01-13-2008, Saat: 12:41 PM
Her aşkın kendine bir şiir bulduğu ve her şiirin aşk için eksik olduğu bir memlekette,hangi şiirde saklamalı seni bulamadım.
Her baktığında bir şarkıyı sarhoş buldum dudağımda. Ben şairdim satırlarım dardı, zamanım az.Erken sevmeliydin,bekletmemeliydin o yüzden.
Sev çünkü göreceksin hep geç kaldığını, inmek için birkaç durak saydığını, yıllardır bahar kılıklı kışlarla avunduğunu, ve eski günlerin rengini unuttuğunu göreceksin.
İnsan mutlu anları ve yaşayamadıkları kadar yaşlıdır,biliyor musun?Gözünü kapatıp düşündüğünde bir buz dağı gibi aklına çarpanlar mutlu anlardır,kaç yıl öncesi olursa olsun, ve yaşanmamışlıklarıdır.
O yüzden sev diyorum, bekletme.
Gel otur yanıma, yüzünden henüz olgunlaşmamış erik rengi sevinçler toplayayım izin ver. Konuş bana, ne anlatırsan anlat sesinin ellerinden gelsin. Gülümse, gözlerinde oluşan rengi umuda ödünç vereyim. Dokunalım hüzünlü bir şiire, sen saçlarından yıldızlar kaydır, ben yeni bir gece kurayım sana, yeni bir gökyüzü gönlümde,seyret.
Uzun zamandır görüşmeyen iki eski sevgili, kokusundan hiçbirşey kaybetmeyen bir mektup, tadından hiçbirşey eksilmeyen bir mevsim gibi, dertleşelim gel eski iki dost gibi.
Çok sıradan gelse de ellerimi ellerinde unutarak başlayabilirsin mesela, ya da gözlerini gözlerime dayarsın,farkederim hiç büyümediğimi ve aslında sevme ihtimalimle beraber büyüme ihtimalimin yıllar önce ortadan kalktığını...
Seveceksen bilmeliyim, özleminden sırılsıklam olduğum için seninle kavga ettiğimde gitmeyeceğini bilecek kadar emin olmalıyım sevdiğinden. Düşümde senin için odalar hazırlamalıyım, gönlümde yeşillenmeyi unutan umutlara geleceğinin müjdesini vermeliyim. Ağırlaşmalıyım kendime,tozlu sandıklarımdan geri kalanlarımı çıkarmalıyım. Sokak sokak çıkıp kendimi toplamalıyım, dağıttığım beni. Sonra da yap-boz yapar gibi, birleştirmeliyim. Yarım tek bir parçası olmamamlı.
Eksilerimle, hüzünlerimle, dertlerimle, yüreğimdeki kalabalık ve içerimdeki derin boşlukla akmalıyım hayatına. Dedim ya seveceksen, ki sevmek büyük bir iştir bilirsin, bilmeliyim.
Ama gelmeyeceksen de söyle,gene bilmeliyim. Uzatmamalıyım bu yazıyı, sonra aşk kalır burada, ortada, benimle kenarda, kıyıda, kaldırımda, koltukta, yastıkta aşk diye birşey kalır haberin olsun. Yıllar sonra bile gözlerinin rengini unutmayacak, her baharda içinde yeniden sen açacak, güne seni düşündüğünde uyanacak aşk diye birşey kalır haberin olsun.
Her aşkın kendine bir şiir bulduğu ve her şiirin aşk için eksik olduğu bir memlekette,hangi şiirde saklasam seni bulamadım.
Uzak gibiydi bütün ayrılıklar, ve anlamsızdı tüm başlangıçlar, en çok ve ancak kendi ağırlığımdaydım yıllardır ben. Nerdeydin, nereliydin artık ve benimle gelir miydin? Bilmeliydim bu defa.