04-11-2009, Saat: 01:26 PM
[SIZE=2]
Kelimelerim yüreğinin kuytularına vuruyor...
Duyuyor musun?
Meçhul bir yalnızlıktan titrek bir dalgayla geliyorum bu gece sana...
Sessizkalıyorum, oysa ta kendisindeyim hayatın...
Beni seviyor olmana sessiz kalıyorum, enkaza dönüşmüş yüreğimi güzelleştirme çabasından,
her ne kadar ihtiyacım olsa da kaçıyorum...
Ben sanırım mutlu olmaktan korkuyorum...
Gözleri umut dolu bir sevdanın, kör ebe oynamasına izin veriyorum...
Nedenimyok bu oyunda...
Yorgun düştüğüm için sana ait olmak beni korkutuyor...
Vurgun vakitlerimi, geçmişin tozlu raflarını unutmak için işte duy ;
seviyorum seni...
Sesini duymadan senin oldum..
Yüreğimin oldun...
Şimdi bunları anlatmak bi hayli ağır gelir bana ...
Korkağıyım bir aşkın esiri olmanın...
Taşıyamıyorum bu yükü... Bi ucundan sende tutsan diyorum...
Senden şunu istiyorum bir dilekçe yazsan yüreğime...
Kalbin emanetim olsa...
En kanayan yerimden sevmeye başlasan beni...
Gelsen sen en büyük çığlıkla git dediğim anda...
Artık hayallerimi avuç avuç, kana kana içsem diyorum.
Nedense sana beyhude bi özlemle kavuşmayı diliyorum.
Sevda yokuşlarını tırmanıyorum senin için,
belki yüzünü görebilirim diye...
Çöl sürgünü yüreğime sevda ekiyorum filizlenir belki diye...
Kan gölüne dönüşen yüreğimi kirlerinden arındırıyorum bu gün...
Dezanfektan bir yalnızlıkla...
Karaborsaya düşmüş yüreğimle...
Çöl yangını edasıyla;
sana yazılırım bu gece...
Seni yazıyorum bu gece, akıl almaz hecelere varlığından bahsediyorum...
Yokluğunu aheste yaşıyorum...
Dargın ümitlerime güçlü cümlelerden bahsediyorum...
Bavuluma tüm umutları dikkatlice yerleştiriyorum.
Öyle derin ki soluğum tek nefeste içime çekebilirim seni...
Bilirsin aşka olan hasretimi...
Kızıl nehirlere olan tutkumu da...
Canımı acıtmak için, nasıl da yaramı kurcalamayı sevdiğimi de bilirsin...
Bir küçük çocuk inadıyla, nasıl telef ederim her defasında yüreğimi...
Ve sana koşmak için çabaladığımı...
Aslında bilmezsin bunları; sen bana hep vurgun saatlerimde gelmiştin...
artk krkmuyorum seni sevmekten, seni severken içimde ki beni
de terk edip sevmekten...
Şimdi gecenin en sessiz en derinine seni yazıyorum...
Bir ufacık beyaz sevda dliyorum.
Çocuk kalbimle elimden tutmanı ve göz yaşımı silmeni istiyorum.
İstiyorum ki kalbimi koru...
Kalbini avuçlarıma bırak... Doğan güneşten de;
gece hatırına, seni bana vermesini ve elimi hiç bırakmamanı diliyorum...
Suretini bilmediğim...
Biliyorum ki uzaklarda bir yerde beklediğin benim...
Ey Aşk ! Yarala beni... Dağıt bedenimi, paramparça olsun ...
Yüreğimi tek kurşunla vur
Vur ! İstiyorum... En kanadığım yerden vur beni.
İki kere ölmem ki ...
Ölürsemde; varsın olsun... Gözlerine göm beni
Gözlerinden akan ben olmalıyım
Sen olup, bir müsaitsiz vakit yüreğine akmalıyım...
Yüreğinin kıyısına vurup "beyaz sevda" zikretmeli dilim...
