:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Döktüm işte herşeyi gözyaşlarımla...
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Sayfalar: 1 2





withthesameeyesbyaliengin9.jpg





ciğerim yanıyor...küçükken gülerdim ciğer yanar mı diye? Yanarmış..Hem de nasıl acı acı,başka hiçbir ağrıya benzemiyor.Söküp atasım geliyor tüm iç organlarımı,bedenimi,ruhumu.Ölümün kıyılarında dolanıyorum.Artık acı çekmek istemiyorum...

Tanımak için ne çok çaba harcıyosun.Bir insana alışmak,konuşmasına,düşüncelerine,hareketlerine,ye mek yiyişine,yürüyüşüne, alışkanlıklarına alışmak,tanımak ve özümsemek ne zor.Oysa bir kendine iyi bak la bitiyor herşey...Kendine iyi bak..Nasıl yani? Nasıl olacak ki? Kalan hayat aynı değil ki...İnsan kendine nasıl bakardı daha önce şaşırıyor,unutuyor eski benliğini.Tanıdığı insanla yeni bir insan oluyor.Bütün gibi.Oysa gidişiyle yarım kalıyor,yarım bir insan nasıl kendine iyi bakabilir?İyi olmamı istiyorsan gitme demek olurmu ki?Yarımım artık,sensiz hiçim,bakamam kendime ölürüm,kaybolurum hiçliklerde diyemiyorsun ki...Kendine iyi bak...Bak kendine iyi...Söylemesi ne kolay ..Sanki ertesi gün uyandığında hiçbirşey değişmemiş olacak.Sanki hayatın kıyısından öylesine uğramış ve gitmiş...Sanki hiçbirşey yaşanmamış,paylaşılmamış...Nasıl iyi bakabilirsin ki kendine...Ne kadar emek,zorluk var yapıda,oysa bir hoşçakalla bitiyor herşey ve en kötüsü kendine iyi bakmak zorunda kalıyorsun sanki gidenin çok umrundaymış gibi..



Sen bana bunu bile diyemedin di mi...Ben de diyemedim..Giden bendim çünkü sözde...Seni kendimden çok sevdiğim halde neden gitmek zorunda olduğumu anlayamıyordum..Okudum sonra birgün ''Giden değil kalandır asıl terkeden ''diyordu,''Giden de bu yüzden gitmiştir zaten...''Doğruydu..Ben gitmemiştim,sen beni gitmeye mecbur etmiştin sevgisizliğinle ve giden ve suçlu ve vicdan hesaplaşmasını yapmak zorunda kalan ben olmuştum...Çok özledim seni...



Çok çok özledim...Öyle çok ki kelimeleri bile bulamıyorum.Sanki sana olan özlemimi izah edebilecek hiçbir kelime yok ,sanki her sözcük hafif kalacak özlemimin yanında..

Ellerini özledim...Dokunduğum anda bütün vücuduma huzur yayan,esmer,güzel ellerini özledim.Beni koruyan,seven ,gözeten,sokaklarda sıkıca sarıldığım,bilhassa özlediğim ve korktuğum anlarda daha sıkıca tuttuğum ve aynı şekilde sıkarak korkma veya ben de seni o kadar özledim mesajını verdiğin ellerin.Biz sözlere gerek kalmadan ellerimizle bile konuşurduk seninle...Şimdi farkettim...



Şimdi sensiz nasıl yaşayacağım ben...Ellerinsiz ,gözlerinsiz,sevginsiz nasıl varolacağım ben...Herşeyinle öyle çok özlüyorum ki seni...Bana ait gülüşlerini özledim.Kalabalıklar içinde bile bir an yüzüme bakarak göz kırparak gülümsemeni özledim...



Ve ben şimdi mutsuzluktan ölebilirim...O kadar yakınsınız ki mutluluk ve sen,sensizlik ve ölüm...

