04-17-2008, Saat: 08:15 AM
Gecenin ayrılığa gebe bir vaktinde karanlığın koynuna girmiş seni sayıklıyorum.
Duyuyor musun?
Satır satır kanıyorum her kelimede.
Sızlıyor musun?
Seni anlatan sayfaları çeviremiyorum bir daha okuyorum bir daha bir daha.
Umutlu musun?
Seni yasayan benden geçemiyorum. Vuramıyorum, yakamıyorum, yıkamıyorum.
Huzurlu musun?
Kalbimdeki tetiği sade ve sadece birkaç satıra çekmeye çabalıyorum.
Mutlu musun?
Son bir kez ayrılığı taşıyamamanın acizliğiyle bakıyorum bir otobüsün camından. Başkalaşmış, laçkalaşmış özünü yitirmiş aşklara gidiyorum belki de beni yaralasınlar ama seni unuttursunlar diye. İçinde en güzel anılarımızın, gülüşlerimizin paylaşımlarımızın olduğu, üzerini hayal kırıklıklarıyla örteceğim bir mezar kazmaya gidiyorum. İçerisinde eskitemediğim bir aşk kendini kandırabilen tesellilerden uzak, rahatça acı çekebilsin diye. Sadece benliğimi senle, gönlümün gurbeti sevdiğimle daha çok doldurabileyim diye.
Alıntı:
Belki de sen dışarıda acı çekesin diye, Yüreğimi bir boşluğa yada bir boşluğu yüreğime bırakabileyim diye gidiyorum.
Burada olmanı istiyorum şimdi. Şu kirli camdan süzülen yaşlarımın yüreğine damlamasını istiyorum, gönül bahçendeki beyaz güller kurumasın diye. Sözlerinin olmasını istiyorum her ağzından çıktığında beni yaralayan. Pamukvari ellerinin havada asılı kalmasını istiyorum.O anın bir fotoğraf karesi gibi gözlerimde asılı kalmasını istiyorum, gözlerimde asılı kalmanı istiyorum. Öpmek avuç içlerinden, sımsıkı sarılmak, kalsana diyene kadar beklemek. Kaygılarımın doğurganlığına kontak çevrildiğinde gözbebeklerine yapıştırdığım hüzünlerden utanmak istiyorum.
En azından,
Alıntı:
-Hadi git artık, çok uzadı bu veda demeni istiyorum.
Yinede yoksun
Yinede gidiyorum.
Senden,
Seni anlatan,
Seni anımsatan bu şehirden.
Geçmişi, geleceği yakacak ucuz bir otobüs biletiyle.
Gözlerimdeki kahverengi sitemimi görmeden,
Bir daha martı sesleriyle uyanamayacağımı bile bile gidiyorum
Kaç şehri ağlattın böyle sen kadın.
Kaç umudu uğurladın sıcacık yatağından.
Ört üzerini, yum gözlerini.
Senden vazgeçen bir geminin son seferi bu fark eder mi?
Aldırma bu bir son ve söylediğin gibi
SONLAR PAYLAŞILMAZ..!!
Duyuyor musun?
Satır satır kanıyorum her kelimede.
Sızlıyor musun?
Seni anlatan sayfaları çeviremiyorum bir daha okuyorum bir daha bir daha.
Umutlu musun?
Seni yasayan benden geçemiyorum. Vuramıyorum, yakamıyorum, yıkamıyorum.
Huzurlu musun?
Kalbimdeki tetiği sade ve sadece birkaç satıra çekmeye çabalıyorum.
Mutlu musun?
Son bir kez ayrılığı taşıyamamanın acizliğiyle bakıyorum bir otobüsün camından. Başkalaşmış, laçkalaşmış özünü yitirmiş aşklara gidiyorum belki de beni yaralasınlar ama seni unuttursunlar diye. İçinde en güzel anılarımızın, gülüşlerimizin paylaşımlarımızın olduğu, üzerini hayal kırıklıklarıyla örteceğim bir mezar kazmaya gidiyorum. İçerisinde eskitemediğim bir aşk kendini kandırabilen tesellilerden uzak, rahatça acı çekebilsin diye. Sadece benliğimi senle, gönlümün gurbeti sevdiğimle daha çok doldurabileyim diye.
Alıntı:
Belki de sen dışarıda acı çekesin diye, Yüreğimi bir boşluğa yada bir boşluğu yüreğime bırakabileyim diye gidiyorum.
Burada olmanı istiyorum şimdi. Şu kirli camdan süzülen yaşlarımın yüreğine damlamasını istiyorum, gönül bahçendeki beyaz güller kurumasın diye. Sözlerinin olmasını istiyorum her ağzından çıktığında beni yaralayan. Pamukvari ellerinin havada asılı kalmasını istiyorum.O anın bir fotoğraf karesi gibi gözlerimde asılı kalmasını istiyorum, gözlerimde asılı kalmanı istiyorum. Öpmek avuç içlerinden, sımsıkı sarılmak, kalsana diyene kadar beklemek. Kaygılarımın doğurganlığına kontak çevrildiğinde gözbebeklerine yapıştırdığım hüzünlerden utanmak istiyorum.
En azından,
Alıntı:
-Hadi git artık, çok uzadı bu veda demeni istiyorum.
Yinede yoksun
Yinede gidiyorum.
Senden,
Seni anlatan,
Seni anımsatan bu şehirden.
Geçmişi, geleceği yakacak ucuz bir otobüs biletiyle.
Gözlerimdeki kahverengi sitemimi görmeden,
Bir daha martı sesleriyle uyanamayacağımı bile bile gidiyorum
Kaç şehri ağlattın böyle sen kadın.
Kaç umudu uğurladın sıcacık yatağından.
Ört üzerini, yum gözlerini.
Senden vazgeçen bir geminin son seferi bu fark eder mi?
Aldırma bu bir son ve söylediğin gibi
SONLAR PAYLAŞILMAZ..!!