07-17-2007, Saat: 12:10 PM
07-17-2007, Saat: 12:14 PM
valla helen bosver bız olmayalım hepsı sahte gercek olanlarınında sayısı cok az malesef
07-17-2007, Saat: 12:54 PM
haklısın perim gerçek aşklar çok az eger şuanda herkesinki gerçek olsaydı herkes çok mutlu olurdu ama çogunluk mutsuz...
07-17-2007, Saat: 01:26 PM
yüreğine emeğine sağlık murat güsel olmuş
07-17-2007, Saat: 01:30 PM
way Burda Neler Olmussssss Aşik Olmn Yok Bu Dunyadaaa
08-16-2007, Saat: 12:53 AM
Benden önce söylenmiş sözlerin haklılığına
Kızdığım oldu zamanında ama inandığımda
Ömrümde her şarkı başka bir kapı açtı
Bu şarkının ardında sen
Bu kapının ardındaysa benden önce söylenmiş sözler vardı
Çok zor günler geçirdim vaktiyle
Alemde savaşlar çırpınışlar nihayetinde
Aşık olmak kısmetmiş yar, sana
Aşık olmak kısmetmiş yar...
Seçtiğimiz hayatlar mı bunlar? seçtiklerimiz mi ?
Bunca yokluk, bunca kırıklık, bunca acı
Seçtiklerimiz evet !
Hayat bu sevgilim çoktan seçmeli
Senin aşkınsa bir dönem ödevi...
Kızdığım oldu zamanında ama inandığımda
Ömrümde her şarkı başka bir kapı açtı
Bu şarkının ardında sen
Bu kapının ardındaysa benden önce söylenmiş sözler vardı
Çok zor günler geçirdim vaktiyle
Alemde savaşlar çırpınışlar nihayetinde
Aşık olmak kısmetmiş yar, sana
Aşık olmak kısmetmiş yar...
Seçtiğimiz hayatlar mı bunlar? seçtiklerimiz mi ?
Bunca yokluk, bunca kırıklık, bunca acı
Seçtiklerimiz evet !
Hayat bu sevgilim çoktan seçmeli
Senin aşkınsa bir dönem ödevi...
Bir gece çıkıp gelsen ölmezsin yar
Ölümlerden ölüm beğen gelmezsen yar
Bir akşam çıkıp gelsen ölmezsin yar
Ölümlerden ölüm beğen öleceğim yar
Bir şarkı tuttum sevgilim bir kapı açtım ikimize
İkimiz çokmuşuz meğer bu resme
Kapatmadan bu kapıyı yinede
Bu yaralar bereler sanadır bileler ...
Bu yaralar bereler sanadır bileler
Göreler aşkımı
Şahidim gök kubbe
Aşığım bekletme
Çok canım yanıyordu gördüklerimden ve göreceklerimden
Benim kanayan dizlerim yoktu hayatta bir tek
Benim de kanattıklarım vardı elbet
Ezdiğim kumlar ve geçtiğim yollar hala gölgeni taşıyorlar
Hani demiştim ya en başında
Ne ayrılıklar ne aşklar ne başlangıçlar diye
Yani demem o ki çok zor günler geçirdim vaktiyle...
Ölümlerden ölüm beğen gelmezsen yar
Bir akşam çıkıp gelsen ölmezsin yar
Ölümlerden ölüm beğen öleceğim yar
Bir şarkı tuttum sevgilim bir kapı açtım ikimize
İkimiz çokmuşuz meğer bu resme
Kapatmadan bu kapıyı yinede
Bu yaralar bereler sanadır bileler ...
Bu yaralar bereler sanadır bileler
Göreler aşkımı
Şahidim gök kubbe
Aşığım bekletme
Çok canım yanıyordu gördüklerimden ve göreceklerimden
Benim kanayan dizlerim yoktu hayatta bir tek
Benim de kanattıklarım vardı elbet
Ezdiğim kumlar ve geçtiğim yollar hala gölgeni taşıyorlar
Hani demiştim ya en başında
Ne ayrılıklar ne aşklar ne başlangıçlar diye
Yani demem o ki çok zor günler geçirdim vaktiyle...
