri kalanlar gibiyim
Sözün bittiği yerdeyim.
içimde yangın yerinden kalanlar,
içim bomboş.
Ellerini özledim, gözlerini, kokunu
sesini,
beni çağıran sesini.
Göz bebeğimi çaldılar benden,
dumana karıştı hepsi,
yangından geri kalanlar gibiyim
Sözün bittiği yerdeyim.
Derin bir kesik açan bıçaktan daha acımasız,
Sessiz ve sakinsin
Zaman gibi...
Sorgu odalarının sessizliği gibi içim.
Sessiz ve sakinsin
Zaman gibi...
Sorgu odalarının sessizliği gibi içim.
[/SIZE]
Kırılma noktasına gelindiğinde hayat, hiçbir şeyin önüne geçilemiyor.
Şimdi yalnızlık dediğim şeyin, dopdolu bir yaşam olduğunu fark ediyorum. İçim parçalarını asla bir araya getiremeyeceğim özlem ve sevgi kırıklarıyla dolu. Bunca acıya gerek var mıydı? Uçurumun kıyısında yüzüme vuran rüzgâr, yüzüme yağan yağmur... ölüme ne kadar yakınım!
Gözlerim artık anıları görmüyor, sen yoksun! Sustu içimdeki çocuk. Dün gece seni ne çok sevdiğimi söyledim uykuya, özlemin soluk alışım gibi...
Şimdi sessizliğe boyun eğdim,
avuçlarım düşlediklerimden sırılsıklam
[SIZE=3]duyduğum korku değil.
Bir neden aradım,
kül oldu alevlerin arasında.
Gözlerimi yangın yerinde unuttum,
gözlerini kaçırma gözlerimden,
üstüme sinen duman kokusu, ellerimdeki yanıklar
unutmak istemediklerim.
Kısık sesle konuşma benimle artık
gitmek için ne çok nedenim var...
[/SIZE]Bir neden aradım,
kül oldu alevlerin arasında.
Gözlerimi yangın yerinde unuttum,
gözlerini kaçırma gözlerimden,
üstüme sinen duman kokusu, ellerimdeki yanıklar
unutmak istemediklerim.
Kısık sesle konuşma benimle artık
gitmek için ne çok nedenim var...
Kalmak İçin Neden Yok
Uzun zaman olmadı
[SIZE=3]gölgelenmiş duvar diplerinde oturmam.
İçimi üşüten acıdan daha fazla olabilir mi
güneşin yokluğu?
Kimselere söz vermiyorum kalmak için,
yokluğun bir kurşun yarası
ya da kör bir bıçak,
hiçbiri öldürmüyor içime akan gözyaşı kadar...
[/SIZE]İçimi üşüten acıdan daha fazla olabilir mi
güneşin yokluğu?
Kimselere söz vermiyorum kalmak için,
yokluğun bir kurşun yarası
ya da kör bir bıçak,
hiçbiri öldürmüyor içime akan gözyaşı kadar...