:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Hiç Bir Otobüsün Uğramadığı Son Durağındayım Hüznün !
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Sayfalar: 1 2
Hangi dalı tuttuysam,yapraklarında gözyaşımı bıraktım..!
Hangi sevdaya kucak açtıysam,boşluğu bağışladım ömrüme...!

Şimdi utangaç bir çocuğun mahçup bakışlarıyla mazimi selamlıyorum..

Geçmişim selamımı alır mı bilmem ama bildiklerim canımı yakıyor..!
Bildiklerimin sancısıyla kıvranmaktansa,bilinmezliğin karanlığında yolumu bulmayı tercih ederdim oysaki..!

" Oysa " lar," keşke " ler zehir tadında...


Kurumuş bir gül yaprağından medet umar haldeyken,hangi bestenin notalarına teker teker şiir yazsam da kurtulsam bu karanlıklardan ?

Sorularımın tümü cevapsız farkındayım...

Sonunda anlıyorum ki ben hüzünlerin,hiç bir otobüsün uğramadığı son durağındayım..!
Paylaşım için teşekkürler hüzün çiçeği...
Ben teşekkür ederim canım sen sağol.
Dil susmuştur artık...

Hisler seyirci rolünde…
Gönülvirgul.gif zırhını kuşanmış bağıra bağıra davet etmekte yangınları...


Teşşekkürler...
bilinmezliğin acı yanı..
ve farketmişliğin en acıtanı...
bulnduğun yerdemidir bensizlik...
yoksa ben sensizlikte miyim....

yüreğine sağlık hüznün çiçeği...
güzel bir paylaşımdı..
adszhv4qt7.png


Hayatın oynadığı oyunların içinde bir ebe olarak sallanma sırası bana geldiğinde büyümüştüm ve büyü bozulmuştu.

Dahası hava bulutluydu ve ben tanıdığım en yağmur yüklü buluttum. İnceden inceye hüzün yağıyordu yüreğimden.

Bildik tüm insanlar yabancı hoşuma giden tüm tatlar tadını yitirmişvirgul.gif tanıdık tüm sesler sessizdi. Sevdiğim tüm şarkıların sözlerini unutmuştum. Çiçekler kokmaz renkler görülmezdi. Tebessüm ise yırtık bir fotoğraftaki dudakların yanaklara doğru gerilmesinden ibaretti.


Belki de her şey olması gerektiği gibiydi ve yabancılaşan bendim.

Dedim ya büyümüştüm ve büyü bozulmuştu.

En sesli harflerle lanet okumak istedim kendimden yitirilişime sebep olan anlarıma. Anlar aldırmaksızın düşünce ve duygularıma eskiyordu. Anlamsız kalacaktı bu yüzden en sesli seslerin bile dile gelmesi.

Sustum.

O sessizlikte salıncağın zincirlerine dokunan bir el arzuladı en çok içim.

Gecenin koyu ve ürkek tonlarına rağmen yine de hayata tutunabilirdim zincirlere uzanan elle.

Belki tüm hüzünleri savururdum bir el salıncağın zincirlerinden tutup savursa salıncağı sallasa beni.

Öyle ya...

Ebe bendim!

Sallanma sırası bana geldiğinde tüm insanlar gitmiş parkın lambaları bile küsmüş bir tek karanlık bana eşlik etmişti.


Bu yüzden ben de karanlığa sahip çıkmaya karar verdim.


Ben hüzünleri [d]ağladım
[Kar]anlık beni [d]ağladı.

Öylece eskidim gittim...

Sabah olduğunda birileri mutlaka katılırdı an[ı]larıma. Lakin cenazelerin ardından ağlamak da boştur yaşarken sarılmadıktan sonra.

Ama karanlık öylesine sıkıca tuttu ki zincirlerini salıncağın;

Ben hüzünleri [d]ağladım
[Kar]anlık beni [d]ağladı.

Ağladım...
Hüzün yağdırdım yüreğimden şehre ince ince...


