Ben Seni Unuttum
Ellerin elimde
Ne yeminler etmiştin
Ne sözler vermiştin
Sanma ki ben senin ardından ağlar
Sanma ki unutamaz arkandan koşar
Ben seni unuttum
Kara Toprağa koydum..
Bakıp Bakıp Ağladım
Gündüzlerden mahrum ettiler beni
Zifiri geceye gönül bağladım.
Sinsice arkamdan ittiler beni
Karanlığa bakıp bakıp ağladım...
Geceler turuncu gönül hârımdan
Haberi var gibi ahu-zârımdan
Kıvılcım şahlanır içli nârımdan
Yıldızlara takıp takıp ağladım...
Gecenin koynunda tutarım yası
Parça parça olmuş ay`ın ortası
Ne tesiri vardır, ne de faydası
Dolunayı yakıp yakıp ağladım...
Geceler inceden acıyor yara
Füme rengi şimdi karadan kara
Gördüğüm rüyayı boğuyor dara
Karanlığı yırtıp yırtıp ağladım...
Nerede tan yeri, nerede seher
Karanlığa girmiş bulunmaz değer
Mızrak boyu güneş doğmazsa eğer
Tan yerini sıkıp sıkıp ağladım...
Gece batan güneş, her sabah doğar
Katranımsı göğü sarıya boyar
Kararmış, buz tutmuş vicdanlar doyar
Gölgeleri yıkıp yıkıp ağladım...
Sensizlik
Yine hüzün rüzgarları esiyor gönlümde,
Yanlızlığın ve sessizliğin çığlığı duyuluyor.
Bir başka geçiyor sensiz geceler,
Bir başka aydınlanıyor sensiz günler.
Geçtiğin yollara baktıkça gidişin geliyor aklıma,
Su gibi akıp gittiğin günleri hatırlıyorum.
Sana engel olamadığım için kendime kızıyorum,
Ve 'NEDEN' diye soruyorum!... NEDEN?..
Senin için yazdığım satırları okuyorum rüzgarlara,
Seni nekadar sevdiğimi söylemeleri için,
Kulağına fısıdamaları için,
Sessizce dinle,duyacaksındır.
Daha Ne Bekliyorsun
Daha neyi bekliyorsun çık da gel
Ayrılığı tattırmak mı amacın
Kim senin önüne koyuyor engel
Yüreğinden attırmak mı amacın
Zaten özlettin kendini aylardır
İnan gönlüme bir asır kadardır
Yüzünü ne bilen ne gören vardır
Kendini unutturmak mı amacın
Gönlümce sevgimin senden umarı
Sana bağlı hayatın,can damarı
Kesersen felek indirir şamarı
Yaramı kanattırmak mı amacın
Boş vermelere borçlandım neşemi
Bilmez miyim kötüye gidişimi
Yoksa düşürceğin yer baş köşemi
Kafamı oynattırmak mı amacın
Sevdan
Çığ düştü dağlarına gönlümün sevdanla acılarıma inat
İsminin yazıldığı kalbimdeki kırgınlığa ufkun ihanetine inat
Gönlümde yağan karları çığa dönüştürdü sevdan
Dermansız yaraları olan bedenimin hüznüne çığ olup düştün
Elemlerle dolu ömrüme çığ olup düştü sevdan seviyorum seni ölümüne
Mutsuzluktan hüzünden estetik yapılmış yüzüm sevdanla gülmek istiyor
Derman olmaya gel güzel kız
Ecelin kapımı çalıp durduğu bu zamanda
Manidar olanlara inat gel
İnadına kalbimdeki yaralarıma bir umut ol
Rüyalarıma hükümran olan sevda gündüzlerimin sultanı
Artık ses olup gel seni inan çook seviyorum
Yüzüne bakmaya kıyamadığım gel çığ olup kalbime düştüğün gibi
Şaşırıyorum Halime
Günlerden haberim yok
Hergün biraz daha anlıyorum bazı şeyleri
Ne kadar anlamsızmış beklenen saatler
Ve hiç sonu gelmez diye düşündüğüm anlar
Artık bambaşka herşey
Dünya farklı dönüyor olsa gerek
Gezegenler mi oynadı yerinden
Su mu bitti hava mı bilemiyorum
Yitirdiğimiz her neyse aramayada çalışmıyorum
Ben böyle olmazdım diyesim geliyor
Ama sonra olmam gerektiğini anlıyorum
Birşeyler acıyor içimde
Ne azaltmaya çalışıyorum ne de başka birşeye
Ama karar verdim işte olmuyor
Eskisi gibi nedense komik geliyor
Düşlerimden ayrıldım,eski benden
Düşerken tutmayı düşünmediklerim gitti
Üzgün değilim sadece şaşırıyorum halime.
