05-25-2008, Saat: 12:43 PM
Varlığındayken her gece aradığın vakitlerde ben hala sen ararsın
diye seni bekledim sen kokan köşelerde. Seni bekledim hep.
Seni beklerken karanlıklarla oyalandım biraz. Körebe oynadım
zamanla. Kovalayan yalnızlıktı ben ise sana ve varlığına kaçan
oldum. Hep yokluğuna ebe oldum bilmediğim oyunlarda..
Gözyaşlarımı avuç içlerimde saklayıp seni bekledim işte
zamanın kör saatlerinde. Seni götüren tarihi alnımın ortasında bir
mıh gibi çaktım. Ve hala gittiğin günde hala bıraktığın yerdeyim.
Bir gün gelecekmişsin gibi seni bekliyorum sen kokan köşelerde.
diye seni bekledim sen kokan köşelerde. Seni bekledim hep.
Seni beklerken karanlıklarla oyalandım biraz. Körebe oynadım
zamanla. Kovalayan yalnızlıktı ben ise sana ve varlığına kaçan
oldum. Hep yokluğuna ebe oldum bilmediğim oyunlarda..
Gözyaşlarımı avuç içlerimde saklayıp seni bekledim işte
zamanın kör saatlerinde. Seni götüren tarihi alnımın ortasında bir
mıh gibi çaktım. Ve hala gittiğin günde hala bıraktığın yerdeyim.
Bir gün gelecekmişsin gibi seni bekliyorum sen kokan köşelerde.
Hatırlar mısın bilmiyorum. Senden önceki terk edişlerimi
yazdım sana. Acılarımı katık yapıp aynı sofrada paylaşmadık mı
seninle. Hüznün içinde umutsuz kaldığımda Pes etmeler bize göre
değil, yılmakta öyle. Şimdi hadi tut ellerimden. Gir hadi yüreğimden
içeri böyle hüzünlü olduğun zamanlar. Orada cennetten bir
köşe var senin için. Kuşlar, çiçekler, kelebekler. Orada biraz
mutluluk doldur yüreğine, huzur doldur. Sığınağın olsun orası, sığındığın.
İçinde akan derede yıkan ve sıyrıl tüm acılarından. satırları
geliyor dilimin ucuna. Yüreğim ise her satırında seni arıyor.
Susup bakakalıyorum senden kalan tek hatıra bu satırlara..Huzur arıyorum
gözlerindeki mutluluk ülkelerinin baharlarında. Sığınak arıyorum
yalnızlığın ayazlarından kaçıp yüreğimi ısıtabileceğim. Seni arıyorum
lakin yüreğimde bulamıyorum. Ruhum gitti derken yüreğim
kabullenmiyor gidişini.. Ruhumla kalbim arasında tek başıma kaldım.
Gittin mi yoksa giden sadece mevsimler miydi bilemiyorum.
Bildiğim tek bir şey var yalnızlığında yetim, karanlıklarda sensiz kaldım
yazdım sana. Acılarımı katık yapıp aynı sofrada paylaşmadık mı
seninle. Hüznün içinde umutsuz kaldığımda Pes etmeler bize göre
değil, yılmakta öyle. Şimdi hadi tut ellerimden. Gir hadi yüreğimden
içeri böyle hüzünlü olduğun zamanlar. Orada cennetten bir
köşe var senin için. Kuşlar, çiçekler, kelebekler. Orada biraz
mutluluk doldur yüreğine, huzur doldur. Sığınağın olsun orası, sığındığın.
İçinde akan derede yıkan ve sıyrıl tüm acılarından. satırları
geliyor dilimin ucuna. Yüreğim ise her satırında seni arıyor.
Susup bakakalıyorum senden kalan tek hatıra bu satırlara..Huzur arıyorum
gözlerindeki mutluluk ülkelerinin baharlarında. Sığınak arıyorum
yalnızlığın ayazlarından kaçıp yüreğimi ısıtabileceğim. Seni arıyorum
lakin yüreğimde bulamıyorum. Ruhum gitti derken yüreğim
kabullenmiyor gidişini.. Ruhumla kalbim arasında tek başıma kaldım.
Gittin mi yoksa giden sadece mevsimler miydi bilemiyorum.
Bildiğim tek bir şey var yalnızlığında yetim, karanlıklarda sensiz kaldım
Bu satırları yazarken annem ile kız kardeşim yan odada ben
ise sessizce gözyaşlarımla sana akıyordum senin sırtınmış gibi
yokluğunu hatırlatan duvarlara yaslanarak. Hiçbir zaman gelmeyecek
olsan da imkânsızlığına bırakıyordum fakir kelimelerimi. Ağlıyordum,
sesimi kimseler duymasın diye ağzımı ellerimle kapatıp ağlıyordum.
