03-31-2007, Saat: 03:48 PM
Öyle içimdesin ki yanağımda dolaşan rüzgârdan daha gerçek dokunuşların. Küçük ürkek ke dokunuşlarınla belki de her zamankinden daha yanımdasın yani öylesine o kadar benimsin ki nasıl anlatsam boşuna bu çabalarım doğru kelimeleri aramalarım ne kitaplar yazıyor ne de sözlüklerde karşılığı var. Yalnızca hissediyor insan yaşıyor kelimeler ek kelimeler yaralı kelimeler cılız.
Taşımıyor anlatmıyor tanımlamıyor bu duyguyu bende çok başka bir şey
Sevginin ortasında derin acılar hisseder mi insan? Aydınlık gülümsemelerin içine hüznü yerleştirir mi durup dururken? Gözlerine buğu diline sitem yüreğine burukluk çöreklenir kalır mı asırlarca?
Gelmeyeceğini bildiği mektup için posta kutusunu hep aynı heyecanla açar mı? Dedim ya başka bir şey bu ne kadar yalnızsam o kadar seninleyim şu günlerde belki de en başta tutup seni derinlere koyduğum için oldu bunlar. Kimseler ulaşmasın diye kimsenin bilmediği bulamayacağı yollara götürdüm seni en derinlerde tuttum. Bana sakladım. Derine hep daha derine. Seni yapayalnız bana bıraktım paylaşamadım yanlış yaptım sana ulaşan yolları kaybettim diye bütün bu şaşkınlıklar kendimi oradan oraya vurmam sağıma soluma ne zaman dikildiğini bilmediğim duvarlara çarpmam, rüzgârın esintisinde bir hayal bulmam. Duvarlarım yosunlu duvarlarım kaygan duvarlarımdan hiç tükenmeyen sular sızıyor. Tutunamıyorum renklerim gün içinde değişiyor soluyorum soğuyorum güneş ulaşmıyor içerilerime yaşlanıyorum seni sakladığım yere ulaşamaz oldum yollar gitgide uzadı sonu sana geliyor her cümlenin her şeyin başı içi ve sonundasın
Taşımıyor anlatmıyor tanımlamıyor bu duyguyu bende çok başka bir şey
Sevginin ortasında derin acılar hisseder mi insan? Aydınlık gülümsemelerin içine hüznü yerleştirir mi durup dururken? Gözlerine buğu diline sitem yüreğine burukluk çöreklenir kalır mı asırlarca?
Gelmeyeceğini bildiği mektup için posta kutusunu hep aynı heyecanla açar mı? Dedim ya başka bir şey bu ne kadar yalnızsam o kadar seninleyim şu günlerde belki de en başta tutup seni derinlere koyduğum için oldu bunlar. Kimseler ulaşmasın diye kimsenin bilmediği bulamayacağı yollara götürdüm seni en derinlerde tuttum. Bana sakladım. Derine hep daha derine. Seni yapayalnız bana bıraktım paylaşamadım yanlış yaptım sana ulaşan yolları kaybettim diye bütün bu şaşkınlıklar kendimi oradan oraya vurmam sağıma soluma ne zaman dikildiğini bilmediğim duvarlara çarpmam, rüzgârın esintisinde bir hayal bulmam. Duvarlarım yosunlu duvarlarım kaygan duvarlarımdan hiç tükenmeyen sular sızıyor. Tutunamıyorum renklerim gün içinde değişiyor soluyorum soğuyorum güneş ulaşmıyor içerilerime yaşlanıyorum seni sakladığım yere ulaşamaz oldum yollar gitgide uzadı sonu sana geliyor her cümlenin her şeyin başı içi ve sonundasın