Nolur sevseydin beni,keşke sevseydin...Keşke vazgeçmeseydin...Uzağıma düşme demiştim sana,uzağına düşmeme izin verme demiştim..Sevinmiştin..Bir keresinde hani o deniz kenarında oturduğumuzda bozulmasından çok korkuyorum bu masalın demiştim,sımsıkı sarılmış ve bozulmayacağına dair söz vermiştin.Ellerimi sıkmıştın bozulmayacağına dair güven vermek için...Ne mutluyduk...Sen de mutluydun değil mi?Ben tekbaşıma yaşamıyordum..Benim yanımda sen de mutluydun değil mi...Denizin ortasında havai fişekler patlıyordu.Başım göğsünde vapurun üst katındaydık.Sanki bizim içindi tüm bu şenlik.Boğazın her iki yakası ışıl ışıldı...Aşkımızın şerefine İstanbul yanıyordu.Gözlerinde yansıması vardı..Görüyordum,mutluydun...Ve nefret de etsek lale devrini duyduğumuzda eşlik edip gülerken de mutluyduk..Dün gece çaldı yine..Eline çalgısını geçiren söylüyormuş haklısın..Gülerek söylerdik o şarkıyı ya,ne acılıymış biliyormusun...Ağlayarak dinledim...Nerde olsak buluyorlar diyordun..Buluyorlar,doğrusun...



Seni deliler gibi özlüyorum..Kendimi bile senin kadar sevemediğimi hayretle farkediyorum...Ağlamak anlamsız kalıyor,içimdeki zehir bi türlü akıp gitmiyor.Oysa dünyası kararmış o adama asla kapanmayacak bir yaraya sahip diye ahkam kesiyordum.Ben neyim şimdi?Bir enkazdan veya o adamdan veya büyük aşkları üzerinden,içinden delik deşik ederek geçip gitmiş birinden ne farkım var?Benden başka yaşayanlar da var mı böyle büyük aşkları?Hem de bu yaşında?Sanki kimse anlayamaz gibi geliyor..Sanki daha gençken,yeni yetmelikte yaşardık bu duyguları..Ne garip...Hem bir daha yaşamak istemiyorum hem de bir daha aşık olamamamın düşüncesi bile kötü geliyor...Herşeye rağmen sevdim seni...Çok sevdim.Ve ne kadar sevdiysem o kadar özlüyorum şimdi..



Keşke yakınımda bir yerde olsaydın ama şimdi nerde olduğunu bile bilmiyorum..Yoksun..Hiçbir yüzde,hiçbir tende,hiçbir yerde yoksun..Yoksun lanet olsun...Yüreğimden başka hiçbir yerde yoksun...



Yürüyüşünü özledim.Çok iyi bilirim,sağ bacağın hafif yan basar geçirdiğin rahatsızlıktan ve iyi de bilirim ona uyum sağlayarak yürümeyi yolda...Biliyor musun ben hep gururla taşıdım seni yanımda...Gittiğim her yerde işte bu benim sevgilim diye bağırmak gelirdi içimden,resimlerini herkese göstermek isterdim ve hep senden bahsetmek..Senin dışında bahsedilen konular,sorulan sorular hep sıkıcı gelirdi bana,bir an önce konuyu sana döndürmeyi severdim ve bilirdim gözlerim hiç olmadığı kadar güzel olurdu seni anlatırken,çünkü o an sen gelir otururdun gözbebeklerime..Yollar hiç bitmese derdim senle yürürken,gece hiç bitmese,gündüz hiç bitmese,biz hiç ayrılmasak ve öleceksem de o an ölmeliyim diye düşünürdüm,öylesine mutluyken,öylesine güzelken...Seni yüreğimden parçalar koparak özlüyorum öyle ki yana yakıla...Yangın yeri yüreğim...



Gözümün önünden gitmek bilmeyen bir yığın anı..Ne çok şey biriktirmişim,ne çok şey kazımışım beynime ve şimdi hesaplaşmasındayım günlerimin,yüreğimin..Sanki şu an döksem atsam içimdekileri herşey bitecek..Hem kıyamıyorum bitmesine hem de artık bu ızdırap dinsin istiyorum.Seni öylesine çok seviyorum ki...Herşeye rağmen seninle geçen bir anımı bile başka hiçbirşeye değişmem..Pişman değilim.İyi ki de geldin,iyi ki de girdin hayatıma..Kaç kez yaşanabilirsin ki böylesine güzel...Seni çok özledim...



