10-22-2007, Saat: 11:50 PM
Ne düşünürsen başına o gelir Kötü şans peşinizi bırakmıyor mu? Korktuğunuz her şeyin başınıza gelmesinden şikayet mi ediyorsunuz? Peki sizce bunun sorumlusu kim olabilir?
Aslında olumsuz düşünceleri bir kenara bırakıp, pozitif düşüncenin gücünü keşfederseniz hayat daha keyifli olabilir. Bunu başarmak sandığınızdan daha kolay. İşte bilinçaltınızı yönlendirerek mutlu yaşamanın yöntemleri...
Doç. Dr. Kemal Yeşilçimen, korkularımızla karşı karşıya gelmemizin nedeninin sadece kendi bilinçaltınız olduğunu söylüyor.
1- Bizi kötü alışkanlıklarımıza sıkı sıkıya bağlayan dış kaynaklı programların silinmesi için, derin yönetimi, içe dönük konuşma ile bizi bağımlılıktan kurtaracak yeni programlarla aldatmak gerekir. Çünkü beynimizdeki Alaeddin’in lambasında oturan dev, elleri bağlı emrimize hazır bir şekilde beklerken sıklıkla tekrarladığımız cümlelere inanır, onları emir olarak kabul eder.
2- Bilinçaltı, neyin gerçek olduğunu neyin olmadığını bilmez. Ona anlattığınız her şeyi emir olarak algılar ve buna göre hareket eder. Bir nevi aptal kutusudur.
3- Söylenen şeyin doğru veya yanlış, , mantıklı veya mantıksız olduğuna da bakmaz. Ona ne söylerseniz onu yapacaktır. Başka seçeneği yoktur.
4- Bilinçli veya bilinçsiz yaptığımız her seçim bilinçaltına gönderdiğimiz gizli bir emirdir.
5- Bu yöntemde, bilinçaltınıza verdiğiniz emirler ayrıntılı ve kesin olmalıdır. Belirsizlik, çözüm imaları ve beklentiler işe yaramaz. ‘ Sigarayı kesince kilo alıyorum’ tarzındaki söylem yanlış ve eski programdır. Doğrusu ; ‘Sigara içmiyorum, kilo da almıyorum.’ Hedef veya başarmak istediğimiz sonuç şimdiki zamanda ifade edilmelidir.
6- ‘Sigara ve alkol sevmem, gerektiği kadar yerim, bir lokma bile fazla yemem’ gibi program cümleleri binlerce kere tekrarlanarak beyne yerleştirilir. Söylediğiniz şeyin gerçek olması gerekmez. Arkanızdan yalancı diyebilirler, hiç önemli değil. Nasıl olmak istiyorsanız önce onu belirleyin, her yere yazın, herkese söyleyin, sürekli tekrarlayın. Hepsi bu, başardınız.
7- Beynimizi bu yöntemle sürekli olarak doldurur ve meşgul edersek, eski programların hayat alanı giderek daralacak ve sonunda yaşama şansı kalmayacaktır. Eski bilgilerin oluşturduğu programlar ve bunların yönetim kurulu üyeleri derin yönetimden kovulacaktır.
8- Bütün alışkanlıklar, daha önce beynimize yerleşen şartlanmanın oluşturduğu programlardır. Eski bir alışkanlığı değiştirmek için, eski program bulunur, silinir ve yerine bizim yararımıza olan en doğrusu yazılır. Sonuçta özgürlük ve bağımsızlığa kavuşur ve kötü alışkanlıklarımızdan kurtuluruz
Aslında olumsuz düşünceleri bir kenara bırakıp, pozitif düşüncenin gücünü keşfederseniz hayat daha keyifli olabilir. Bunu başarmak sandığınızdan daha kolay. İşte bilinçaltınızı yönlendirerek mutlu yaşamanın yöntemleri...
Doç. Dr. Kemal Yeşilçimen, korkularımızla karşı karşıya gelmemizin nedeninin sadece kendi bilinçaltınız olduğunu söylüyor.
1- Bizi kötü alışkanlıklarımıza sıkı sıkıya bağlayan dış kaynaklı programların silinmesi için, derin yönetimi, içe dönük konuşma ile bizi bağımlılıktan kurtaracak yeni programlarla aldatmak gerekir. Çünkü beynimizdeki Alaeddin’in lambasında oturan dev, elleri bağlı emrimize hazır bir şekilde beklerken sıklıkla tekrarladığımız cümlelere inanır, onları emir olarak kabul eder.
2- Bilinçaltı, neyin gerçek olduğunu neyin olmadığını bilmez. Ona anlattığınız her şeyi emir olarak algılar ve buna göre hareket eder. Bir nevi aptal kutusudur.
3- Söylenen şeyin doğru veya yanlış, , mantıklı veya mantıksız olduğuna da bakmaz. Ona ne söylerseniz onu yapacaktır. Başka seçeneği yoktur.
4- Bilinçli veya bilinçsiz yaptığımız her seçim bilinçaltına gönderdiğimiz gizli bir emirdir.
5- Bu yöntemde, bilinçaltınıza verdiğiniz emirler ayrıntılı ve kesin olmalıdır. Belirsizlik, çözüm imaları ve beklentiler işe yaramaz. ‘ Sigarayı kesince kilo alıyorum’ tarzındaki söylem yanlış ve eski programdır. Doğrusu ; ‘Sigara içmiyorum, kilo da almıyorum.’ Hedef veya başarmak istediğimiz sonuç şimdiki zamanda ifade edilmelidir.
6- ‘Sigara ve alkol sevmem, gerektiği kadar yerim, bir lokma bile fazla yemem’ gibi program cümleleri binlerce kere tekrarlanarak beyne yerleştirilir. Söylediğiniz şeyin gerçek olması gerekmez. Arkanızdan yalancı diyebilirler, hiç önemli değil. Nasıl olmak istiyorsanız önce onu belirleyin, her yere yazın, herkese söyleyin, sürekli tekrarlayın. Hepsi bu, başardınız.
7- Beynimizi bu yöntemle sürekli olarak doldurur ve meşgul edersek, eski programların hayat alanı giderek daralacak ve sonunda yaşama şansı kalmayacaktır. Eski bilgilerin oluşturduğu programlar ve bunların yönetim kurulu üyeleri derin yönetimden kovulacaktır.
8- Bütün alışkanlıklar, daha önce beynimize yerleşen şartlanmanın oluşturduğu programlardır. Eski bir alışkanlığı değiştirmek için, eski program bulunur, silinir ve yerine bizim yararımıza olan en doğrusu yazılır. Sonuçta özgürlük ve bağımsızlığa kavuşur ve kötü alışkanlıklarımızdan kurtuluruz