12-12-2007, Saat: 01:55 PM
Geçmiş
Yumruğumu masaya vurunca
geçmiyormuş acısı..
ipe sapa gelmez mi biterken,
susmuyor işte..
Dost değil,
kırılgan,
biraz çocuk,
adım adım hasret..
Şurada bir yerde kalmıştı,
kim bilir ne yapıyor şimdi..!!
Sitem
Hangi sebep kaldığın yerden uzaksa,
sanma ki sezmedim bir avuç kırık düş yumağını..
Gitmediğim tüm nedenlerde,
adının baş harfinden eser yok..
Sahi bitmez mi bu yol?
Teknemizde bir tane can yeleğimiz bile yok,
aramıyoruz da ne tuhaf..
Uyku mu, vazgeçmek mi..
O da güzel..
İtiraf
Çok mu, yok mu yok oluşlar bilinmezken,
kendine elim yetişmiyor,
beş para etmeyen tükenişler almışım,
hayat işte..
Evcil kılıklı bir bedel değil bu ödenemeyen..
Şangur şungur düş kırıklığı alt tarafı,
dağılan ve yorulan..
Niye mi kalem kağıt?
Sebebi sende saklı bir aptallık..
Sen
Bir gülümseyiş ki en sevincinden,
korku musun cesaret mi?
Biliyorum sende kayıbım..
Zaman geç değil,
belki çok geç,
bilinmez değil suskun sadece..
Avuçlarım kanamıyor oysa,
gece ve hayat hala büyülü sanki,
bozma..
Kafiye
Yaralı temenniler gibi saklıyorum seni,
zamansız seçtiğim tuzaklar dil yarası şimdi,
sığınası imkanları çürüteli,
göz görmeyince gönül surat asıyor besbelli..
Nikotin
İçime çekmeden geçmeyen bir iç ağrısı,
“Yak bir sigara”’nın bastıran tesellisi hayat mı?
Hayatla ölüm arasında sarıp sarmaladığım,
olmasan duramadığım,
yine de basmaya bile kıyamadığım,
yapamadığım,
-ki çoğu kez yardan da yar-
dumanına yandığım meret,
sen de olmasan..
Yumruğumu masaya vurunca
geçmiyormuş acısı..
ipe sapa gelmez mi biterken,
susmuyor işte..
Dost değil,
kırılgan,
biraz çocuk,
adım adım hasret..
Şurada bir yerde kalmıştı,
kim bilir ne yapıyor şimdi..!!
Aşk
Yazık mı oldu duymadım,
ama anahtar hala kayıp,
sitem de yersiz gülmek de..
Işıkısz bir gece gibi örtülü hayat,
hesaplı hayat,
sahibinden satılık,
eksik biraz doymamış..
Şimdi herşeyi bırakıp varmak var ama
başka sefere inşallah..
Yazık mı oldu duymadım,
ama anahtar hala kayıp,
sitem de yersiz gülmek de..
Işıkısz bir gece gibi örtülü hayat,
hesaplı hayat,
sahibinden satılık,
eksik biraz doymamış..
Şimdi herşeyi bırakıp varmak var ama
başka sefere inşallah..
Sitem
Hangi sebep kaldığın yerden uzaksa,
sanma ki sezmedim bir avuç kırık düş yumağını..
Gitmediğim tüm nedenlerde,
adının baş harfinden eser yok..
Sahi bitmez mi bu yol?
Teknemizde bir tane can yeleğimiz bile yok,
aramıyoruz da ne tuhaf..
Uyku mu, vazgeçmek mi..
O da güzel..
Şikayet
Tam 19 yaşındaydım,
hüznüm 19 yaşındaydı..
Adımların yumuşak olsun,
o gün bu gündür düşlerime basıyorsun..
Bir yara bir ömrü ne kadar kanatabilir sence?
Hala tanyı’ya şikayetimsin,
anlamana yetmez, unut gitsin..
Bir ihtimal daha vardı,
hatırlamıyorum şimdi..
ben öldüğümde 19 yaşındaydım"
Tam 19 yaşındaydım,
hüznüm 19 yaşındaydı..
Adımların yumuşak olsun,
o gün bu gündür düşlerime basıyorsun..
Bir yara bir ömrü ne kadar kanatabilir sence?
Hala tanyı’ya şikayetimsin,
anlamana yetmez, unut gitsin..