Ve hep bahsettiğim uykuların..Hiç unutamayacağım ve bir daha asla o kadar rahat olmayacağını bildiğim uykularım..Sıcacık,sevgi dolu,terli,sırılsıklam uyandığımız uykularımız...Ellerin elimde tatlı rüyalarımız..Aslında yanında yatarken rüyalarımda bile hep seni yakalayamadığımı ve hep kaçtığını görürdüm..Birdenbire uykudan uyanır uyanmaz seni yanımda uyur bulunca çocuklar gibi sevinir,yüzünü gözünü öper koklar,büyük bir huzurla uyurdum tekrar..Sen olmasaydın ben ne yapardım:...Şimdi ben sensiz ne yapacağım ...Kolum kanadım kırık gibi, yarım gibi ,çeyrek gibi,yok gibi...



Sesini özledim...Canım deyişini,balım deyişini...İçten olmayacağını bile düşünmek deli ediyor beni...Kim yerini dolduracak ki...Her sesini duyuşumda,her telefonum çalışında,her seni göreceğim zaman kalbim hızla çarpmaya başlardı...İki koca yıl boyunca bu çarpıntı hiç bitmedi ve hala aklıma bile geldiğinde,seni düşündüğümde veya birini sana benzettiğimde (ki bu aralar çok sık oluyor her ne kadar kimse sana benzeyemese de ) yüreğim yerinden çıkacak sanıyorum. O çıkacak ve sen geleceksin...



Elektrikli sobayı yakıp iyice yanıma çekerdin üşümemem için ve hep sorardın üşüyüp üşümediğimi..

Bir elin hep üzerimdeydi.Yemek yerken,televizyon izlerken,telefonda konuşurken,otururken,yürürken,yemek hazırlarken,bilgisayarda oyun oynarken,ne olursa olsun bir elin hep üzerimdeydi...Varlığını her daim yanımda öyle çok hissettirdin ki lanet olsun ne yapacağım ben şimdi...



Bütün arkadaşların gelmişti..Kankardeşini senelerdir ilk kez görüyordun..Tek tek telefon edip toplamıştın tüm sevdiklerini o gece ve bir tek sözüne gelmişti hepsi..Bir koca masa dolusu insandık artık...Öyle mutluydun ki..Çoğu çocukluk arkadaşındı..Sarılıyordun,gülüyordun,çocuklar gibiydin ve seni hiç o kadar mutlu görmemiştim..Bir ona dönüyordun bir diğerine...Kahkahalar havada çınlıyordu.Kimseyi tanımıyor ama yanında öylece seni izleyerek ve mutlu duruyordum ki.Senin o halini görmek bile yetiyordu..Gülüyordum senle birlikte.Arada dönüp yüzüme bakıyordun sanki beni unutmuşsun da bir an aklına gelmişim nerdeyim nasılım kontrol etmek için(başka bir boyutta,çocukluğundaydın)..Ya da sadece sıkılıp sıkılmadığıma bakmak için..Bişey yok anlamında gülümsüyordum.Rahatlamış bir ifadeyle gülümsüyor,alnıma bir öpücük konduruyor ve aynı hiddetle kaldığın yerden konuşmalarına devam ediyordun.Ne çok seviliyordun...Ne çok dinleniyordun.Anlamıştım o gece..Tek ben değil herkes hayrandı sana...Ama tek ben aşıktım ölesiye ve sen tek benimdin...

Ve o gece senindi...O gece farkettim cumartesi akşamlarını geçirdiğimiz yerlerde sen hep beni kollamayı görev ediniyor,abi oluyor,baba oluyor,sevgili oluyor ve kendi eğlencenden çok benim eğlememe bakıyordun..Ama o gece senindi ve ben ve kardeşin yanyana otururken sen bütün gece oynamıştın ve yine tabii ki bir elin üzerimde..Hiç bırakmazmıydın sen beni ?..Şimdi netleşiyor herşey oysa ki..Ne geç,ne nafile...





