01-17-2008, Saat: 10:39 PM
Bir damla da çağlayan ırmakları boğuşu Yakub'un,
Sukut denizinde dalga olan Meryem'in
Fırtınalara sabrı kalkan bilen Eyüb'ün...
Rıza bahçesine bir ekebilmek, gözyaşlarını teselli vuslatına mazhar olacak kadar samimiyetle dökmektir...
Dua tadında akan her damla kelamsız rıza dilencisidir...
Ey Zeyd... Ey sevdalı... Ardından alemlere rahmet olarak gönderdiğine, en sevdiğine,
Hasret gözyaşları döktürdüğü Mevlanın...
Ey Selman... Ey yüreğindeki aşka harf harf teslim olan...
Hak tarafından sevilen ve sevildiği Aleme ilan edilen...
Aşkla var olabilmek yollarda, hasrete gamzelerde hayat buldurmak, kirlenmemiş gökyüzü,
Altında sadık ve vefalı aşıkları, unutulan her heceyi işler cana saadet asrı tadında akan her damla...
Asırlar öncesinden bizlere selam eden Efendim...
Rüzgar saçını dağıtır diye üzülemediğimize üzülerek sevdasına vurulduğumuz...
Hüzün bahçelerindeyiz... Sensiz..!
Nedametin giydirildiği gecelere aydınlığı, vefasızlıkların asıldığı yıldızlara affı, kırgınlıkların,
Gezdiği sokaklara sevgiyi fısıldar tadında akan her damla...
Talan edilmiş sokaklarımı sevdirir, "O"ndandır diye...
Aşk dolu hayatların bir huzmesinin canda hayat bulmasını dillendirir sus olup...
Ahdimi taşır akan her damla ...
Bir damla gözyaşında saklı "can"
Bir damla gözyaşı "can"a hayat bulduran
El-Vehhab ismine sığındım...
Avuçlarımda bir damla gözyaşıyla
kapındayım...