Bir ihtimal daha vardı,
hatırlamıyorum şimdi..
ben öldüğümde 19 yaşındaydım"
İtiraf
Çok mu, yok mu yok oluşlar bilinmezken,
kendine elim yetişmiyor,
beş para etmeyen tükenişler almışım,
hayat işte..
Evcil kılıklı bir bedel değil bu ödenemeyen..
Şangur şungur düş kırıklığı alt tarafı,
dağılan ve yorulan..
Niye mi kalem kağıt?
Sebebi sende saklı bir aptallık..
Zamansız
Sessiz bir gürültüyle içimde çınlıyor sensizlik,
bağır çağır bir cinayet teşebbüsü sanki,
en son yine kaçtım diye hatırlıyorum oysa..
“Nerden çıktı şimdi” der gibi,
ayak bastığım kamyon yükü keder..
Hiç hazırlıklı değilim,
sonra gelsen.. ?
Sessiz bir gürültüyle içimde çınlıyor sensizlik,
bağır çağır bir cinayet teşebbüsü sanki,
en son yine kaçtım diye hatırlıyorum oysa..
“Nerden çıktı şimdi” der gibi,
ayak bastığım kamyon yükü keder..
Hiç hazırlıklı değilim,
sonra gelsen.. ?
Sen
Bir gülümseyiş ki en sevincinden,
korku musun cesaret mi?
Biliyorum sende kayıbım..
Zaman geç değil,
belki çok geç,
bilinmez değil suskun sadece..
Avuçlarım kanamıyor oysa,
gece ve hayat hala büyülü sanki,
bozma..
Bıkkın
Kararsız kılıklardayım,
unut beni..
Yangında kurtarılması gereken ilk sebebim bile yok..
Saklı kalmışsın içimin dibinde..
Hesap kitap değil,
hem dipte, hem sonda,
hem depresyonda..
Boşver saçma sapan olsun burası da..
Kararsız kılıklardayım,
unut beni..
Yangında kurtarılması gereken ilk sebebim bile yok..
Saklı kalmışsın içimin dibinde..
Hesap kitap değil,
hem dipte, hem sonda,
hem depresyonda..
Boşver saçma sapan olsun burası da..
Kafiye
Yaralı temenniler gibi saklıyorum seni,
zamansız seçtiğim tuzaklar dil yarası şimdi,
sığınası imkanları çürüteli,
göz görmeyince gönül surat asıyor besbelli..
Gecikme
Uzun yokoluşlarda büyümeden susmanın arifesi şimdi,
çabuk mu küçüldük dersin?
Sen konuşmadan bitersin,
biter misin?
Sanki bütün o şarkıları yazdıran sensin de,
yaralı ve ürkek sıradanlıklar kayıpmış gibi..
Gitme diye dilendim ben,
çarenin çözümlere küstüğü andı keşke demediğimde..
Bir sabahtı uyandım,
nerdesin.. ?
Uzun yokoluşlarda büyümeden susmanın arifesi şimdi,
çabuk mu küçüldük dersin?
Sen konuşmadan bitersin,
biter misin?
Sanki bütün o şarkıları yazdıran sensin de,
yaralı ve ürkek sıradanlıklar kayıpmış gibi..
Gitme diye dilendim ben,
çarenin çözümlere küstüğü andı keşke demediğimde..
Bir sabahtı uyandım,
nerdesin.. ?
Nikotin
İçime çekmeden geçmeyen bir iç ağrısı,
“Yak bir sigara”’nın bastıran tesellisi hayat mı?
Hayatla ölüm arasında sarıp sarmaladığım,
olmasan duramadığım,
yine de basmaya bile kıyamadığım,
yapamadığım,
-ki çoğu kez yardan da yar-
dumanına yandığım meret,
sen de olmasan..
Son
İhanetlendim,
damdan düşer gibiydi..
Hatta daha çok deyim;
kaşla göz arası bir sitem işte..
Neyse ki gece hala karanlık
ve sen kendinin önünde kör bir telaşla koşmakta..
Dursan da geç,
kalsan da bit!
Kafiyelerle anlatılacak gibi de değil ama,
dağlar önümde diz çökerken,
kayalara eğilmem, git!
İhanetlendim,
damdan düşer gibiydi..
Hatta daha çok deyim;
kaşla göz arası bir sitem işte..
Neyse ki gece hala karanlık
ve sen kendinin önünde kör bir telaşla koşmakta..
Dursan da geç,
kalsan da bit!
Kafiyelerle anlatılacak gibi de değil ama,
dağlar önümde diz çökerken,
kayalara eğilmem, git!