Bir valiz dolusu kimsesizliği sırtlanmaktı
sana gelmek; kente bırakılan yalnızlıkları
umuruna bile almadan… Yalnızlık basamak olurdu
kimsesizliğime ve sen kimsesizliğim olurdun.
Gelmek alacanın beyaza döndüğü bir gülümseyiş,
gitmek akşam kızıllığı kaplı bir ağlamaktı senin
yüzünde ve sana her bakışta basamak basamak
tırmanırdı gözyaşlarım yerçekimine inat
gözlerimden gözlerine.
......
Bazen bir kaçıştın sen. İçinin duvarlarına
suçumu haykırdığım. Kaçandım..Tanıktın..
İs rengi sesin ihbar ederdi beni,
kimseler duymazdı…
Ve ne zaman sana baksam gözlerimden
avuçlarıma kusuyorum geçmiş diye içime
kilitlediklerimi. Siyah beyaz hayaletler dans ediyor
hayat ayamda.
Müzik kırgın, gitar ağlamaklı…
siz adam ölmeyeceksede öldürürsünüz