03-26-2009, Saat: 07:23 PM
Hep kandırdılar bizi çocukken...
Pollyanna varmış hep gülermiş bir oyun oynarmış.Pollyanna hiç ağlamazmış!
Herşeyden bir mutluluk çıkartır en berbat şeylere de kötünün de kötüsü var dermiş.
Masallarla yaşar hayallerle coşarmış.
Masum bir gülüşü varmış Pollyanna nın... Hiç birşey eskitemezmiş o çocuk gülüşünü...
Bir gün gelmiş ki hayat türlü türlü oyunlarına bir yenisini eklemiş .Derken bir yenisi derken ...
Hayat çekilmez günlerse hiç bitmez olmuş bu dünyanın karmaşalı dolantılarında.Çözdükçe bir yenisi
eklenmiş düğüme... Bir yeni ilmek bir yeni düğüm derken... Kocaman bir halat olmuş dertler...
Uzamış boylu boyunca uzaklara.Her bir kaybedişte bir tel düşmüş saçlarından... Hergün biraz daha eksilmiş
Pollyanna nın çocuk gülüşü... İnanmaz olmuş masallara ihtişamlı bulutlara gökyüzüne insanlara...
Umut diye birşey kalmamış ki içinde! Vazgeçmiş Pollyanna artık birşeylere körü körüne bağlanmaktan
Vazgeçmiş birşeyleri daha iyi kılmaktan ve vazgeçmiş Pollyanna bir gün iyiliğe koşmaktan.Kötü olmamış ama
Tüm iyi dileklerini de kaybetmiş hayata karşı ... Kuşların uçması kelebeğin kanat çırpması bir kedinin yumağıyla
oynaması artık onu sevindirebilecek kadar değerli değilmiş. Anlamını kaybetmiş herşey
tamam gülüyormuş Pollyanna ama evinin dış duvarlarını görmüş birgün...
Karşılaşmış işte hayatın bitmek bilmeyen bitirişleriyle!Kum saattinin kumları dökülüyormuş birer birer...
Tarihe aldırmadan.Ne çabukda geçiyormuş hayat denen koca boşluk ...
Bu güne kadar ne kadar dolu doluymuş oysa günler ne kadar anlamlı.Ya da mutluluk muydu neydi bu oyunun adı?
Nasıl olmuşta balonlar sönmüş ? Ya da her önüne gelen bir iğne mi dürtmüş Pollyannanın balonlarına da patlamış
hepsi ? Kırmızı olan... Evet kırmızı olan onun sevdiğiymiş oysa ki ... Adı : Gülümsemek ...
Sonra Mor olan geliyormuş sırada Adı : İyilik birde siyah olan varmış tüm karanlığa inat adını aydınlık koymuş
Her siyahta bir aydınlık vardır.Siyahın adına leke sürülmesin diye... Ve turuncu varmış kocaman en sevdiklerindenmiş
o da ... Adı : ümit etmek ...
Ve bugün olmuş kalmamış uçacak bir balon... Bir renk ne de bir ahenk ...
Artık büyümüş Pollyanna ... Anlıyor insan aslında o bir hayal kahramanı ve nasıl ki "Do" ile "Re" nin arasına giremez ise
"La" ve "Do" ne kadar kalın ise "Si" den ve diyezler ne kadar aykırı geliyor ise kulağaSu nasıl akıyor güneş nasıl doğudan
başlayıpda batıdan batıyorsa her gün.Bu kadar gerçekmiş herşey ve bu kadar hayalmiş dünya.Oldukça masalmış düşler...
Ve şarkılar anlatmazmış gerçeği oysa... En batmaz denilen gemiler bile batar biliyorum ki Pollyannalarda ağlar ! "
Pollyanna varmış hep gülermiş bir oyun oynarmış.Pollyanna hiç ağlamazmış!
Herşeyden bir mutluluk çıkartır en berbat şeylere de kötünün de kötüsü var dermiş.
Masallarla yaşar hayallerle coşarmış.
Masum bir gülüşü varmış Pollyanna nın... Hiç birşey eskitemezmiş o çocuk gülüşünü...
Bir gün gelmiş ki hayat türlü türlü oyunlarına bir yenisini eklemiş .Derken bir yenisi derken ...
Hayat çekilmez günlerse hiç bitmez olmuş bu dünyanın karmaşalı dolantılarında.Çözdükçe bir yenisi
eklenmiş düğüme... Bir yeni ilmek bir yeni düğüm derken... Kocaman bir halat olmuş dertler...
Uzamış boylu boyunca uzaklara.Her bir kaybedişte bir tel düşmüş saçlarından... Hergün biraz daha eksilmiş
Pollyanna nın çocuk gülüşü... İnanmaz olmuş masallara ihtişamlı bulutlara gökyüzüne insanlara...
Umut diye birşey kalmamış ki içinde! Vazgeçmiş Pollyanna artık birşeylere körü körüne bağlanmaktan
Vazgeçmiş birşeyleri daha iyi kılmaktan ve vazgeçmiş Pollyanna bir gün iyiliğe koşmaktan.Kötü olmamış ama
Tüm iyi dileklerini de kaybetmiş hayata karşı ... Kuşların uçması kelebeğin kanat çırpması bir kedinin yumağıyla
oynaması artık onu sevindirebilecek kadar değerli değilmiş. Anlamını kaybetmiş herşey
tamam gülüyormuş Pollyanna ama evinin dış duvarlarını görmüş birgün...
Karşılaşmış işte hayatın bitmek bilmeyen bitirişleriyle!Kum saattinin kumları dökülüyormuş birer birer...
Tarihe aldırmadan.Ne çabukda geçiyormuş hayat denen koca boşluk ...
Bu güne kadar ne kadar dolu doluymuş oysa günler ne kadar anlamlı.Ya da mutluluk muydu neydi bu oyunun adı?
Nasıl olmuşta balonlar sönmüş ? Ya da her önüne gelen bir iğne mi dürtmüş Pollyannanın balonlarına da patlamış
hepsi ? Kırmızı olan... Evet kırmızı olan onun sevdiğiymiş oysa ki ... Adı : Gülümsemek ...
Sonra Mor olan geliyormuş sırada Adı : İyilik birde siyah olan varmış tüm karanlığa inat adını aydınlık koymuş
Her siyahta bir aydınlık vardır.Siyahın adına leke sürülmesin diye... Ve turuncu varmış kocaman en sevdiklerindenmiş
o da ... Adı : ümit etmek ...
Ve bugün olmuş kalmamış uçacak bir balon... Bir renk ne de bir ahenk ...
Artık büyümüş Pollyanna ... Anlıyor insan aslında o bir hayal kahramanı ve nasıl ki "Do" ile "Re" nin arasına giremez ise
"La" ve "Do" ne kadar kalın ise "Si" den ve diyezler ne kadar aykırı geliyor ise kulağaSu nasıl akıyor güneş nasıl doğudan
başlayıpda batıdan batıyorsa her gün.Bu kadar gerçekmiş herşey ve bu kadar hayalmiş dünya.Oldukça masalmış düşler...
Ve şarkılar anlatmazmış gerçeği oysa... En batmaz denilen gemiler bile batar biliyorum ki Pollyannalarda ağlar ! "