Alıntıdır
[/SIZE]Duyuyor musun?
Meçhul bir yalnızlıktan titrek bir dalgayla geliyorum bu gece sana...
Sessizkalıyorum, oysa ta kendisindeyim hayatın...
Beni seviyor olmana sessiz kalıyorum, enkaza dönüşmüş yüreğimi güzelleştirme çabasından,
her ne kadar ihtiyacım olsa da kaçıyorum...
Ben sanırım mutlu olmaktan korkuyorum...
Gözleri umut dolu bir sevdanın, kör ebe oynamasına izin veriyorum...
Nedenimyok bu oyunda...
Yorgun düştüğüm için sana ait olmak beni korkutuyor...
Vurgun vakitlerimi, geçmişin tozlu raflarını unutmak için işte duy ;
seviyorum seni...
Sesini duymadan senin oldum..
Yüreğimin oldun...
Şimdi bunları anlatmak bi hayli ağır gelir bana ...
Korkağıyım bir aşkın esiri olmanın...
Taşıyamıyorum bu yükü... Bi ucundan sende tutsan diyorum...
Senden şunu istiyorum bir dilekçe yazsan yüreğime...
Kalbin emanetim olsa...
En kanayan yerimden sevmeye başlasan beni...
Gelsen sen en büyük çığlıkla git dediğim anda...
Artık hayallerimi avuç avuç, kana kana içsem diyorum.
Nedense sana beyhude bi özlemle kavuşmayı diliyorum.
Sevda yokuşlarını tırmanıyorum senin için,
belki yüzünü görebilirim diye...
Çöl sürgünü yüreğime sevda ekiyorum filizlenir belki diye...
Kan gölüne dönüşen yüreğimi kirlerinden arındırıyorum bu gün...
Dezanfektan bir yalnızlıkla...
Karaborsaya düşmüş yüreğimle...
Çöl yangını edasıyla;
sana yazılırım bu gece...
Seni yazıyorum bu gece, akıl almaz hecelere varlığından bahsediyorum...
Yokluğunu aheste yaşıyorum...
Dargın ümitlerime güçlü cümlelerden bahsediyorum...
Bavuluma tüm umutları dikkatlice yerleştiriyorum.
Öyle derin ki soluğum tek nefeste içime çekebilirim seni...
Bilirsin aşka olan hasretimi...
Kızıl nehirlere olan tutkumu da...
Canımı acıtmak için, nasıl da yaramı kurcalamayı sevdiğimi de bilirsin...
Bir küçük çocuk inadıyla, nasıl telef ederim her defasında yüreğimi...
Ve sana koşmak için çabaladığımı...
Aslında bilmezsin bunları; sen bana hep vurgun saatlerimde gelmiştin...
artk krkmuyorum seni sevmekten, seni severken içimde ki beni
de terk edip sevmekten...
Şimdi gecenin en sessiz en derinine seni yazıyorum...
Bir ufacık beyaz sevda dliyorum.
Çocuk kalbimle elimden tutmanı ve göz yaşımı silmeni istiyorum.
İstiyorum ki kalbimi koru...
Kalbini avuçlarıma bırak... Doğan güneşten de;
gece hatırına, seni bana vermesini ve elimi hiç bırakmamanı diliyorum...
Suretini bilmediğim...
Biliyorum ki uzaklarda bir yerde beklediğin benim...
Ey Aşk ! Yarala beni... Dağıt bedenimi, paramparça olsun ...
Yüreğimi tek kurşunla vur
Vur ! İstiyorum... En kanadığım yerden vur beni.
İki kere ölmem ki ...
Ölürsemde; varsın olsun... Gözlerine göm beni
Gözlerinden akan ben olmalıyım
Sen olup, bir müsaitsiz vakit yüreğine akmalıyım...
Yüreğinin kıyısına vurup "beyaz sevda" zikretmeli dilim...
Alıntıdır