Çok zor günler geçirdim vaktiyle kalbimde...
Firari endişeler nihayetinde
Aşık olmak çok zormuş yar sana
Aşık olmak çok zormuş yar
Bir gece çıkıp gelsen ölmezsin yar
Ölümlerden ölüm beğen gelmezsen yar
Bir gece çıkıp gelsen ölmezsin yar
Ölümlerden ölüm beğen öleceğim yar
Bu şarkı sadece benimdi sevgilim
Ve ben büyük bahçeler istemiştim ikimize
Yazmışsın ya 'onu sevebileceğimi düşünmüştüm' diye
İşte o günden beri belki de bu yüzden sadece
Bu yaralar bereler sanaydı bileler
Göreler aşkımı şahidim gök kubbe...
Firari endişeler nihayetinde
Aşık olmak çok zormuş yar sana
Aşık olmak çok zormuş yar
Bir gece çıkıp gelsen ölmezsin yar
Ölümlerden ölüm beğen gelmezsen yar
Bir gece çıkıp gelsen ölmezsin yar
Ölümlerden ölüm beğen öleceğim yar
Bu şarkı sadece benimdi sevgilim
Ve ben büyük bahçeler istemiştim ikimize
Yazmışsın ya 'onu sevebileceğimi düşünmüştüm' diye
İşte o günden beri belki de bu yüzden sadece
Bu yaralar bereler sanaydı bileler
Göreler aşkımı şahidim gök kubbe...
08-16-2007, Saat: 01:02 AM
Yıllar, yumruk olup durdu boğazımda...
Tıkanıyor nefesim...
Boğulacak gibi oluyorum...
(Kim bilir...?)
Belki de boş yere,
Mâlumun meçhûlde kalması için, kendimi yoruyorum...
Her şeyin bir ömrü vardır...
Sırların da...
Benimle ölsün isterdim ama...
Ölümsüz olduğunu duyuyorum...
Her gün ölüp ölüp dirilen bir hissin 'ölümsüzlüğü'
nasılsa?
Duyumsuyor,
Bilmiyorum!
Şimdi,
Sana dönüp yönümü haykırsam!
Tüm endişeleri bir yana koyup,
Çığlığa dönüşse de sesim,
Desem ki...
Seni seviyorum!
Gülümsersin belki...
Belki de kaşlarını çatarsın...
Ne yaparsan yap umursamasam!
Korkmadan, çekinmeden, hoyratça tekrarlasam:
Desem ki...
Seni seviyorum!
Hem, hamken pişmişse gönül,
Edepten nasibi olur mu? ? ?
Say ki adım “Ham Yanık! ”
Say ki sevmeyi bilmiyorum!
Say ki...
Sayılamayacak kadar çoğum!
Hatta,
Seviyorum Seni ama,
“Sen” dediğimin kim olduğunu bile bilmiyorum!
Say ki, şerikleri çok bir Sendir bu!
Say ki, şirk koşuyorum!
Sana yanarken, başkasına ağlıyor...
Sana bakarken, başkasını görüyor...
Seni severken, başkasını özlüyorum...
Say ki, şaşırmışım...
Şaşıymışım...
Ne çıkar be Sevgilim! ?
Umursar mısın bunları?
(Duyar mısın.....?)
Muhabbetsiz!
Sadâkatsiz!
Şekli ama şüphesiz!
Üstelik çılgınca!
Üstelik pek mâsum!
Hatta sahte!
Hatta öylesine!
Ve belki azıcık!
Belki uçsuz bucaksız!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Yılmışım susmalardan!
Fakat feryatlar da yalan geliyor!
En içli tövbeleri ederken kâfir kesiliyorum!
En acı yakarışlar sırasında buz!
Yine de...
Her nefeste bir son,
Her lâhzada bir sonsuzluk,
Her dünde bir şu anlık hissediyorum!
(Ne olur sanki......?)
