06-28-2007, Saat: 11:52 PM
Olaki yürürüm bir başka aşka
Yada yürürüm mavi olmayan bir gülüşe
Unutma ki tek aşk olduğum sensin
Aşık olduğum değil.
Karanlıkla süzülüyor içime yıkım.Dur diyorum yıkılıyorum.Uçurumları baş ucuma koyuyorum sonra,okşuyorum rüzgarda saçlarını.Sıcak ılık bir koku siniyor yüreğime.
Gitme diyorum düşüyorum.
Sonra beni soruyorlar bana.Tanımıyorum diyorum,daha hiç karşılaşmadık.Aynı çizgide bilge sus umu dinliyorlar.Ben sustukca.Yazık,bir çığlığın doğuşu gibi ölüyorlar.
Önce bir bir, sonra hepsi.
Sonra bir uçurumlar kalıyor birde yıkımlar.Verilen herşey borçmus gibi alınıyor.
Önce bir bir sonra hepsi.
Sonra bir ben kalıyorum, birde yalnızlık.Uçurumlar, yıkımlar, ben ve yalnızlık.Zorlu bir savaşın unutulmuş cesetleri gibi.Yatıyoruz yan yana.Öpüşüyoruz, sevişiyoruz da hatta....Her şey oyun yasaklarına uygun.Bir günah oluyor sonra.Tek umudumuzu göğe gelin ediyoruz.Telli, kanlı düğün iste.Üşüyor saçların biliyorum dargın mısın?
Bu baharda mayısa bıraktığım gibi misin hala?
Vurulmuş çocuk gibi büyümemiş yüreğindeki hüzün.Hala kaçıyor musun zamansız gözlerini bırakarak birilerinden.Hala ellerinden tutup sevgileri.Hala öyle soğuk bir gök.
Hala öyle yerini yurdunu bulamamış bir mavi.Dipsiz kuyuya salıyor musun ağlıyarak.
Küçücük bir dokunuşla son sevilen olabiliyor musun?
Kendin kadar aklımdasın
Ve aşkını saşırmış bir tanrı
Çoğalan sızısıyla mutlu bir yara
Öyle bıraktığım gibimisin
Gerçeği yakmada hala ustamısın
Yoksa çırakmı yanarken yollarda
Saçlarıma dolanan aydınlığımsın
Somutlaştıramadığım tek imgemsin
şiirde anlattıkça eksilen tek anlam
Hala bıraktığım gibimisin
Yoksa beni bıraktığın gibi mi
Kaç mevsimsiz kar düştü toprağıma
Kaç mevsimsiz kar düştü toprağıma
Hala bıraktığım gibi misin?
Yada yürürüm mavi olmayan bir gülüşe
Unutma ki tek aşk olduğum sensin
Aşık olduğum değil.
Karanlıkla süzülüyor içime yıkım.Dur diyorum yıkılıyorum.Uçurumları baş ucuma koyuyorum sonra,okşuyorum rüzgarda saçlarını.Sıcak ılık bir koku siniyor yüreğime.
Gitme diyorum düşüyorum.
Sonra beni soruyorlar bana.Tanımıyorum diyorum,daha hiç karşılaşmadık.Aynı çizgide bilge sus umu dinliyorlar.Ben sustukca.Yazık,bir çığlığın doğuşu gibi ölüyorlar.
Önce bir bir, sonra hepsi.
Sonra bir uçurumlar kalıyor birde yıkımlar.Verilen herşey borçmus gibi alınıyor.
Önce bir bir sonra hepsi.
Sonra bir ben kalıyorum, birde yalnızlık.Uçurumlar, yıkımlar, ben ve yalnızlık.Zorlu bir savaşın unutulmuş cesetleri gibi.Yatıyoruz yan yana.Öpüşüyoruz, sevişiyoruz da hatta....Her şey oyun yasaklarına uygun.Bir günah oluyor sonra.Tek umudumuzu göğe gelin ediyoruz.Telli, kanlı düğün iste.Üşüyor saçların biliyorum dargın mısın?
Bu baharda mayısa bıraktığım gibi misin hala?
Vurulmuş çocuk gibi büyümemiş yüreğindeki hüzün.Hala kaçıyor musun zamansız gözlerini bırakarak birilerinden.Hala ellerinden tutup sevgileri.Hala öyle soğuk bir gök.
Hala öyle yerini yurdunu bulamamış bir mavi.Dipsiz kuyuya salıyor musun ağlıyarak.
Küçücük bir dokunuşla son sevilen olabiliyor musun?
Kendin kadar aklımdasın
Ve aşkını saşırmış bir tanrı
Çoğalan sızısıyla mutlu bir yara
Öyle bıraktığım gibimisin
Gerçeği yakmada hala ustamısın
Yoksa çırakmı yanarken yollarda
Saçlarıma dolanan aydınlığımsın
Somutlaştıramadığım tek imgemsin
şiirde anlattıkça eksilen tek anlam
Hala bıraktığım gibimisin
Yoksa beni bıraktığın gibi mi
Kaç mevsimsiz kar düştü toprağıma
Kaç mevsimsiz kar düştü toprağıma
Hala bıraktığım gibi misin?