Komiktik biz be aşkım..En olmadık yerlerde en olmadık şeyler yapardık ve gülerdik saatlerce..Yalnız ikimiz gezer ve hiç sıkılmazdık..Saatlerce bir masada oturur,içer konuşur ve konuşacak konumuz ,söylenecek sözümüz hiç bitmezdi.Etraftaki masalarda kimler otururdu,kimler gelir giderdi bilmezdik.Sadece saatler sonra zaman aklımıza gelir ve etrafa baktığımızda pek kimsenin kalmadığını görür ve anca kalkmak aklımıza gelirdi.Biz mutluyduk senle gerçekten...Peki şimdi ben ne yapacağım...Nasıl güleceğim?..



Açlıktan ölünceye kadar bekler öyle yemek yerdin sen...Yemek yapıcam sana der ben gelene kadar hiçbirşeye dokunmazdın.Oysa bilirdin ki ben hiç açlığa dayanamazdım..Ben geldikten sonra elinde rendeler,tavalar, yağlar dolaşırdın bir o yana bir bu yana..Saatler sonra hazır bir sofraya oturur deliler gibi yemek yerdik.Kötü bile olsa mükemmel gelirdi o yemekler bana..Benim için hazırlanmış yemekler, beraber paylaştığımız sofralar..Dünyanın en lüks lokantalarına değişmeyeceğim tahta sofralar...Bir insanı herşeyiyle ama herşeyiyle sevdiniz mi hiç?



İçime işliyor zaman..Sanki içimden ezerek geçiyor..Ya da geçmiyor ,duruyor..Bitkin,yorgun,ruh gibiyim ve sanki sahip olduğum herşeyi kaybetmiş gibiyim.Fakir gibiyim çırılçıplak,aç gibiyim hiçbir zaman yiyecek bulamayacak...Zavallı gibiyim acınası..Yüzümü kim baksa yıkılmış bir şehirden arta kalan harabeleri görür..Sel görmüş,deprem görmüş,tufan görmüş bir enkaz gibiyim bir daha asla toparlanamayacak...Yapayalnızım..Yarım gibiyim..Yok gibiyim...



Peki ben şimdi ne yapacağım sensiz?..



Seni çok ama çok özledim...
[COLOR="Black"]gerçekten çok güsel yaf

yüreğine sağlık dilerim arkadaşımSmile
[/COLOR]
sp_0368_waiting_for_the_sun-761881.jpg
Sana özlem


Uzatsam elimi tutar mısın
Yasak olsa da o buz ellerinle
Yüreğinin sıcaklıdır
Ellerindeki şubat buzluğu
Yaz sıcaklığıdır
Yüreklerde sevdaya dönüşmüş
Tutmasan eğer
Yakar kor misali
Eritir ağır ağır
Bir kelebek narinliğindesin
Uçuşursun hayellerimde
Alırsın benden beni
Arar olurum ben beni
Savrulurum mecnunun çöllerinde
Esen her kasırgada
Okurum kum mısralarını
Gece gündüz demeden
Bakakalırım ardından
Süzülür çıkıverirsin dünyamdan
Kalırım usul usul
Ağlasam ne çıkar
Sızlasam da



Tesekkürler HiLaL..
Emegine saglik
Hersey GönLünce oLmasi dilegile...
1574684909ys1uq9yl9qa8.gif


tşkler....
Tşk ederim sevda yüreklii bu güzel eşligin için herşey gönlünüzce olsunSmile
tşkler....SmileSmileSmile
ben tşk ederim melekkkSmile
Teşekürler Çileğim
Bende bilmiyorum ki ne yapılır onsuz...
Güzel yüreğine mutluluk bitanem
senindee perimm o güzel yüreginden hiç mutluluklar eksilmesinn o hep seninlee zatennSmile
elifkaybettikhn7.jpg


cizgiza8cf6.gif

[COLOR="Navy"][SIZE="3"]ciğerim yanıyor...küçükken gülerdim ciğer yanar mı diye? Yanarmış..Hem de nasıl acı acı,başka hiçbir ağrıya benzemiyor.Söküp atasım geliyor tüm iç organlarımı,bedenimi,ruhumu.Ölümün kıyılarında dolanıyorum.Artık acı çekmek istemiyorum...