Yalan Olduk
Nerede yaşanan o güzel günler
Nerede o boşa çıkan yeminler
Böyle mi olmalıydı bizim sonumuz
Yalan oldu yanan olduk sevgilim
Bu sevginin mutluluğu her şeyin
Bilemedik kıymetini bir şeyin
Pişman olmak bile fayda etmedi
Yalan olduk yanan olduk sevgilim
Dönüşü olmayan bir yola sapıp
Hasret zincirini boynuma takıp
Yaşanan her şeye bir perde çekip
Yalan olduk yanan olduk sevgilim
Bir garip aşk oldu bizim sevgimiz
Hep böyle bükülü kaldı boynumuz
Payımıza düşen hasret, gözyaşı
Yalan olduk, yanan olduk sevgilim
Elveda deyip de mutluluklara
Çilelerle dolu sonsuzluklara
Bir kibrit çakarak tüm umutlara
Yalan olduk yanan olduk sevgilim
Hançer Gibi Saplandın Kalbime
Bir hançer gibi saplandın kalbime
Acı çekiyorum seni her çıkarmak istediğimde
Korkuyorum çıkarsam bu acı hiç dinmez diye
O hançer gömülü kalbimin en güzel köşesinde
Kimse çıkaramaz o hançeri kalbimden
Ben bile çıkaramam seni yüreğimden
Çünkü sen kalbimin bir parçası oldun bir tanem
Çıkarsam ölürüm sensizlikten
Sen bir hançer gibi saplandın kalbime
Çıkarmak değil, oynatamadım bile seni yerinden
Bundan sonra kimse giremez kalbime
Çünkü sensin kalbimi meşgul eden
Senden başkasını sevemem
Senden başkasına yer yok su kalbimde
Yüreğimden atamam seni bir tanem
Çünkü sensiz bir hayat düşünemem...!
Umut
sevgi dolu bakışlardı
bir noktada odaklaşan
sımsıkı kollardı
tüm evreni saran
okşayan bir eldi
bir şarkıydı söyleşilen
yeni açan çiçekti
sokakta oynayan çocuk
çocuk gülüşlerinde
yağmur dolu bulut
veya beklenen mektuptu
umut.
Bugün
Yalnızlıktan, hasretten
Hicrâna düştüm bu gün
Gülistanı ararken
Virâna düştüm bu gün.
Yanıyorken yüreğim
Alevlerin üstünde
Kurtuldum sandım tekrar
Suzana düştüm bu gün.
Ararken pür ümitle
Derdimin dermanını
Halden bilmez, insafsız
Bir cana düştüm bu gün.
Kurdurdu kâlbim için
Merhametsiz sehpalar
Rahmet dedim, duymayan
Vicdana düştüm bu gün.
Söndürmeye içimin
Sönmeyen alevini
Her yanı alev olan
Mekana düştüm bu gün.
Ayrılık, âh ayrılık
Dağladı her azamı
Vuslat için yanarken
Efgana düştüm bu gün
Ağlayan, hiç mümkün mü
Gülmek sana âlemde
İçini hüzün eden
Figana düştün bu gün