03-30-2009, Saat: 03:27 PM
Yirmi dört saat arayabileceğiniz, sansürsüz olarak içinizi açacağınız ve en doğru tavsiyeleri, tesellileri alabileceğiniz bir dost; bir değil, çok kişidir... Adeta ayrı ve bambaşka bir dünyadır.
Böyle bir dosta sahip olmak çok değerlidir ama, her değerli şey gibi, o da çok ciddi emeklerle, özenli dikkatlerle kazanılabilir.
Dost, birlikte olduğunuzda, artık kendinizi tek kişi gibi hissettiğinizdir.
Dostun varlığında, bayağıların alamayacakları bir tat vardır.
Dostun kolları, dünyanın neresinde olursanız olunuz, sizi kucaklayacak kadar uzundur.
Dostun yüksek ruhu, dostunun başarılarını da kendisininkiler gibi bilerek sevinir.
Gerçek dost, iyi günlerimize davetimizle, kötü günlerimize ise, davetsiz gelendir.
Dost, yürek acılarınızı, açıklamasanız da hisseden ve şefkatiyle giderendir..
Dost, kan kusarken, kızılcık şerbeti içiyormuş gibi davranandır.
Dost, dostu utanmasın diye, onun günahlarını, kusurlarını, potlarını hep örtendir. Dost, günah teşhircisi değildir. Tam tersine, dostunun günahından dolayı üzülen, acıyan, düzeltmeye çalışandır.
Dost, sır tutandır.
Dost, dostunun hatırı için, onun sevdiklerine de saygı duyandır.
Dost, dostunun yüreğini başkalarıyla da paylaşmayı sevendir. Dostu konusunda cimri davranan, onun yüreğindeki güzellikleri sadece kendisine münhasır tutmak isteyen, "Benim dostum" diyerek bencil davranan, gerçek dost değildir.
Dost, dostluğunu satmayandır. Dostluğun karşılığını dostluk olarak bile beklemeyendir.
Dost, yıldız gibidir, her zaman görünmez ama, varlığını bilirsin. Özellikle de, gönül göğün karardığında görüneceğinden emin olursun.
Dost, dostluğunun reklamını yapmayandır.
Dost, dostunda fani olandır. Dostuyla özdeşleşen ve hep onun gözüyle gören, kulağıyla duyan ve daha da önemlisi, kalbiyle
hissedendir.
Dost, "Haydi!" deyince, "Nereye?" diye sormadan "Peki" diyebilendir.
Dost, dostun havası, suyu, ışığıdır. Bu sebeble dost, giderken havamızı, ışığımızı da alıp gidendir.
Dost, birlikteliği, "Bitti!" diye üzerken; "Yaşandı!" diye de sevindirendir. Bu yüzden, "Hatıra" deyince, ilk önce onunla yaşananlar akla gelendir.
alinti
Böyle bir dosta sahip olmak çok değerlidir ama, her değerli şey gibi, o da çok ciddi emeklerle, özenli dikkatlerle kazanılabilir.
Dost, birlikte olduğunuzda, artık kendinizi tek kişi gibi hissettiğinizdir.
Dostun varlığında, bayağıların alamayacakları bir tat vardır.
Dostun kolları, dünyanın neresinde olursanız olunuz, sizi kucaklayacak kadar uzundur.
Dostun yüksek ruhu, dostunun başarılarını da kendisininkiler gibi bilerek sevinir.
Gerçek dost, iyi günlerimize davetimizle, kötü günlerimize ise, davetsiz gelendir.
Dost, yürek acılarınızı, açıklamasanız da hisseden ve şefkatiyle giderendir..
Dost, kan kusarken, kızılcık şerbeti içiyormuş gibi davranandır.
Dost, dostu utanmasın diye, onun günahlarını, kusurlarını, potlarını hep örtendir. Dost, günah teşhircisi değildir. Tam tersine, dostunun günahından dolayı üzülen, acıyan, düzeltmeye çalışandır.
Dost, sır tutandır.
Dost, dostunun hatırı için, onun sevdiklerine de saygı duyandır.
Dost, dostunun yüreğini başkalarıyla da paylaşmayı sevendir. Dostu konusunda cimri davranan, onun yüreğindeki güzellikleri sadece kendisine münhasır tutmak isteyen, "Benim dostum" diyerek bencil davranan, gerçek dost değildir.
Dost, dostluğunu satmayandır. Dostluğun karşılığını dostluk olarak bile beklemeyendir.
Dost, yıldız gibidir, her zaman görünmez ama, varlığını bilirsin. Özellikle de, gönül göğün karardığında görüneceğinden emin olursun.
Dost, dostluğunun reklamını yapmayandır.
Dost, dostunda fani olandır. Dostuyla özdeşleşen ve hep onun gözüyle gören, kulağıyla duyan ve daha da önemlisi, kalbiyle
hissedendir.
Dost, "Haydi!" deyince, "Nereye?" diye sormadan "Peki" diyebilendir.
Dost, dostun havası, suyu, ışığıdır. Bu sebeble dost, giderken havamızı, ışığımızı da alıp gidendir.
Dost, birlikteliği, "Bitti!" diye üzerken; "Yaşandı!" diye de sevindirendir. Bu yüzden, "Hatıra" deyince, ilk önce onunla yaşananlar akla gelendir.
alinti