Tanımak için ne çok çaba harcıyosun.Bir insana alışmak,konuşmasına,düşüncelerine,hareketlerine,ye mek yiyişine,yürüyüşüne, alışkanlıklarına alışmak,tanımak ve özümsemek ne zor.Oysa bir kendine iyi bak la bitiyor herşey...Kendine iyi bak..Nasıl yani? Nasıl olacak ki? Kalan hayat aynı değil ki...İnsan kendine nasıl bakardı daha önce şaşırıyor,unutuyor eski benliğini.Tanıdığı insanla yeni bir insan oluyor.Bütün gibi.Oysa gidişiyle yarım kalıyor,yarım bir insan nasıl kendine iyi bakabilir?İyi olmamı istiyorsan gitme demek olurmu ki?Yarımım artık,sensiz hiçim,bakamam kendime ölürüm,kaybolurum hiçliklerde diyemiyorsun ki...Kendine iyi bak...Bak kendine iyi...Söylemesi ne kolay ..Sanki ertesi gün uyandığında hiçbirşey değişmemiş olacak.Sanki hayatın kıyısından öylesine uğramış ve gitmiş...Sanki hiçbirşey yaşanmamış,paylaşılmamış...Nasıl iyi bakabilirsin ki kendine...Ne kadar emek,zorluk var yapıda,oysa bir hoşçakalla bitiyor herşey ve en kötüsü kendine iyi bakmak zorunda kalıyorsun sanki gidenin çok umrundaymış gibi..



Sen bana bunu bile diyemedin di mi...Ben de diyemedim..Giden bendim çünkü sözde...Seni kendimden çok sevdiğim halde neden gitmek zorunda olduğumu anlayamıyordum..Okudum sonra birgün ''Giden değil kalandır asıl terkeden ''diyordu,''Giden de bu yüzden gitmiştir zaten...''Doğruydu..Ben gitmemiştim,sen beni gitmeye mecbur etmiştin sevgisizliğinle ve giden ve suçlu ve vicdan hesaplaşmasını yapmak zorunda kalan ben olmuştum...Çok özledim seni...



Çok çok özledim...Öyle çok ki kelimeleri bile bulamıyorum.Sanki sana olan özlemimi izah edebilecek hiçbir kelime yok ,sanki her sözcük hafif kalacak özlemimin yanında..

Ellerini özledim...Dokunduğum anda bütün vücuduma huzur yayan,esmer,güzel ellerini özledim.Beni koruyan,seven ,gözeten,sokaklarda sıkıca sarıldığım,bilhassa özlediğim ve korktuğum anlarda daha sıkıca tuttuğum ve aynı şekilde sıkarak korkma veya ben de seni o kadar özledim mesajını verdiğin ellerin.Biz sözlere gerek kalmadan ellerimizle bile konuşurduk seninle...Şimdi farkettim...



Şimdi sensiz nasıl yaşayacağım ben...Ellerinsiz ,gözlerinsiz,sevginsiz nasıl varolacağım ben...Herşeyinle öyle çok özlüyorum ki seni...Bana ait gülüşlerini özledim.Kalabalıklar içinde bile bir an yüzüme bakarak göz kırparak gülümsemeni özledim...



Ve ben şimdi mutsuzluktan ölebilirim...O kadar yakınsınız ki mutluluk ve sen,sensizlik ve ölüm...

Nolur sevseydin beni,keşke sevseydin...Keşke vazgeçmeseydin...Uzağıma düşme demiştim sana,uzağına düşmeme izin verme demiştim..Sevinmiştin..Bir keresinde hani o deniz kenarında oturduğumuzda bozulmasından çok korkuyorum bu masalın demiştim,sımsıkı sarılmış ve bozulmayacağına dair söz vermiştin.Ellerimi sıkmıştın bozulmayacağına dair güven vermek için...Ne mutluyduk...Sen de mutluydun değil mi?Ben tekbaşıma yaşamıyordum..Benim yanımda sen de mutluydun değil mi...Denizin ortasında havai fişekler patlıyordu.Başım göğsünde vapurun üst katındaydık.Sanki bizim içindi tüm bu şenlik.Boğazın her iki yakası ışıl ışıldı...Aşkımızın şerefine İstanbul yanıyordu.Gözlerinde yansıması vardı..Görüyordum,mutluydun...Ve nefret de etsek lale devrini duyduğumuzda eşlik edip gülerken de mutluyduk..Dün gece çaldı yine..Eline çalgısını geçiren söylüyormuş haklısın..Gülerek söylerdik o şarkıyı ya,ne acılıymış biliyormusun...Ağlayarak dinledim...Nerde olsak buluyorlar diyordun..Buluyorlar,doğrusun...



