02-07-2008, Saat: 09:56 PM
Posta kutuma gönderdiğin yalnızlığım’ı aldım. Nazik düşüncene teşekkür. Uygun zaman ve şartlarda balkona sandalye atıp ağlamayı düşünüyorum.
...
Ey ülkesi dua kokan günlerin melikesi, sana anlatmak istediğim çâresizliğimin bin dildeki ifadesidir bu. Dua diye ellerimi kaldırsam unutur dilim heybemde fakirliğimi. ÃŽcâza yeltenen sözlerin bilmediği bir akışla akıyorum sana. Bu yüzden dağılıyor duyuşun ritmine mest olan niyaz.
...
Kendimden geçtim diye kaybettim kimliğimi. Yandım ki ten çölümün her zerresi aşk bulutundan merhamet dileniyor. Vecde gelmez mi zaman?
...
Kavlimi dara çeken bir sükût bırakmışsın. Ve ben nasıl oluyor da yağmurunu bekliyorum göklerin; kendimi arıyorum senin için/de.
...
Kelimelerini özlüyorum ve haberini melekler getirir umuduyla oturup gökyüzüne mektup yazıyorum.
...
Beni de getiriyor sana bu mektup; bu tükenmeyen hüzün, konuşAmayacak ve kendimi anlatAmayacak kadar bu perişan kırk ay kırk alev / bu benim posta kodum: AŞK.
...
Önce kendimi yazıyorum sonra katlıyor ve zarflıyorum. Bekle! Pullanıp sana geliyorum.
...
Ey ülkesi dua kokan günlerin melikesi, sana anlatmak istediğim çâresizliğimin bin dildeki ifadesidir bu. Dua diye ellerimi kaldırsam unutur dilim heybemde fakirliğimi. ÃŽcâza yeltenen sözlerin bilmediği bir akışla akıyorum sana. Bu yüzden dağılıyor duyuşun ritmine mest olan niyaz.
...
Kendimden geçtim diye kaybettim kimliğimi. Yandım ki ten çölümün her zerresi aşk bulutundan merhamet dileniyor. Vecde gelmez mi zaman?
...
Kavlimi dara çeken bir sükût bırakmışsın. Ve ben nasıl oluyor da yağmurunu bekliyorum göklerin; kendimi arıyorum senin için/de.
...
Kelimelerini özlüyorum ve haberini melekler getirir umuduyla oturup gökyüzüne mektup yazıyorum.
...
Beni de getiriyor sana bu mektup; bu tükenmeyen hüzün, konuşAmayacak ve kendimi anlatAmayacak kadar bu perişan kırk ay kırk alev / bu benim posta kodum: AŞK.
...
Önce kendimi yazıyorum sonra katlıyor ve zarflıyorum. Bekle! Pullanıp sana geliyorum.