06-29-2007, Saat: 07:55 PM
yorgun gövdemizi
yaslayip miril miril konusabilecegimiz, omuzumuza dolanan bir kolun, basimizi yaslayabilecegimiz bir omuzun, belimizi kavrayan
bir elin, uzun yollara dayanikli asklarin sahibi karsimiza çiktiginda taniyabiliyor muyuz onu, degerini biliyor, biricikligini,
benzersizligini anlayabiliyor muyuz?
Karsimiza zamansiz çikmis insanlari yolumuzun disina sürerken bir gün geri dönüp onu deliler gibi
arayacagimizi hiç hesaba
katiyor muyuz? Hayat her zaman cömert davranmaz bize, tersine çogu kez zalimdir, her zaman ayni firsatlari sunmaz,
toyluk
zamanlarini ödetir. Hoyratça kullandigimiz arkadasliklarin, eskitmeden yiprattigimiz dostluklarin, savurganca
harcadigimiz
asklarin hazin hatirasiyla yapayalniz kalariz bir gün.
Bir aksamüstü yanimizda kimse olmaz, ya da olanlar olmasi gerekenler degildir. Yildizlarin bizim için parladigini
göremeyen
gözlerimiz, gün gelir hayatimizdan kayan yildizlarin gömüldügü maziye kilitlenir.
Kedilerin özel bir anini yakalamak gibidir kendi hayatimizdaki olaganüstü anlari ve olaganüstü kisileri
yakalamak. Bazilarinin
gelecekte sandiklari "birgün" geçmiste kalmistir. "Nasil olsa ileride bir gün tekrar karsima çikar"
dediginiz kisi tam da
o gün bu zalim sehri terk etmistir, bos yere bu sokaklarda aranirsiniz..
Birlikte oldugunuz, tanidiginiz insanlarin, dostlarinizin, arkadaslarinizin degerini ne kadar biliyorsunuz, ne kadar farkindasiniz,
hiç düsündünüz mü ???