Seni deliler gibi özlüyorum..Kendimi bile senin kadar sevemediğimi hayretle farkediyorum...Ağlamak anlamsız kalıyor,içimdeki zehir bi türlü akıp gitmiyor.Oysa dünyası kararmış o adama asla kapanmayacak bir yaraya sahip diye ahkam kesiyordum.Ben neyim şimdi?Bir enkazdan veya o adamdan veya büyük aşkları üzerinden,içinden delik deşik ederek geçip gitmiş birinden ne farkım var?Benden başka yaşayanlar da var mı böyle büyük aşkları?Hem de bu yaşında?Sanki kimse anlayamaz gibi geliyor..Sanki daha gençken,yeni yetmelikte yaşardık bu duyguları..Ne garip...Hem bir daha yaşamak istemiyorum hem de bir daha aşık olamamamın düşüncesi bile kötü geliyor...Herşeye rağmen sevdim seni...Çok sevdim.Ve ne kadar sevdiysem o kadar özlüyorum şimdi..



Keşke yakınımda bir yerde olsaydın ama şimdi nerde olduğunu bile bilmiyorum..Yoksun..Hiçbir yüzde,hiçbir tende,hiçbir yerde yoksun..Yoksun lanet olsun...Yüreğimden başka hiçbir yerde yoksun...



Yürüyüşünü özledim.Çok iyi bilirim,sağ bacağın hafif yan basar geçirdiğin rahatsızlıktan ve iyi de bilirim ona uyum sağlayarak yürümeyi yolda...Biliyor musun ben hep gururla taşıdım seni yanımda...Gittiğim her yerde işte bu benim sevgilim diye bağırmak gelirdi içimden,resimlerini herkese göstermek isterdim ve hep senden bahsetmek..Senin dışında bahsedilen konular,sorulan sorular hep sıkıcı gelirdi bana,bir an önce konuyu sana döndürmeyi severdim ve bilirdim gözlerim hiç olmadığı kadar güzel olurdu seni anlatırken,çünkü o an sen gelir otururdun gözbebeklerime..Yollar hiç bitmese derdim senle yürürken,gece hiç bitmese,gündüz hiç bitmese,biz hiç ayrılmasak ve öleceksem de o an ölmeliyim diye düşünürdüm,öylesine mutluyken,öylesine güzelken...Seni yüreğimden parçalar koparak özlüyorum öyle ki yana yakıla...Yangın yeri yüreğim...



Gözümün önünden gitmek bilmeyen bir yığın anı..Ne çok şey biriktirmişim,ne çok şey kazımışım beynime ve şimdi hesaplaşmasındayım günlerimin,yüreğimin..Sanki şu an döksem atsam içimdekileri herşey bitecek..Hem kıyamıyorum bitmesine hem de artık bu ızdırap dinsin istiyorum.Seni öylesine çok seviyorum ki...Herşeye rağmen seninle geçen bir anımı bile başka hiçbirşeye değişmem..Pişman değilim.İyi ki de geldin,iyi ki de girdin hayatıma..Kaç kez yaşanabilirsin ki böylesine güzel...Seni çok özledim...



