04-03-2007, Saat: 02:14 PM
MasaL YüzLü ve MasaL Perisine
Çabuk geçen bir yaz yağmuru sonrası
uzak denizlere ulaşamayan durgun sulara inat
içimde seni görebilmenin ve sana kavuşmanın
eşsiz umuduyla sokağındayım.
Hala ıslaklığı duruyordu kaldırımlarda yağmurun
Saçlarından yağmur süzülen bir çocuk geçiyor yanımdan
ve bir kadın...
ikisi de habersiz seni aradığımdan.
sana geldiğimden ve içimdeki umuttan...
Dudaklarımdaki bu kekre tat ve
hemen çıkıverecekmiş gibi sevda sözleri varken,
bu kadar uzak ve bu kadar yakınken kokuna;
Çıkıversen bir yerlerden ...
ve gözlerin değse gözlerime
Yüzündeki sevdanın şavkına benzeyen o çocuk sevincine dokunsam
sonra saçlarına...
İçimdeki seni görebilmek umudu yaşamanın,
sevmenin yerini alsa
Ve en sessiz hali ile avaz avaz sana sevdamı anlatsam
hiç anlatmamış gibi yeni baştan
Dünya lal, yaşam lal
ve şimdi o kadar uzak ki karanlıklar...
Keskin ışıkları iniyordu
hala ıslaklığı duran kaldırımlara şafağın
Seninle beraber aynı pencereden bakıyorduk gökyüzüne
ve aynı düşler içimizde geleceğe dair...
acemi ve titreyen dokunuşların sıcaklığı
aramızda bir köprü olmuşken...
Şafakla beraber karanlığından
kurtulmuş aynı denize ulaşmak derdinde
aynı nehrin iki ayrı koludur şimdi ruhlarımız
Kimse bilmeyecek bulunduğumuz coğrafyayı
ve kimse bulamayacak gideceğimiz yerde
birleşen yüreklerimizi...
Ve biliyor musun?
‘bir tek size yakışıyor sevdanın kırmızı rengi ’
papatyalar içinde..
[ses]http://www.freewebtown.com/vogies/muhtaci%20te%20me.MP3[/ses]
Çabuk geçen bir yaz yağmuru sonrası
uzak denizlere ulaşamayan durgun sulara inat
içimde seni görebilmenin ve sana kavuşmanın
eşsiz umuduyla sokağındayım.
Hala ıslaklığı duruyordu kaldırımlarda yağmurun
Saçlarından yağmur süzülen bir çocuk geçiyor yanımdan
ve bir kadın...
ikisi de habersiz seni aradığımdan.
sana geldiğimden ve içimdeki umuttan...
Dudaklarımdaki bu kekre tat ve
hemen çıkıverecekmiş gibi sevda sözleri varken,
bu kadar uzak ve bu kadar yakınken kokuna;
Çıkıversen bir yerlerden ...
ve gözlerin değse gözlerime
Yüzündeki sevdanın şavkına benzeyen o çocuk sevincine dokunsam
sonra saçlarına...
İçimdeki seni görebilmek umudu yaşamanın,
sevmenin yerini alsa
Ve en sessiz hali ile avaz avaz sana sevdamı anlatsam
hiç anlatmamış gibi yeni baştan
Dünya lal, yaşam lal
ve şimdi o kadar uzak ki karanlıklar...
Keskin ışıkları iniyordu
hala ıslaklığı duran kaldırımlara şafağın
Seninle beraber aynı pencereden bakıyorduk gökyüzüne
ve aynı düşler içimizde geleceğe dair...
acemi ve titreyen dokunuşların sıcaklığı
aramızda bir köprü olmuşken...
Şafakla beraber karanlığından
kurtulmuş aynı denize ulaşmak derdinde
aynı nehrin iki ayrı koludur şimdi ruhlarımız
Kimse bilmeyecek bulunduğumuz coğrafyayı
ve kimse bulamayacak gideceğimiz yerde
birleşen yüreklerimizi...
Ve biliyor musun?
‘bir tek size yakışıyor sevdanın kırmızı rengi ’
papatyalar içinde..
[ses]http://www.freewebtown.com/vogies/muhtaci%20te%20me.MP3[/ses]