07-12-2008, Saat: 10:13 PM
Yırtılan bir mektup gibi ellerim.
Kenarından ateşe verilmiş, ömrün yakamozuna akseden silik satırlar arasında yanıyor yürek.Parmak uçlarında küle dönecek ve küllerin de yeniden kendini yaratacak bir sevdanın çığlıklarıdır, alevine nefesini rüzgar yaptığın yanış.Koklama bu gülü / yandı ki yandığının resmidir sana bıraktığı tek gülüş.
Şehrimin sokaklarındayım.Faydasız çamurların göğsünde akıyorum.Çamur / hey çamur / sürü beni.O kadının ayak izlerine bula beni.
Karanlık ki yamandır bu şehir de / Öksüzlüğün nefesidir sokaklarda ışıyan kedi gözleri.Saat her on ikiyi vurduğunda gördüğüm çakmak bakıştır penceremde ki yıldız.Kedi / nankör kedi..Karanlığın karnını delen bakışlarınla onun gözlerine taşı beni.Çırpınışım kalsın kan kızılı hasretlere hediye.
Yürüyorum / adımlarım dipsiz kuyulara atılan taş gibi / derinden gelen uğultularla yankılanıyor sokaklarımın sarı odalarında.Eylül rengi bir gece yaşıyorum, resmini tırnaklarımla çizdiğim taş duvarlarda.Duvar / katil duvar, aç yolumu.Aç ki özgürlüğümü bulayım / ona koşayım.Sonra gülüyorum / güldükçe seni görüyorum.
Geç fark ettim gökyüzünün hırçın bakışlarını.Öyle sert / öyle dolu ki..İçine gömük biriktirilmiş hırs küpü patladı patlayacak.Bir kadın doğuyor karanlığın bağrından.Yüzünde saflığın en beyazı.Yırtıyor gökyüzünün hamile karnını.Bana gülüyor.Kadın / Ay..gel kadın / doğ kadın / ışığınla beni sar kadın.Sevişelim kadın.Geceye ihtiras çığlıkları atarak, öpüşelim kadın.Gülüyorum / güldükçe seni görüyorum.
Soğuk / ayazın karısı soğuk.Isıt beni / üşüyorum.
Avuçlarım ıslak / bağrım ıslak / gözlerim ıslak..ağlıyorum.Ağlarken gülüyorum / güldükçe seni görüyorum.
Caddelerdeyim.Ateş böcekleri gibi kaçışan trafik ışıkları yollarıma düşüyor.Gitmek istiyorum.Taksi / hey taksi..
Gider misin onun olduğu yere..Döner mi tekerlerin yar yar diye.Söyle taksi / param olmasa bile götürür müsün beni sevgiliye.? Kendime gülüyorum / güldükçe kendimde seni görüyorum.
Öyle titriyor ki dudaklarım, sorma..buzdan makyaja bulanmış teninde har’a değen çatlak topraklar.Sen de güneş / sen de ateşin en yıkamışı biliyorum.Ateş / gel ateş..tenimde yan / ben de yan..kül et bu içimde yeşerttiğim ormanları.Kurut retinam da dalgalan fırtınalı tutkuları.
Yürüyorum / yürüdükçe seni hissediyorum.
Hüznün en güzel şekli yüzünü arıyorum.Yumruklarımı sıkıyorum / havaya sallıyorum.Rüzgarla dövüşüyorum.Ters esme diyorum rüzgar / ters esme.Sen estikçe ben senden uzaklaşıyorum.Rüzgar / nemrut rüzgar.Yanıma gel / benimle yürü / al beni / kat beni peşine.Sonra da rüzgar, ne olur.? çak beni o kadının düşüne.
Berbatım / berbatım bu gece.Devrik kadehler gibi dönüyor başım.Dal ucunda yaprak, düştüm düşeceğim gecenin tam ortasına.Bir cinayet gibi meçhul kokacak tenim.Kimliksiz / kimsesiz / sahipsiz bir yürek konacak adım.Öylesine sessizce, çıkar mı bu sevda bir namazlık saltanatın tahtına.
Biliyorum..
Bu yolun sonunda..
Sana kavuşmak..
Sana karışmak..
Kurşunsa da..
Elin elime değdiği anda
Öldür beni,
Yoksa ben öleceğim bu uğurda
Öleceğim uğrunda..
