08-09-2008, Saat: 11:15 AM
[b]Takvimlerden yaprak almadım,günler geçmez diye...Üzerime abanan yokluğuna engel bir şey öğrenemedim satır aralarında..Şimdi de yaşanmamış yarınların koparıyorum izlerini..Ölüm;yaşadım sanıp gelir belki..
Bunadım bulamayınca..anlama işte..
Şuh bir kadındır zaman..kahkasını yüzüme savuran..ümit manzaralı gözlerine çekerken bir nefes daha yaygarandan,gereklilik kiplerine hapsedilmişliktir damağımda çınlayan..
Kan aradım susayınca..Su-sayınca kanabildim ancak..
ne vakit oturayım desem keşkelerime,kendimi kalkıyor buluyorum dünlerden..
Liman gemiye demir atınca,yaşlarımdan gözler dökülür..Karınca orduları yürür ürpertimde..
Söz orucuna yatmış yanımdan parmaklarımla kundaktaki kelimelerimi gösteriyorum..mucize..yamalı aydınlıklarda mıhlanan "çar"em..çarmıh yetmez tutmaya,arttır sayılarını..
yüreğime "MALİK"..cehennemime bekçim..hüzün..
Sen,hınçla saldır..kale gibi durdum önümde..ve yüzünün mahşerinde çırılçıplak damlalar..vuslata kıyam et..
aşk..
kıyamet..
[/b]Ardım sıra zincire vurup sürüklediğim dalgaları,kapına getirdim diz çöktürüp. Uzun salonlarda sereserpe serilen et parçalarından yüzümün kızarıklığıyla uz"aklaşıp", sende solunacak efsuna can vermeye geldim.
İsa nefesli, şeytan esinli aşk...
Anlamayınca hal ve kal bireşiminden,ızdırabın isinden siyah çift, hani koca söz;"anllatığın kadarsındır." sana bulalı bir hiç...
Sonra geldim derken,yalanıma saplanır sadefi sözümün. Kömür elmastan üstün,klıfına göre ölçüye. Yükte hafif pahada ağır sözlerin. Derin yaralar...
Alevlerini derin yerinden ve öylece serin cür'etkârlığıma, çıkmazlaştırdıklarımı...
Yine aceleyle yetiştirmeye çalıştığım anımda çırpınırsın. Kaç gün ömür biçilmiş sana bilmem ama, terzin olunca sağ yanım, yürekten mahrum. Ömrüne kefen beğen...
ve bekleyi dile belkimde...
[SIZE=1]..alıntı..
[/SIZE]