09-03-2007, Saat: 10:31 AM
Bir ateş olup yaksada gidişin merak etme sen beni...
Bitmesi belkide en iyisiydi...Belkide...
Keşkelerimin onulmaz yaraları var yuregimde...
Gitsem sende gelir misin uzaklara benimle?...
Gidişinle belkide bu soruların beynimi işgalî sona erecek...
Hayat yeşilde saklıdır ama gidişin karanlık gorunuyor bana...
Düşmesin gozlerime kipriklerinin gölgesinden başka gölge...
O gozlerinde çizgili şafakların kızıllığı...
Sımsıkı bir yumruk misali sevdim ben seni...
''Hani gitmeyecektin'' demeyeceğim...
Çünkü bunu soylemek kendime yapılan en acımasız hamle olur...
Yakarken gidişin acılar içinde seni haykırıyorum...
Yoklugunun doğurganlığında yeni yokluklar boy gösteriyor...
Buyumeden acılar yasattık aşkımıza...
Dışarda kar sogunu yasıyoruz yazın ortasında....
Yoklugunda üşüyen ellerimi hangi sobada ısıtmalı bilinmez...
Yada acıları nerelerde avutmalı...
Kahrediyorum bugün herşeye...
Doğan güneşe,kadere,sana ve bana....
Özlemin şimdiden düştü yüreğime...
Acıların onulmaz yaralı geldi oturdu yüreğimin tam ortasına...
Her nefesimde kalbımden yayılan ateş tüm bedenimi yakıyor..
Hiçkimseye birsey yapmamıstım oysa...
Sevilmek istiyordum...
Sev istiyordum...
Olmadıysa suç bende mi? Tanrım nerelerdesin...
Hani kullarını duyardın...
Bu isyanım sana...
Tanrısız kuldum ben...
Hayat damla damla akıp giderken şu sanıyelerde
Sen ne alemdesin bilmiyorum ama tek bildiğim gittiğin yerlerde benim yerim yok...
Şimdi hangi mübarek dua geri getirir seni bilmiyorum...
Kendi elimle beyaz gelinlik giydirmeye yemin etmişken sana bu gidişinin ardında yatan sebebi bilmek en doğal hakkım...
Susmak sana sundugum sebep orneklerini kabul etmektir...
Bana susmaktan başka birsey yapmak dusmez...
Susuyorum...
Belki sana susadıgım kadar olmasada susuyorum sessizliğe...
Ben kimim ki...
Gitmeden tek bir isteğim var senden...
Şuan bir bilinmeze doğru yolun başındayım...
Eğer bir süre sonra bir pişmanlık duyarsan geri dönme...
Biliyorum insan ne kadar severse sevsin unutuyor...
Unuturum mecburen unuturum...
Sonra bir eski zaman olur yine bir sevda ansızın yaşanır belli mi olur...
Eriyen bedenimi düşünme göğü giyerim üstüme...
Seni sevmem miydi acaba suçum...
Yozlaşmış kültürden yoksa sende mi nasibini almıştın...
Ne tuhaf şimdide seni kötüleyerek kendimi avutmaya çalısıyorum...
Ben seni sevdim de kendimi kanattım...
Kendimi öldürdüm...
Aklımla aramda yine ince bir çizgi var...
Yada aklım bana oyun oynuyor...
Sen yüzünü asma...
En son istediğim şey bu...
Aldiriş etme soylediklerime...
Birgün bende unutma faşizmine yenilip seni unutacak mıyım dersin?..
Bu mahsun sevdadan geriye geceler boyu amaçsız zamansız Ay'a bakışlarımız kalacak biliyorum...
Kekremsi gözyaşını öptüğüm gün biliyordum gözden öpmek ayrılık getirecekti yada şimdi bunun en masum sebebim olmasını istiyorum...
Biz bu sonucu haketmedik...
Ömrümüz bu felakete layık değildi...
Ağlarımda duygu sömürüsü yaptığımı sanarsin...
Gitmek istiyorsun...
Git...
Durma git...
Bu acıları çekerken yanımda olmayacaksin acilar zaman aşımına uğradığı zaman sakın karşıma çıkma...
Artık bitti diyorsun git...
Sorma git...
Eyvallah derken dahi bir yanım göç tutuyor sana karşı...
Bana aldırış etme...
Git...
Kimliği tespit edilmemiş bir cesedim artık..
Eyvallah...
