08-26-2007, Saat: 12:43 AM
Şehrimin ışıkları aydınlanıyor sessizce ve ben yüzüne sığındığım akşamların hayaliyle yeniden tutunuyorum gözlerine, gizleyerek hala içimde taşıdığım ilk günkü korkularımı.
Seni sevmeye kaldığım yerden başlamaya korkuyorum. Birbirimize anlattığımız, birbirimizi hiç ilgilendirmeyen aşk bozgunlarımızdan kaçarak yaşamak zorunda kaldıktan sonra, hangi eş yüreğin herşeyi unutturabilceğine inanabilirdim ki. Hayat bana hep yalan söylemişti.
Hayat yaşadıklarımı sahte sonuçlarla bitirmişti hiç farkına varamadan.
Yine de gözlerimi gözlerine teslim ettim.....
Eski aşklarımın kapılarının yüzüme kapandığı gecelerden birinde karşıma çıkışından sonra, içimde ki şeytanın paramparça oluşuyla sarsılmaya başlamıştı, kafesinin içinde çaresizce bekleyen ruhum. Hiçbirşeyi önceden kestirmeden yaşamaya başlayan ben, yeniden acılarımın geri döneceğini hiç hissetmedim. Kollarının sıcağında dinlerken anlattığın gözyaşı masallarını. Yaşananların yanlış sonuçlarını kabullenmeyen ben, tekrar hüsran denizine açılmış, geri dönmeye yine geç kalmıştım.
Yine de gözlerimi gözlerine teslim ettim..
Sığınacak bir liman arayan yorgun bir gemi gibi, çaresiz arayışlarımın sonunda, yanlış seçimlerden biri olduğunu bile bile. İçimde ki boşluğu açarak hatalarla dolu hayatımın en büyük hatasını yapmıştım hiç farkına varmadan. Sevgi dolu dokunuşlarının büyüsüyle unutup tükenişimi, görmemezlikten gelmeye başlamıştım.
Yine de gözlerimi gözlerine teslim ettim...
Yaşanılan onca şeyin ardından, yokluğunun iflah olmaz acısıyla arkanda bıraktığın yapayalnız gözlerden damlayan yakıcı yaşlarla. Ölümün eşiğinde ellerimden tutmanı bekliyorum gece gündüz. Bundan sonra hiçbir yürekte varolmayacağımı bile bile. Suskunluğumun sonsuzluğa uzanacağına emin olan, Kırık dökük bir yıkıntı halinde bekliyorum.
Yine de gözlerimi gözlerine teslim ettim...
Sonsuza dek umudu görememek pahasına...
Seni sevmeye kaldığım yerden başlamaya korkuyorum. Birbirimize anlattığımız, birbirimizi hiç ilgilendirmeyen aşk bozgunlarımızdan kaçarak yaşamak zorunda kaldıktan sonra, hangi eş yüreğin herşeyi unutturabilceğine inanabilirdim ki. Hayat bana hep yalan söylemişti.
Hayat yaşadıklarımı sahte sonuçlarla bitirmişti hiç farkına varamadan.
Yine de gözlerimi gözlerine teslim ettim.....
Eski aşklarımın kapılarının yüzüme kapandığı gecelerden birinde karşıma çıkışından sonra, içimde ki şeytanın paramparça oluşuyla sarsılmaya başlamıştı, kafesinin içinde çaresizce bekleyen ruhum. Hiçbirşeyi önceden kestirmeden yaşamaya başlayan ben, yeniden acılarımın geri döneceğini hiç hissetmedim. Kollarının sıcağında dinlerken anlattığın gözyaşı masallarını. Yaşananların yanlış sonuçlarını kabullenmeyen ben, tekrar hüsran denizine açılmış, geri dönmeye yine geç kalmıştım.
Yine de gözlerimi gözlerine teslim ettim..
Sığınacak bir liman arayan yorgun bir gemi gibi, çaresiz arayışlarımın sonunda, yanlış seçimlerden biri olduğunu bile bile. İçimde ki boşluğu açarak hatalarla dolu hayatımın en büyük hatasını yapmıştım hiç farkına varmadan. Sevgi dolu dokunuşlarının büyüsüyle unutup tükenişimi, görmemezlikten gelmeye başlamıştım.
Yine de gözlerimi gözlerine teslim ettim...
Yaşanılan onca şeyin ardından, yokluğunun iflah olmaz acısıyla arkanda bıraktığın yapayalnız gözlerden damlayan yakıcı yaşlarla. Ölümün eşiğinde ellerimden tutmanı bekliyorum gece gündüz. Bundan sonra hiçbir yürekte varolmayacağımı bile bile. Suskunluğumun sonsuzluğa uzanacağına emin olan, Kırık dökük bir yıkıntı halinde bekliyorum.
Yine de gözlerimi gözlerine teslim ettim...
Sonsuza dek umudu görememek pahasına...