Ve hep bahsettiğim uykuların..Hiç unutamayacağım ve bir daha asla o kadar rahat olmayacağını bildiğim uykularım..Sıcacık,sevgi dolu,terli,sırılsıklam uyandığımız uykularımız...Ellerin elimde tatlı rüyalarımız..Aslında yanında yatarken rüyalarımda bile hep seni yakalayamadığımı ve hep kaçtığını görürdüm..Birdenbire uykudan uyanır uyanmaz seni yanımda uyur bulunca çocuklar gibi sevinir,yüzünü gözünü öper koklar,büyük bir huzurla uyurdum tekrar..Sen olmasaydın ben ne yapardım:...Şimdi ben sensiz ne yapacağım ...Kolum kanadım kırık gibi, yarım gibi ,çeyrek gibi,yok gibi...


Sesini özledim...Canım deyişini,balım deyişini...İçten olmayacağını bile düşünmek deli ediyor beni...Kim yerini dolduracak ki...Her sesini duyuşumda,her telefonum çalışında,her seni göreceğim zaman kalbim hızla çarpmaya başlardı...İki koca yıl boyunca bu çarpıntı hiç bitmedi ve hala aklıma bile geldiğinde,seni düşündüğümde veya birini sana benzettiğimde (ki bu aralar çok sık oluyor her ne kadar kimse sana benzeyemese de ) yüreğim yerinden çıkacak sanıyorum. O çıkacak ve sen geleceksin...



Elektrikli sobayı yakıp iyice yanıma çekerdin üşümemem için ve hep sorardın üşüyüp üşümediğimi..

Bir elin hep üzerimdeydi.Yemek yerken,televizyon izlerken,telefonda konuşurken,otururken,yürürken,yemek hazırlarken,bilgisayarda oyun oynarken,ne olursa olsun bir elin hep üzerimdeydi...Varlığını her daim yanımda öyle çok hissettirdin ki lanet olsun ne yapacağım ben şimdi...



Bütün arkadaşların gelmişti..Kankardeşini senelerdir ilk kez görüyordun..Tek tek telefon edip toplamıştın tüm sevdiklerini o gece ve bir tek sözüne gelmişti hepsi..Bir koca masa dolusu insandık artık...Öyle mutluydun ki..Çoğu çocukluk arkadaşındı..Sarılıyordun,gülüyordun,çocuklar gibiydin ve seni hiç o kadar mutlu görmemiştim..Bir ona dönüyordun bir diğerine...Kahkahalar havada çınlıyordu.Kimseyi tanımıyor ama yanında öylece seni izleyerek ve mutlu duruyordum ki.Senin o halini görmek bile yetiyordu..Gülüyordum senle birlikte.Arada dönüp yüzüme bakıyordun sanki beni unutmuşsun da bir an aklına gelmişim nerdeyim nasılım kontrol etmek için(başka bir boyutta,çocukluğundaydın)..Ya da sadece sıkılıp sıkılmadığıma bakmak için..Bişey yok anlamında gülümsüyordum.Rahatlamış bir ifadeyle gülümsüyor,alnıma bir öpücük konduruyor ve aynı hiddetle kaldığın yerden konuşmalarına devam ediyordun.Ne çok seviliyordun...Ne çok dinleniyordun.Anlamıştım o gece..Tek ben değil herkes hayrandı sana...Ama tek ben aşıktım ölesiye ve sen tek benimdin...

Ve o gece senindi...O gece farkettim cumartesi akşamlarını geçirdiğimiz yerlerde sen hep beni kollamayı görev ediniyor,abi oluyor,baba oluyor,sevgili oluyor ve kendi eğlencenden çok benim eğlememe bakıyordun..Ama o gece senindi ve ben ve kardeşin yanyana otururken sen bütün gece oynamıştın ve yine tabii ki bir elin üzerimde..Hiç bırakmazmıydın sen beni ?..Şimdi netleşiyor herşey oysa ki..Ne geç,ne nafile...


Komiktik biz be aşkım..En olmadık yerlerde en olmadık şeyler yapardık ve gülerdik saatlerce..Yalnız ikimiz gezer ve hiç sıkılmazdık..Saatlerce bir masada oturur,içer konuşur ve konuşacak konumuz ,söylenecek sözümüz hiç bitmezdi.Etraftaki masalarda kimler otururdu,kimler gelir giderdi bilmezdik.Sadece saatler sonra zaman aklımıza gelir ve etrafa baktığımızda pek kimsenin kalmadığını görür ve anca kalkmak aklımıza gelirdi.Biz mutluyduk senle gerçekten...Peki şimdi ben ne yapacağım...Nasıl güleceğim?..