Kıytırık bir hüzünle,
Hiç utanmadan bakıp da yüzüne!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Ne ayıp!
Üstelik ne gerçek!
Ne kadar da hiç üstelik!
Boğazıma düğümleniyor sesim...
Kesilmesin diye nefesim...
İşte bunun için!
Yani yine benim için!
Yani kıyamadığım için tatlı canıma!
Yani nefessizlikten ölmeyeyim diye!
Sana duyurmak için değil!
“Canım kurtulsun” için!
Nasıl bir sevmekse bu? ? ?
İşte,
Hâlâ “Var” olan “Ben” için!
Yüzyılın yalancılarından bir yalancı olarak!
Yüzüm bile kızarmadan!
Gönlümde sanal bir yangın...
(Ne garip.......?)
Ateşsiz!
Külsüz!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Ve inanmadan kendim bile...
Söylerken kendi şirretliğime şaşarak!
Her “Seni Seviyorum! ” feryâdında,
Kendi sesimden iğreniyorum!
Fakat sükût,
Tekrar sıkıyor gırtlağımı!
Tekrar tekrar...
Aynı hakikatli yalana dönüp çaresiz...
(Neylersin......?)
Sevdâlıymış gibi!
Ama sevdâsız!
Utangaç ama arsız!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Şerha şerha yarılmak bu!
Lâkin şerhi yok durumumun...
En iyi anladığım zamanlarda bile anlamıyor,
Anlamadığımı hissederken, üstelik, her şeyi biliyorum!
Ve böylesi bilindikken her şey...
Cehlimin kokusu burnumun direklerini sızlatıyor!
(Ne anlama gelir.......?)
Bakmasam kılığıma
Küçüklüğüme aldırmasam!
Çapsız!
Cansız!
Güdük bir duyguyla!
Bir koca sırrı döksem ayaklarına!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Kovar mısın “Beni” kapından?
Çarpar mısın “Beni” suratıma? !
Sûretimin acımışlığıyla bakarken gül çehrene...
Sîretimi yakar mısın?
Olmayan yüzüme!
Yani bana!
Yani yüzsüzler arasındaki bu yüzsüze!
Lûtfeder misin aşkını?
.........
Her şey bir yana dağılsa diyorum Sevgilim!
Her söz bir yana kaçsa!
Bu şiir de unutulsa!
Sadece insanlar değil,
Bütün kuşlar...
Pınarlar...
Ve rüzgârlar...
Herkes sussa keşke...
Her şey sussa...
Ben de sussam da...
Dolaysız, zamansız, apansız!
(Nerededir o dem......?)
Sadece Sen!
Desen ki...
Seni seviyorum!
Tıkanıyor nefesim...
Boğulacak gibi oluyorum...
(Kim bilir...?)
Belki de boş yere,
Mâlumun meçhûlde kalması için, kendimi yoruyorum...
Her şeyin bir ömrü vardır...
Sırların da...
Benimle ölsün isterdim ama...
Ölümsüz olduğunu duyuyorum...
Her gün ölüp ölüp dirilen bir hissin 'ölümsüzlüğü'
nasılsa?
Duyumsuyor,
Bilmiyorum!
Şimdi,
Sana dönüp yönümü haykırsam!
Tüm endişeleri bir yana koyup,
Çığlığa dönüşse de sesim,
Desem ki...
Seni seviyorum!
Gülümsersin belki...
Belki de kaşlarını çatarsın...
Ne yaparsan yap umursamasam!
Korkmadan, çekinmeden, hoyratça tekrarlasam:
Desem ki...
Seni seviyorum!
Hem, hamken pişmişse gönül,
Edepten nasibi olur mu? ? ?
Say ki adım “Ham Yanık! ”
Say ki sevmeyi bilmiyorum!
Say ki...
Sayılamayacak kadar çoğum!
Hatta,
Seviyorum Seni ama,
“Sen” dediğimin kim olduğunu bile bilmiyorum!
Say ki, şerikleri çok bir Sendir bu!
Say ki, şirk koşuyorum!
Sana yanarken, başkasına ağlıyor...