Yüreğim gözyaşlarını giyinip sana ve yalnızlığa akıyordu kirpiklerimden.
Biliyorum ki bu gözyaşlarım senin için. Kirpiklerimden akan her gözyaşına
bir dua ekledim canım. Benim her ıslak gözyaşım sana umut dolu
bir gülücük olarak dönsün duasını dudaklarıma ilmekleyip sana
bıraktım ıslak gözyaşlarımı..Ve mektubu okurken ağlarsan dokunma
gözyaşlarına, bırak aksın yüreğin satırlara, toprağa. Aksın ki;
susuz kalmış ceylanlar gözyaşlarınla beslensin.
ise sessizce gözyaşlarımla sana akıyordum senin sırtınmış gibi
yokluğunu hatırlatan duvarlara yaslanarak. Hiçbir zaman gelmeyecek
olsan da imkânsızlığına bırakıyordum fakir kelimelerimi. Ağlıyordum,
sesimi kimseler duymasın diye ağzımı ellerimle kapatıp ağlıyordum.
Yüreğim gözyaşlarını giyinip sana ve yalnızlığa akıyordu kirpiklerimden.
Biliyorum ki bu gözyaşlarım senin için. Kirpiklerimden akan her gözyaşına
bir dua ekledim canım. Benim her ıslak gözyaşım sana umut dolu
bir gülücük olarak dönsün duasını dudaklarıma ilmekleyip sana
bıraktım ıslak gözyaşlarımı..Ve mektubu okurken ağlarsan dokunma
gözyaşlarına, bırak aksın yüreğin satırlara, toprağa. Aksın ki;
susuz kalmış ceylanlar gözyaşlarınla beslensin.
Sen bu satırları okurken ben tek hayalimiz olan kızımıza sonbahar
mektupları yazıyor olacağım. Gittiğin günün tarihini kaderime
mühürleyip yalnızlığın demli çayından sensizliğini yudumlayacağım.
Seni anacağım yıldızların karanlıklarla dansını izlerken. Ve yağmur
yağarken yüreğine dokunacağım usulca.. Bir gün kavuşmamızın
ahiretin güneşinde olacağını düşünerek ismini anacağım
imkânsızlığın kör saatlerinde. Elinde yıldızlar, yüreğinde beni
alarak gelmeyecek olsan da her zamanki gibi gecenin en dar
vaktinde seni bekliyor olacağım..
mektupları yazıyor olacağım. Gittiğin günün tarihini kaderime
mühürleyip yalnızlığın demli çayından sensizliğini yudumlayacağım.
Seni anacağım yıldızların karanlıklarla dansını izlerken. Ve yağmur
yağarken yüreğine dokunacağım usulca.. Bir gün kavuşmamızın
ahiretin güneşinde olacağını düşünerek ismini anacağım
imkânsızlığın kör saatlerinde. Elinde yıldızlar, yüreğinde beni
alarak gelmeyecek olsan da her zamanki gibi gecenin en dar
vaktinde seni bekliyor olacağım..
Her kelimem yalnızlığa tutsak.
Her gülüşüm sana uzak.
Yüreğimle yüreğine dokunsam,
Gülüşün düşer haramın avuçlarına.
Gözyaşlarımı yüzüne bıraksam,
İmkânsızlık düşer hasret paydalarımıza.
Her gülüşüm sana uzak.
Yüreğimle yüreğine dokunsam,
Gülüşün düşer haramın avuçlarına.
Gözyaşlarımı yüzüne bıraksam,
İmkânsızlık düşer hasret paydalarımıza.
Güneşler kurutmaz ıslak kirpiklerimizi.
Şarkılar avutmaz ikimizi de.
Gün gelir,
Gözlerimizden akan
Yaş olur ayrılığımız.
Gün gelir,
Yüreğimizi yakan
Yangın olur yalnızlığımız.
Gün gelir,
Yoklukta yüreğimizi dayandığımız sırt,
Uçurumlarda tutunduğumuz bir dal olur
İmkânsızlığımız.
Şarkılar avutmaz ikimizi de.
Gün gelir,
Gözlerimizden akan
Yaş olur ayrılığımız.
Gün gelir,
Yüreğimizi yakan
Yangın olur yalnızlığımız.
Gün gelir,
Yoklukta yüreğimizi dayandığımız sırt,
Uçurumlarda tutunduğumuz bir dal olur
İmkânsızlığımız.
Ve bir gün Cennetin köşelerinde
Sarıldığımız gül kokulu bir sevda olur
Islak gözyaşlarımız
Sarıldığımız gül kokulu bir sevda olur
Islak gözyaşlarımız