12-21-2008, Saat: 02:41 PM
Kod:
[align=center]Her şey güllük gülistanlık gitmektedir aslında. aklınızda kız arkadaşınızla herhangi bir ilişki düşüncesi yoktur. saatlerce oturup, birbiriyle alakasız konulardan konuşursunuz. canınız sıkkınken yanınızda o vardır; o üzgünken siz onun yanı başındasınızdır. sonra bir münasebetsiz gelir ve aranızda bir şeyler mi var diye sorar. hayır, dersiniz önce. sadece arkadaşsınızdır. münasebetsiz üstelemeye devam eder: iyi ama birlikte çok fazla vakit geçiriyorsunuz. aynı anlamsız cevapları sıralarsınız ardı ardına.
gece yatağınızda uzandığınızda, münasebetsizle yaptığınız konuşma gelir aklınıza. daha önce hiç düşünmediğiniz bir şeydir bu. ama akla girer girmez tüm benliğinizi kaplamaya başlar. önce geceler boyu hayaller yaratırsınız kafanızda, sonra kalbinizde hissetmeye başladığınızı fark edersiniz. yanılsamadır aslında bu ama size olduğundan daha da gerçek gözükür o anda.
siz tam açılma planları yaparken, kızın bir talibi çıkar ve adamın peşine takılır gider. bu andan itibaren, sadece düşünceler değil, acı da eklenir yaşamınıza. gerçekten aşık olduğunuzu kanıtlarsınız kendinize böylelikle. sevgilisinin, kızın hayatının merkezi olmasına yavaşça şahit olursunuz; sizin rolünüz yokmuş gibi gelir artık. beraber geçirdiğiniz zamanlar azalır ama üzüntüsünü de sevincini de paylaşmak için koştuğu insan sizsinizdir. onun anlattıklarından sanal bir dünya yaratırsınız kafanızda. geceleri bu düşünceler dolaşır kafanızda. sevgilisinin yarattığı mutlulukları görmezden gelip, hatalarını büyütürsünüz. bir zaman sonra, düşündükleriniz gerçek olur ve arkadaşınız mutluluk yerine, üzüntüsünü anlatmaya başlar çoğunlukla. nedenle başlayan cümlelerine verecek cevabınız yoktur ama içinizden ben olsamlı cümleler kurarsınız. onu gerçekten tanıyorsunuzdur, nelerden hoşlandığını, neleri sevmediğini, bir ilişkiden ne beklediğini bilirsiniz çünkü. bir insanı tanımanın ne demek olduğunu iyice düşünmeden, söylersiniz bunu. fakat tüm olumsuzluklarına rağmen, arkadaşınız sürdürmeye çalışır ilişkiyi. kahrolursunuz.
tam da bu zamanlarda, televizyonda ilişkiler ve aşk üzerine ahkam kesenler çıkar, yangına körükle gitmek misali. uzmanların hepsi ağız birliği etmişçesine, ilişkilerdeki iletişimin önemi ve çiftlerin aynı zamanda birer dost olmaları gerekliliğini söyler dururlar. çıldırırsınız. siz de böyle değildir çünkü. cicili bicili, meg ryanlı filmler yayınlanmaya başlar inadına. hepsi de mutlu sonla biter. sizin hikayeniz haricinde her şeyin mutlu sona ulaştığını zannedersiniz.
gerçek bu değildir tabi. uzmanlar da temelini atmadan anlatmışlardır ilişkileri. dostluğunuzdan bir aşk yaratmak yerine, aşkınızdan bir dostluk yaratmanız gerekmektedir. tüm düşünceler gelişir ve anlarsınız. anladığınız da ise, arkadaşınız artık ne dostunuzdur, ne de sevgiliniz.[/align]