Açlıktan ölünceye kadar bekler öyle yemek yerdin sen...Yemek yapıcam sana der ben gelene kadar hiçbirşeye dokunmazdın.Oysa bilirdin ki ben hiç açlığa dayanamazdım..Ben geldikten sonra elinde rendeler,tavalar, yağlar dolaşırdın bir o yana bir bu yana..Saatler sonra hazır bir sofraya oturur deliler gibi yemek yerdik.Kötü bile olsa mükemmel gelirdi o yemekler bana..Benim için hazırlanmış yemekler, beraber paylaştığımız sofralar..Dünyanın en lüks lokantalarına değişmeyeceğim tahta sofralar...Bir insanı herşeyiyle ama herşeyiyle sevdiniz mi hiç?



İçime işliyor zaman..Sanki içimden ezerek geçiyor..Ya da geçmiyor ,duruyor..Bitkin,yorgun,ruh gibiyim ve sanki sahip olduğum herşeyi kaybetmiş gibiyim.Fakir gibiyim çırılçıplak,aç gibiyim hiçbir zaman yiyecek bulamayacak...Zavallı gibiyim acınası..Yüzümü kim baksa yıkılmış bir şehirden arta kalan harabeleri görür..Sel görmüş,deprem görmüş,tufan görmüş bir enkaz gibiyim bir daha asla toparlanamayacak...Yapayalnızım..Yarım gibiyim..Yok gibiyim...


Peki ben şimdi ne yapacağım sensiz?..


Seni çok ama çok özledim...

BU YAZI GUNU GELDIGINDE SENIN DUSUNCELERIN OLACAK
AMA SIMDIDEN GOREMEZSIN SEN ILERIYI
O YUZDEN BEN YARDIMCI OLDUM ......


Gitme Deme Titreyen Dudaklarinla...

acımasız hayatın acımasız yanındayım
sağında solundayım... önüm arkan SOBE
ebe beni bulma bu sefer
bu son oyunda kaybetmek istemiyorum
son oluşunun hatrına bu sefer beni bulma
sesin kulaklarımda, beni yenmenin mutluluğunu fısıldıyorsun haykıran sesinle

YAPMA...
yankıları beynimde
yenilgilerim...
umrumda değil kazanamadıklarım. kazandıklarım avcumda
açamadım, kaçacaklar sandım
erittim,yokettim,incik bir burukluk gözlerimde

DÜŞTÜM...
bir ara düştüm yokluğunun zamanındaydı sanırım
geç kaldın sandım.

sapsarı bir kırmızılık

ATEŞTEYİM...
alevler yükseliyor beynimde
öldürmek istiyorum pislik saçanları
kırıp,dökmek istiyorum kandıran cansızları
yumruklamak güzel olurdu yorulmadan
İŞKENCE...

bana el kol hareketleri yapma
duyduklarım morarttı zaten hislerimi

sana yeter dedim...

aşağılamayı kes, söylediklerin çok saçma
beynimdeki sertliği nasıl yansıtabilirim satırlara

karamsarlık mı bu acaba?

anladın mı? bulabildin mi soruların anlamını?
çözdün mü benden önce kendi sorularını

SORUNLAR VE SORULAR
CEVAPSIZ VE ÇÖZÜMSÜZ

SUS...
çaktırma hiçliğini düşmedin
yükselll !!! şimdi

tamam devam et yanındayım
basitleşti ama anlamadığım anlatılamazki
kullanılan malzeme eksik,
sözler kısıtlı sınırsızlıkiçinde
bu kadarı dökülüyor dilime




bitti yarımmış gibi sanki
[/SIZE][/COLOR]

alev.gif
''Giden değil kalandır asıl terkeden ''diyordu,''Giden de bu yüzden gitmiştir zaten...

Okuduğum kadarıyla güzeldii..Hepsini okuyamadım kusura bakma..

Teşekkürler..
Sayfalar: 1 2