Sana bakarken, başkasını görüyor...
Seni severken, başkasını özlüyorum...
Say ki, şaşırmışım...
Şaşıymışım...
Ne çıkar be Sevgilim! ?
Umursar mısın bunları?
(Duyar mısın.....?)
Muhabbetsiz!
Sadâkatsiz!
Şekli ama şüphesiz!
Üstelik çılgınca!
Üstelik pek mâsum!
Hatta sahte!
Hatta öylesine!
Ve belki azıcık!
Belki uçsuz bucaksız!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Yılmışım susmalardan!
Fakat feryatlar da yalan geliyor!
En içli tövbeleri ederken kâfir kesiliyorum!
En acı yakarışlar sırasında buz!
Yine de...
Her nefeste bir son,
Her lâhzada bir sonsuzluk,
Her dünde bir şu anlık hissediyorum!
(Ne olur sanki......?)
Kıytırık bir hüzünle,
Hiç utanmadan bakıp da yüzüne!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Ne ayıp!
Üstelik ne gerçek!
Ne kadar da hiç üstelik!
Boğazıma düğümleniyor sesim...
Kesilmesin diye nefesim...
İşte bunun için!
Yani yine benim için!
Yani kıyamadığım için tatlı canıma!
Yani nefessizlikten ölmeyeyim diye!
Sana duyurmak için değil!
“Canım kurtulsun” için!
Nasıl bir sevmekse bu? ? ?
İşte,
Hâlâ “Var” olan “Ben” için!
Yüzyılın yalancılarından bir yalancı olarak!
Yüzüm bile kızarmadan!
Gönlümde sanal bir yangın...
(Ne garip.......?)
Ateşsiz!
Külsüz!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Ve inanmadan kendim bile...
Söylerken kendi şirretliğime şaşarak!
Her “Seni Seviyorum! ” feryâdında,
Kendi sesimden iğreniyorum!
Fakat sükût,
Tekrar sıkıyor gırtlağımı!
Tekrar tekrar...
Aynı hakikatli yalana dönüp çaresiz...
(Neylersin......?)
Sevdâlıymış gibi!
Ama sevdâsız!
Utangaç ama arsız!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Şerha şerha yarılmak bu!
Lâkin şerhi yok durumumun...
En iyi anladığım zamanlarda bile anlamıyor,
Anlamadığımı hissederken, üstelik, her şeyi biliyorum!
Ve böylesi bilindikken her şey...
Cehlimin kokusu burnumun direklerini sızlatıyor!
(Ne anlama gelir.......?)
Bakmasam kılığıma
Küçüklüğüme aldırmasam!
Çapsız!
Cansız!
Güdük bir duyguyla!
Bir koca sırrı döksem ayaklarına!
Desem ki...
Seni seviyorum!
Kovar mısın “Beni” kapından?
Çarpar mısın “Beni” suratıma? !
Sûretimin acımışlığıyla bakarken gül çehrene...
Sîretimi yakar mısın?
Olmayan yüzüme!
Yani bana!
Yani yüzsüzler arasındaki bu yüzsüze!
Lûtfeder misin aşkını?
.........
Her şey bir yana dağılsa diyorum Sevgilim!
Her söz bir yana kaçsa!
Bu şiir de unutulsa!
Sadece insanlar değil,
Bütün kuşlar...
Pınarlar...
Ve rüzgârlar...
Herkes sussa keşke...
Her şey sussa...
Ben de sussam da...
Dolaysız, zamansız, apansız!
(Nerededir o dem......?)
Sadece Sen!
Desen ki...
Seni seviyorum!
08-16-2007, Saat: 01:03 AM
oooooooooooOOOOOOOOOooooooooooo güzellere baak hayırlı olsun kardeşlerim
mert insan haber verir dime ben aşık oldum die aşkolsun..
mert insan haber verir dime ben aşık oldum die aşkolsun..
08-16-2007, Saat: 01:04 AM
sen giderken haber verdin mi ki
08-16-2007, Saat: 01:06 AM
haklısın canım yhaaf..sory