Kenarından ateşe verilmiş, ömrün yakamozuna akseden silik satırlar arasında yanıyor yürek.Parmak uçlarında küle dönecek ve küllerin de yeniden kendini yaratacak bir sevdanın çığlıklarıdır, alevine nefesini rüzgar yaptığın yanış.Koklama bu gülü / yandı ki yandığının resmidir sana bıraktığı tek gülüş.
Şehrimin sokaklarındayım.Faydasız çamurların göğsünde akıyorum.Çamur / hey çamur / sürü beni.O kadının ayak izlerine bula beni.
Karanlık ki yamandır bu şehir de / Öksüzlüğün nefesidir sokaklarda ışıyan kedi gözleri.Saat her on ikiyi vurduğunda gördüğüm çakmak bakıştır penceremde ki yıldız.Kedi / nankör kedi..Karanlığın karnını delen bakışlarınla onun gözlerine taşı beni.Çırpınışım kalsın kan kızılı hasretlere hediye.
Yürüyorum / adımlarım dipsiz kuyulara atılan taş gibi / derinden gelen uğultularla yankılanıyor sokaklarımın sarı odalarında.Eylül rengi bir gece yaşıyorum, resmini tırnaklarımla çizdiğim taş duvarlarda.Duvar / katil duvar, aç yolumu.Aç ki özgürlüğümü bulayım / ona koşayım.Sonra gülüyorum / güldükçe seni görüyorum.
Geç fark ettim gökyüzünün hırçın bakışlarını.Öyle sert / öyle dolu ki..İçine gömük biriktirilmiş hırs küpü patladı patlayacak.Bir kadın doğuyor karanlığın bağrından.Yüzünde saflığın en beyazı.Yırtıyor gökyüzünün hamile karnını.Bana gülüyor.Kadın / Ay..gel kadın / doğ kadın / ışığınla beni sar kadın.Sevişelim kadın.Geceye ihtiras çığlıkları atarak, öpüşelim kadın.Gülüyorum / güldükçe seni görüyorum.
Soğuk / ayazın karısı soğuk.Isıt beni / üşüyorum.
Avuçlarım ıslak / bağrım ıslak / gözlerim ıslak..ağlıyorum.Ağlarken gülüyorum / güldükçe seni görüyorum.
Caddelerdeyim.Ateş böcekleri gibi kaçışan trafik ışıkları yollarıma düşüyor.Gitmek istiyorum.Taksi / hey taksi..
Gider misin onun olduğu yere..Döner mi tekerlerin yar yar diye.Söyle taksi / param olmasa bile götürür müsün beni sevgiliye.? Kendime gülüyorum / güldükçe kendimde seni görüyorum.
Öyle titriyor ki dudaklarım, sorma..buzdan makyaja bulanmış teninde har’a değen çatlak topraklar.Sen de güneş / sen de ateşin en yıkamışı biliyorum.Ateş / gel ateş..tenimde yan / ben de yan..kül et bu içimde yeşerttiğim ormanları.Kurut retinam da dalgalan fırtınalı tutkuları.
Yürüyorum / yürüdükçe seni hissediyorum.
Hüznün en güzel şekli yüzünü arıyorum.Yumruklarımı sıkıyorum / havaya sallıyorum.Rüzgarla dövüşüyorum.Ters esme diyorum rüzgar / ters esme.Sen estikçe ben senden uzaklaşıyorum.Rüzgar / nemrut rüzgar.Yanıma gel / benimle yürü / al beni / kat beni peşine.Sonra da rüzgar, ne olur.? çak beni o kadının düşüne.
Berbatım / berbatım bu gece.Devrik kadehler gibi dönüyor başım.Dal ucunda yaprak, düştüm düşeceğim gecenin tam ortasına.Bir cinayet gibi meçhul kokacak tenim.Kimliksiz / kimsesiz / sahipsiz bir yürek konacak adım.Öylesine sessizce, çıkar mı bu sevda bir namazlık saltanatın tahtına.
Biliyorum..
Bu yolun sonunda..
Sana kavuşmak..
Sana karışmak..
Kurşunsa da..
Elin elime değdiği anda
Öldür beni,
Yoksa ben öleceğim bu uğurda
Öleceğim uğrunda..