:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Bir AyrıLık TekLifi GeLir ya..
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
437503.jpg

Hani böyle; o çok sevdiğin insandan aslında beklenen ama olmasını istemediğin bir ayrılık teklifi gelir ya…
Hani böyle; o an boğazına bir şey düğümlenir de konuşmakla konuşmamak arasında büyük bir mücadele verirsin ya…
Hani böyle; derler ya “başımdan kaynar sular döküldü” diye…
Hani böyle; ellerin ayakların titrer de bir yer ararsın ya tutunmak için kendine…
Hani böyle; “seni seviyorum lanet olası, ne olur gitme, yalan tüm söylediklerin” dersin ya kendinin bile duyamayacağı iç sesinle…
Hani böyle; daha o saniyelerde aşkını, yaşananları, umutlarını, heyecanlarını, varlığını kaldırmak zorunda olduğunu anlarsın ya sol iç cebinin en derin yerlerine…
Hani böyle; kimselere belli etmemeye çalışarak aşkını, ızdırabını, hüznünü; gülümsemeye çalışırsın ya zorlanarak…
Ve hani böyle; zorlarsın ya kendini “haklısın zaten sen söylemesen ben söyleyecektim bunu sana” demeye…

Aslında tüm bunlar yaşadıklarının ve yaşayacaklarının sadece ufacık bir bölümü bu ayrılıkta…

Telefonu kapattıktan sonra ilk olarak gülümsemeye ağlamamaya çalışacaksın…
Sonra; “yaşandı ve bitti” diyeceksin içinin yırtılmalarına aldırmadan…
Sonra; gülümseyeceksin ve hatta kahkaha atacaksın şaşırtıcı bir biçimde aptalca espriler eşliğinde…
Sonra; çok az bir zaman geçince üzerinden, gözünden birkaç damla yaş akacak fakat sadece o kadar…Çünkü ağlayamayacaksın…
Sonra; düşünmeye başlayacaksın “neden?” diye…
Sonra; kendinde ve ondaki eksikleri arayacaksın içini biraz olsun ferahlatmasını umarak…
Sonra; “çıksam buradan, alsam nevalemi gitsem sessiz bir yere dağıtsam biraz “ diye düşüneceksin…
Ve sonra; tekrar durup düşüneceksin, “neye yarar?”

Neye yarar?

Gitmek isteyenin ardından kal demenin bir faydası olmadığını biliyorsun çünkü…
Çünkü gidiyorsa sende yaşayacağı bir şeyin kalmadığını biliyorsun…
Çünkü bunu zaten bir kere yapmıştın ve bir ikincisinde bütün iplerinin kopacağını bileceksin…

Daha sonra; biraz olsun içinde kopan fırtınaları dindirdikten hemen sonra, düşüncelere dalacaksın…
Peşini bırakmayacak düşüncelerindeki sorular…
Günler geçecek, sen nasıl geçtiğine hayret ederken…

Ama her saniye;


Merak edeceksin; “şu anda ne yapıyor acaba?”
Merak edeceksin; “beni özleyecek mi?”
Merak edeceksin; “ona olan aşkımın büyüklüğünü gösteremedim mi acaba?”
Merak edeceksin; “tutmak istediğim o elleri şu anda kime dokunuyor?”
Merak edeceksin; “beni düşündüğü bir an oluyor mu acaba?”
Merak edeceksin; “günlerim nasılda hızla geçiyor , onsuz zaman geçmek bilmezken”…

Bir sürü soru işaretleriyle dolu geçecek günlerin…Düşündüğün ama aslında düşünmek istemediğin bir sürü şey geçecek ona dair içinden…Her gece onunla hayallerin olacak rüyalarında…Her gün ellerini tutmak, gözlerinin içine bakmak, sarılmak arzusuyla dolup taşacaksın…O bir zamanlar ellerini tutabilmek için canını verebileceğin elleri bir başkasının tutuyor olma ihtimali geçtikçe aklından çıldıracaksın, için kıskançlıkla dolacak…

Sonra;

Zaman hızla geçip gidecek sana aldırmadan…

Ve hikayen burada bitecek…Bir başka hikayeye; hiç beklemediğin bir anda, sen onsuz bir hayatı düşünemezken kendiliğinden başlayacaksın sonra…Unutup gideceksin, her zaman yüreğinin en dibinde taşıyarak bitmiş hikayeni…


Her son, yeni bir başlangıç demektir insanın hayatında




::..alıntı..::
Gecenin bir yarısıydı aklımın başımdan gittiği..
Bana artık ölüm ayırır bizi demiştin..
Öyle oldu galiba..
Bizi,beni senden ayırabilen tek şey ölüm oldu..
ölün oldu..

