03-05-2008, Saat: 01:09 AM
Yokluk ...
Varolanları biliyoruzda , yokluğun adını ve kendisini biliyormuyuz .
Varolan gibi görünenler de var elbette , var gibi , işte bak burda gibi , ama nedense o varlar bile yok olanda görünmekde . Peki yok olanda yokluk var dersek doğru olurmu ? Olmaz elbette ...... Bir deneme yazısında okumuşdum , diyorki orda ; ''Hiç bir şey yok , hiç bir şey yok peki yokluk neden var ? '' Gerçekden güzel bir tanım , anlamlı ve derin . Hiç bir şey yok ise , yokluk neden var . Lakin burda hiç bir şey yok derken neden bahsediliyor , işte orası biraz tartışılır .
Yokluğun kendisi nerdedir , ne eder , nasıl yaşar ? Yokluğun kendisini bilmem ama , acısı gariplerin yüreğindedir onu iyi bilirim işte . Konumuzda bu zaten .
Şerefli şerefsiz bir çok yaşam elbetteki hepimiz zaman içerisinde görmüşüzdür . Şerefli olan ile şerefsiz olan yaşamlar günümüz dünyasında hep varolacakdır bunuda bilesiniz . En azından durum onu gösteriyor değilmi ? Yokluğun bir pençesi vardır , birde çekilen çilesi . Yetmezmiş gibide bırakdığı izler ve acı ve acı ve acı . Nereye kadar be Allah'ın kulu nereye kadar ? dediğimiz de ise , şu sonuç karşımıza çıkıyor .
Garibin Çilesi Ölünce Biter .... ( Ne yazıkki bunu kabul gördük )
Evet garibin çilesi ölünce biter dedik ama , O ölüm o garibi bulana kadar o garip ne yapar ? İşte bizi üzen ve ağlatan vede kahreden budur . Ölüm elbette herkese uğrayacak ama solo ölümlerde garipler baştamı olacak , yada tekil çile çekme kulları bu yokluğu bu garipleremi nasip edecek . Çoğul olanda ölümler , garibide dinlemez , zenginide . Eee susmak düşünmek lazım .
Yokluğun kendisi uğramasın milletimize . Açlık , sefaletlik ve muhtaçlık yokluğun ve varolmanın hoş olmayan yönleridir . İnsan olanda bir kısmet , bir nasip elbette vardır . Hani yeni doğan bebeğe derler ya , bebek kısmetiyle gelir diye . O kısmet sonradan nereye gidiyor , neden o bebeğin 35 yaşındaki halinde o kısmet hiç o kapıya uğramıyor . Elbette Cenab ı Hak takdiri dir , Allah'ım kimselere muhtaçlık ve yokluğu nasip etmesin diyorum . Bir bildiği vardır , bir gördüğü vardır ama o bağışlayan , o esirgeyen değilmi ? Aynen öyle ....
Yokluk pencesine düşenleri bağışla , onları esirge diyoruz . Karnı tok olupda halden anlamayan vicdansız şeref yoksunlarınıda gereken cezalarını ver diyoruz .
Bir bakıma , yokluğun aç susuz kalmasıyla alakalı şerefli olan yönüyle iyidir demek lazım . Bir bakıma da şerefsiz ve sevgisiz bir yüreğin yokluklarınıda düşünmek lazım . O aç değildir ama , adam da değildir ......
Sevg ...
Yazan : Firari Fırtına
Varolanları biliyoruzda , yokluğun adını ve kendisini biliyormuyuz .
Varolan gibi görünenler de var elbette , var gibi , işte bak burda gibi , ama nedense o varlar bile yok olanda görünmekde . Peki yok olanda yokluk var dersek doğru olurmu ? Olmaz elbette ...... Bir deneme yazısında okumuşdum , diyorki orda ; ''Hiç bir şey yok , hiç bir şey yok peki yokluk neden var ? '' Gerçekden güzel bir tanım , anlamlı ve derin . Hiç bir şey yok ise , yokluk neden var . Lakin burda hiç bir şey yok derken neden bahsediliyor , işte orası biraz tartışılır .
Yokluğun kendisi nerdedir , ne eder , nasıl yaşar ? Yokluğun kendisini bilmem ama , acısı gariplerin yüreğindedir onu iyi bilirim işte . Konumuzda bu zaten .
Şerefli şerefsiz bir çok yaşam elbetteki hepimiz zaman içerisinde görmüşüzdür . Şerefli olan ile şerefsiz olan yaşamlar günümüz dünyasında hep varolacakdır bunuda bilesiniz . En azından durum onu gösteriyor değilmi ? Yokluğun bir pençesi vardır , birde çekilen çilesi . Yetmezmiş gibide bırakdığı izler ve acı ve acı ve acı . Nereye kadar be Allah'ın kulu nereye kadar ? dediğimiz de ise , şu sonuç karşımıza çıkıyor .
Garibin Çilesi Ölünce Biter .... ( Ne yazıkki bunu kabul gördük )
Evet garibin çilesi ölünce biter dedik ama , O ölüm o garibi bulana kadar o garip ne yapar ? İşte bizi üzen ve ağlatan vede kahreden budur . Ölüm elbette herkese uğrayacak ama solo ölümlerde garipler baştamı olacak , yada tekil çile çekme kulları bu yokluğu bu garipleremi nasip edecek . Çoğul olanda ölümler , garibide dinlemez , zenginide . Eee susmak düşünmek lazım .
Yokluğun kendisi uğramasın milletimize . Açlık , sefaletlik ve muhtaçlık yokluğun ve varolmanın hoş olmayan yönleridir . İnsan olanda bir kısmet , bir nasip elbette vardır . Hani yeni doğan bebeğe derler ya , bebek kısmetiyle gelir diye . O kısmet sonradan nereye gidiyor , neden o bebeğin 35 yaşındaki halinde o kısmet hiç o kapıya uğramıyor . Elbette Cenab ı Hak takdiri dir , Allah'ım kimselere muhtaçlık ve yokluğu nasip etmesin diyorum . Bir bildiği vardır , bir gördüğü vardır ama o bağışlayan , o esirgeyen değilmi ? Aynen öyle ....
Yokluk pencesine düşenleri bağışla , onları esirge diyoruz . Karnı tok olupda halden anlamayan vicdansız şeref yoksunlarınıda gereken cezalarını ver diyoruz .
Bir bakıma , yokluğun aç susuz kalmasıyla alakalı şerefli olan yönüyle iyidir demek lazım . Bir bakıma da şerefsiz ve sevgisiz bir yüreğin yokluklarınıda düşünmek lazım . O aç değildir ama , adam da değildir ......
Sevg ...
Yazan : Firari Fırtına