Ebu Hureyre´den:
"Dostum Allah Resûlü, bana şu 3 şeyi (ısrarla)tavsiye etti:
- Her aydan 3 gün oruç tutmak,
- Her gün 2 rekat kuşluk namazı kılmak,
- Uykuya yatmadan önce, mutlaka vitir namazı kılmak...-
(Buhari, Müslim)
---
"Her aydan 3 gün oruç tutunca, (hicri) ayın 13., 14. ve 15. günlerinde oruç tut."
(Tirmizi/Savm 54)
Allah Resulünden...
Âişe radıyallahu anhâ şöyle diyor:
Hz. Peygamberin hanımı Hatice´yi hiç görmemiştim;
üstelik Hz. Peygamberle evlenmemizden üç yıl önce vefât etmişti. Ama ben onu kıskandığım kadar,
hayatımda hiçbir kadını kıskanmadım.
Hatice´yi kıskanmamın sebebi şuydu:
Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem onu sık sık anardı, kendisini överdi, Allah Teâlâ da,
Hatice´ye altından yapılmış bir köşk verileceğini müjdelemesini Peygamberine emretmişti.
Bir de Resûl-i Ekrem koyun kestiği zaman,
- "Ondan Hatice´nin arkadaşlarına da gönderin" derdi. Bazen dayanamayıp,
- "Sanki dünyada Hatice´den başka kadın kalmadı!" derdim. Resûl-i Ekrem ise Hatice´nin çeşitli özelliklerini sayar ve,
- "Üstelik o çocuklarımın anasıydı" derdi.
Allah Resulü' nden (ASM) ...
Ebû Saîd el-Hudrî radıyallahu anh anlatıyor:
Medineli Müslümanlardan bir kısmı Resûl-i Ekrem´den mal istediler, o da verdi. Sonra bir daha istediler, yine verdi. Tekrar istediler; o da elindekiler tükeninceye kadar hepsini verdi. Ardından şunları söyledi:
Yanımda birşeyler daha olsaydı, onları sizden esirgemez, verirdim. Kim elindekiyle yetinir
ve insanlardan birşey istemezse, Allah ona kanaat duygusu verir.
Kim tokgözlü davranırsa, Allah ona gönül zenginliği verir.
Kim sabretmeye ve dayanmaya çalışırsa, Allah ona sabır ve dayanma gücü verir.
Hiç kimseye sabırdan daha değerli ve daha büyük bir iyilik verilmemiştir.
Allah Resulü' nden (Aleyhissalatü vesselam)
Peygamber Efendimizin hanımı Safiyye radıyallahu anha anlatıyor:
Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem
Ramazan´ın son on gününde mescitte itikâfa(1) girmişti. Bir gece onu ziyarete gidip kendisiyle sohbet ettim.
Uzakta bulunan evime dönmek üzere kalktığım zaman,
o da beni eve götürmek üzere kalktı. Yolda giderken Ensardan iki kişiyle karşılaştık.
Onlar Hz. Peygamberi görünce selâm verdiler,
ve oradan çabucak uzaklaşmak istediler.
Resûl-i Ekrem onlara,
- "Biraz yavaş olun. Yanımdaki Huyey kızı Safiyye´dir" buyurdu. Hz. Peygamberin bu açıklaması onlara pek ağır geldi:
- "Ey Allah´ın Elçisi! Size yakışmayan birşeyi nasıl düşünebiliriz?" dediler. Bunun üzerine Resûl-i Ekrem şöyle buyurdu:
- "Şeytan insanın vücudunda kan gibi dolaşır. Onun sizin temiz kalbinize bir şüphe atmasından korktum
Allah Resulü' nden
"Ey gençler zümresi! Sizden her kim evlenmek külfetine gücü yeterse evlensin. Çünkü evlenmek, gözü (haramdan) daha çok men eder. İffeti daha çok muhafaza eder. Nikâh külfetine muktedir olmayan kimse ise, oruç tutsun"
(Müslim)
---
"Kim ki gözünü yabancıdan çekmek, kendini nâmahremden korumak ve akrabalık hakkını gözetmek üzere evlenirse, Allahü Teâlâ (bu evlenmede) o erkeği o kadınla ve o kadını da o erkekle mutlu eder."
(Tergib ve Terhib)
çok saol bizlere böle olayları ve peygamber efendimizi hatırlattıgın için...
TesekkürLer...