öldürdüm..hiç acımadan biliyormusun..
içimde,dışımda,yüreğimde,beynimde,eşyalarımda,bakı şlarımda,adımlarımda öldürdüm seni..


x1padjo0uco2h2ykzzbf4d0dw8.jpg

Doğru değildin artık sen..
Her şeyin,her sözün yalan olmuştu ve sen benim gözümde baştan aşağıya,
tepeden tırnağa kadar ölüydün..
Boş bakıyordun farkındaydım..bakma..
Konuşurken yabancıydın,
ürkektin,isteksizdin,
biliyor musun konuşurken bile sessizdin artık..


simsiyah görüyorum seni..
bitiren sen oldun kendini..


eskiden olsaydık hani karanlıkta bile seçerdim seni..
gözlerin parlayıverirdi..yakalanırdın..


bembeyaz görüyorum seni..
yeniden doğmuşsun gibi..


eskiden olsaydık hani ak'tan bile ak görürdüm seni..
sen de haklısın çok şey değişti..
ucurumdl1.jpg


uçurumun kenarında durmak ne demektir bilirmisin ?


anlatayım sana dinle...
güzel güneşli bir günde gezmeye cıkarsın, nereye gittiğin önemli değil...
kalbinin huzur bulabileceği herhangi bir yer.
neşeli neşeli yürürken yolunu şaşırdığının farkına çok geç varırsın...
o andan itibaren yaşadığın duygular
bambaşka olur, tuhaf olursun...
çünkü tanımıyorsun kapıldığın duygu selini... hem korku, hem mutluluk, sevinç, hüzün hepsi aynı anda yaşanır...
geri dönmek istemezsin...
aslında istersin de mümkün görünmez karmakarışıktır herşey...
dört mevsimi yaşarsın herbir taraftan...
yaz'ı hissettiğin an, kartanecikleri düşer saçlarına...
ilkbahar oluverir bir an, her yerde çiçekler açar...
ılık bir rüzgar saçlarını okşar derken birden...
fırtına kopar, çiçekleri koparır saplarından,
yaprakları döker dallarından...
soğuk bir yağmur yağar saçlarına üşürsün..
yolunu şaşırdığın bir yerde yığılıp kalırsın öyle...yağmurun altında sızmış iki büklüm..
bir kuş sesiyle uyanırsın.
yağmurdan göl olmuş yer, kurumuş artık...
kalkarsın ayağa bakınırsın etrafına...
hani demiştim ya karmakarışık duygular, işte onlar seninledir yine...
en yakın arkadaşın sırdaşın olmuştur...
dört mevsimi, her zaman en yakın canyoldaşın olmalarına rağmen yaşatırlar sana her an.


[SIZE=5]biter biter yeniden başlar...[/SIZE]



yoruldum artık diye yalvarırsın, seni dinlemezler...
o can yoldaşın sana ızdırap çektirir...
büyülü bir havası vardır o kaybolduğun yolun...
ayakların yerden kesilir, uçuyormuş gibi olursun....
bir de bakmışsın yerde sürünüyorsun...

başlarsın ağlamaya,
başlarsın yalvarmaya...
bilmezsin birine sesleniyorsundur belki de ama nafile...duyan olmaz seni...
işte o an başlarsın kendi kendini kandırmaya...
-nerdeyim bilmem ama mutluyum böyle...
-huzur doluyum...
-alışırım...
kaybolduğum yol benim dünyam dersin...
evet evet çok iyi olur diye avutursun kendini...
bir süre sonra ayağın takılır bir taşa, kendini inandırmak istediğine inanmazsın artık...
bir de bakmışsın yol bitmiş, ucsuz bucaksız dağlar karşında...
bir adım daha uçurum...
kala kalırsın orada, donarsın...
hiç bir şey düşünemez olursun...
ne bir adım geri ne bir adım ileri..
işte şimdi anlayabildin mi beni...
anlatmak istediğim bu,
anlayabildinmi beni...?
Teşekkürler Hilal'im...
SmileSmileSmile
Ben teşekür ederim Esram Ablam bu güzel eşligin için..

Sevgiyle KalSmile