07-19-2008, Saat: 02:09 PM
Apar topar başını alıp gitmeli bazen en firarisinden.
Yüreğini ezip geçmeli.
Yüreğiyle sürmemeli, yollar hep sana çıkmamalı. Hayallere ve hatıralara el sallamalı, umut su dökmeli ardımdan.
Bir daha toplamamacasına savurmalı eskileri yollarda, boş bir bavulla varmalı adresi belli olmayan her yere. Alçalmışlıkları bırakarak, onurlu bir geleceğe gitmeli. Gururu yeniden aşılamalı benliğime.
Bırakmalı senden sonra herkese karşı kuşandığım kalkanları.
En savunmasız halimi takınmalı yeniden.
O sahte gülümsemeyi atmalı , kocaman bir kahkaha yapıştırmalı yüzüme, en ağır tokadından.
Yüreğini ezip geçmeli.
Yüreğiyle sürmemeli, yollar hep sana çıkmamalı. Hayallere ve hatıralara el sallamalı, umut su dökmeli ardımdan.
Bir daha toplamamacasına savurmalı eskileri yollarda, boş bir bavulla varmalı adresi belli olmayan her yere. Alçalmışlıkları bırakarak, onurlu bir geleceğe gitmeli. Gururu yeniden aşılamalı benliğime.
Bırakmalı senden sonra herkese karşı kuşandığım kalkanları.
En savunmasız halimi takınmalı yeniden.
O sahte gülümsemeyi atmalı , kocaman bir kahkaha yapıştırmalı yüzüme, en ağır tokadından.
Her şeye rağmen ufak bir umut kırıntısını da eksik etmemeli. Azık etmeli , doyurmalı karnını bu umut kırıntısıyla, katık etmeli yanına maviyi.
İnmeli bir deniz kenarında mavi yüklemeli bavuluna. Umut çeşmesinden içmeli kana kana. Dalgalar vurmalı sahilime. Dertleşmeli bir süre dalgalarla. Paylaşmalı hırçınlıklarımın nedenlerini ve anlatmalı hangi sevda nedendi bu yolculuğa.
Boşaltmalı hırçınlıklarımı, hırçınlığına hırçınlık katmalı dalgaların.
Boşaltmalı hırçınlıklarımı, hırçınlığına hırçınlık katmalı dalgaların.
Durmalı dilek ağacının yanında. Kim bilir ne umutlar , ne hayaller gizli bağlanmış bez parçalarında. En mavisinden bir bez parçası bağlamalı, dileği artık sen-sizlik olan.
Yeni tohumlar ekmeli, masmavi güller açmalı.
Budamalı çevremi arsızca saran sevdayı. Anlayacağın yeniden başlamalı...
Budamalı çevremi arsızca saran sevdayı. Anlayacağın yeniden başlamalı...
Ve burada frene basmalı. Kendime şart koştuğum şartlı cümlelerden vazgeçmeli. Seni soluduğum şimdiki zamana dönmeli, şimdiki zamanlı cümleler sarfetmeli.
Ben hala hatıralarımızı suluyorum solmasınlar diye. Değiştim artık...Çözdüm dilimdeki susları. En gösterişli cümlelerim var en belirli nesnesi sen olan.
Seni uyuyorum, seni uyanıyorum, seni düşlüyorum, seni düşüyorum, seni kalkıyorum, seni seviyorum, seni...
Seni uyuyorum, seni uyanıyorum, seni düşlüyorum, seni düşüyorum, seni kalkıyorum, seni seviyorum, seni...
Çözdüm dilimdeki susları.
En yüksek seslisinden ‘’ GEL’’ lerim var.
Sözcüklerim tükenmeden gel ki , sadece şimdiki zamanda konuştuğum olma, konuşacaklarım ol gelecek zamanda.
En yüksek seslisinden ‘’ GEL’’ lerim var.
Sözcüklerim tükenmeden gel ki , sadece şimdiki zamanda konuştuğum olma, konuşacaklarım ol gelecek zamanda.
Gel ki bütün zamanlar bizim olsun zamanında.
Zaman-sız gel..!
Zaman-sız gel..!