Hiçbirşey o otobüsteyken seni ugurlarken yaşadığım hüznü yaşatmadı..

Seni ÖZLEDİM ve çokk Seviyorum..

Teşekürler melegimm çok güzeldiii
eRCi Adlı Kullanıcıdan Alıntı:
Dil susmuştur artık...


Hisler seyirci rolünde…
Gönülvirgul.gif zırhını kuşanmış bağıra bağıra davet etmekte yangınları...


Teşşekkürler...

Yar'e giden yolda kocaman bir yaram var ..

Rica ederim.
asi_ve_mai Adlı Kullanıcıdan Alıntı:bilinmezliğin acı yanı..
ve farketmişliğin en acıtanı...
bulnduğun yerdemidir bensizlik...
yoksa ben sensizlikte miyim....

yüreğine sağlık hüznün çiçeği...
güzel bir paylaşımdı..

Sessizliğin ve sensizliğin umutlarıdır belkide ..

Teşekkür ederim.
ÇiLeK Adlı Kullanıcıdan Alıntı:
adszhv4qt7.png



Hayatın oynadığı oyunların içinde bir ebe olarak sallanma sırası bana geldiğinde büyümüştüm ve büyü bozulmuştu.

Dahası hava bulutluydu ve ben tanıdığım en yağmur yüklü buluttum. İnceden inceye hüzün yağıyordu yüreğimden.

Bildik tüm insanlar yabancı hoşuma giden tüm tatlar tadını yitirmişvirgul.gif tanıdık tüm sesler sessizdi. Sevdiğim tüm şarkıların sözlerini unutmuştum. Çiçekler kokmaz renkler görülmezdi. Tebessüm ise yırtık bir fotoğraftaki dudakların yanaklara doğru gerilmesinden ibaretti.


Belki de her şey olması gerektiği gibiydi ve yabancılaşan bendim.

Dedim ya büyümüştüm ve büyü bozulmuştu.

En sesli harflerle lanet okumak istedim kendimden yitirilişime sebep olan anlarıma. Anlar aldırmaksızın düşünce ve duygularıma eskiyordu. Anlamsız kalacaktı bu yüzden en sesli seslerin bile dile gelmesi.

Sustum.

O sessizlikte salıncağın zincirlerine dokunan bir el arzuladı en çok içim.

Gecenin koyu ve ürkek tonlarına rağmen yine de hayata tutunabilirdim zincirlere uzanan elle.

Belki tüm hüzünleri savururdum bir el salıncağın zincirlerinden tutup savursa salıncağı sallasa beni.

Öyle ya...

Ebe bendim!

Sallanma sırası bana geldiğinde tüm insanlar gitmiş parkın lambaları bile küsmüş bir tek karanlık bana eşlik etmişti.


Bu yüzden ben de karanlığa sahip çıkmaya karar verdim.


Ben hüzünleri [d]ağladım
[Kar]anlık beni [d]ağladı.

Öylece eskidim gittim...

Sabah olduğunda birileri mutlaka katılırdı an[ı]larıma. Lakin cenazelerin ardından ağlamak da boştur yaşarken sarılmadıktan sonra.

Ama karanlık öylesine sıkıca tuttu ki zincirlerini salıncağın;

Ben hüzünleri [d]ağladım
[Kar]anlık beni [d]ağladı.

Ağladım...
Hüzün yağdırdım yüreğimden şehre ince ince...

Hiçbirşey o otobüsteyken seni ugurlarken yaşadığım hüznü yaşatmadı..

Seni ÖZLEDİM ve çokk Seviyorum..


Teşekürler melegimm çok güzeldiii

Ve sen canısım iyiki yanımdasın seviyorum seni.Ben teşekkür ederim.
" Oysa " lar," keşke " ler zehir tadında...

oysa söylenecek bir şarkım vardı yaşanacak yıllarım vardı hayat beni benden çaldı...(şarkı sözü)
teşekkürler güzel bir yazı...
Sayfalar: 1 2