04-23-2009, Saat: 06:38 PM
1-Hiçbir Münakaşanın Galibi Yoktur
Bir münakaşayı kazanmanın en iyi yolu
o münakaşaya hiç girmemektir. Uzun politika hayatım
bana bir gerçeği öğretti: ‘Cahil bir adamı münakaşa yoluyla mağlup etmeye imkan yoktur.
2-Kimseye Yanlış Düşündüğünü
Yanlış Bir Şekilde Söylemeyiniz
Hiçbir zaman yüzde yüz isabetli davranamayacağınıza göre
niçin yanlış hareket ettiklerini başkalarının yüzüne vurup duruyorsunuz?
Bir şey ispatlayacaksanız
bunu iddianızı ve niyetinizi belli etmeden yapınız. Öğreniyormuş gibi davranarak öğretiniz. Hatırlamaya çalışıyormuş gibi hatırlatınız.
Acaba yanlış mı düşünüyorum?
Çünkü bizim esas korumaya çalıştığımız şey fikirlerimiz değil
şahsiyetimizdir.
3-Yanlışınızı Kabul Ediniz
Hatayı kabullenmek hatta üstlenmek aynı zamanda bir asalet işidir. Üstün bir karakterin belirtisidir.
Yanıldığınız takdirde bunu çabuk ve kesin bir şekilde kabul ediniz.
4-İşe Dostça Başlayınız
Bir damla bal
bir varil ziftin çekemeyeceği kadar sinek toplar.
Nezaket ve dostluk
sertlikten kuvvetlidir.
5-Hayır’ın Geri Dönüşü Zordur
Söze doğrudan doğruya anlaşmazlık bulunan konulardan başlamayınız. Başlangıç noktanız ortak düşünceleriniz olsun.
Muhatabınızın ilk sözlerinin ‘Evet’ olmasını sağlayınız. Muhatabınıza konuşmanın başında ‘Hayır’ dedirtmeniz büyük strateji hatası olacaktır.
6-Şikayete Karşı Sigorta
Çok kimse düşüncelerini kabul ettirebilmek için çok konuşmaları gerektiğini zanneder.
Değişik bir fikri dinlerken sabırsızlanıp lafa karışmayın. Kendi fikrinizi ifade etmek için konuşmanın bitmesini bekleyin. Muhatabınızı düşündüğü bir şeyi anlatması için teşvik edin. Bunu samimimi olarak yapın. Konuşmasına müsaade etmediğiniz biri
sizin düşüncelerinizden etkilenmez. Onun aklı
söyleyemediklerinde kalır.
New York Herald Tribune gazetesinin ekonomi sayfasındaki ilanda yetenekli bir adam arandığı bildiriliyordu. Charles T. Cubellis de müracaat etti ve mülakata çağırıldı. Cubellis mülakata girmeden önce görüşeceği adam hakkında Wall Street’de epey bilgi topladı. Mülakat esnasında şu bilgileri araya sıkıştırdı: ‘28 yıl önce büyük bir odada tek memurla bu işe başladınız ve bu noktaya geldiniz değil mi? Sizinle çalışmak
benim için şereftir’.
Hayattaki mücadelesini anlatmaktan hoşlanmayan adam var mıdır? Bu adam da neler çektiğini
engelleri nasıl aştığını
işlerini nasıl büyüttüğünü saatlerce anlattıktan sonra Personel Müdürü’nü çağırmıştı: ‘Aradığınız adam bu. Hemen işe başlatın’.
Cubelis önce bilgi toplamakla
sonra da bu bilgiler vasıtasıyla karşısındaki adama uzun uzun konuşma
kendinden bahsetme imkanı vermekle bir iş sahibi olmayı başarmıştı.
7-Düşüncelerinizi Başkalarına Söyletebilmenizin Önemi
Kendi fikirlerimize başkaları tarafından fikirlerden daha çok önem veririz. Başkalarının fikirlerini daima belirli bir direnmeyle karşılarız. Öyleyse fikrimizi kabul ettirmenin yolu nedir? Çok basit
Kendi fikrimizi karşımızdakine sanki kendi fikriymiş gibi söyletebilmek.
Theodore Roosevelt New-York valisi iken siyasi liderlerin sıcak bakmadığı işleri
onların onayını alarak yapıyordu. Nasıl mı?
‘Önemli bir makama atama yapacağım zaman
siyasi liderlere haber verir
teklifte bulunmalarını isterdim. İlk verdikleri ismin yeterli birisi olmadığını söyler
ikinci bir isim isterdim. Bunun da sakıncalı olabilecek taraflarını anlatır başka bir teklifte bulunmalarını rica ederdim. Bu
biraz daha iyi bir isim olurdu. Onlar benim istediğim adamı teklif ettiklerinde ‘tamam’ derdim
‘kabul ediyorum’. Böylece onların istediği adamı atamış olurdum. Sonra da döner şöyle derdim: ‘Ben size destek oluyorum. Şimdi sıra sizde.. Bu usulle hiç istemedikleri konularda bile yanımda olmalarını sağlıyordum’.
Bir fikrimi ona
üzerine giderek kabul ettirmeye çalışmazdım. Laf arasında şöyle bir dokunup geçerdim. fikrim
onda adeta demlenir
birkaç gün sonra Wilson tarafından kendi fikriymiş gibi açıklanırdı.
Beni alacağım sonuç ilgilendirdiğinden
bu fikir benimdi demezdim. Böylece demleme olunu devam edebilirdi. Wilson da öne sürdüğü fikirlerin bana ait olduğunu anlamazdı bile.
Karşınızdaki insana fikrin kendisine ait olduğunu düşündürünüz. Başkalarının
fikirlerinizi kendilerine mal etmelerinden kaçınmayınız.
8-Büyük Neticelerin Küçük Formülü
Çocuklar işbirliği yapmak
bir işi birlikte başarmak fikrinden çok etkileniyorlar. Başarımı
olaya onların gözüyle bakmama borçluyum.
Unutmayın ki karşınızdaki insan hatalı olduğunu hemen kabul etmeyecektir. Bu yüzden onu suçlamadan önce
düşüncesine kuvvet veren sebepleri anlamaya çalışmalısınız. İnsanların düşüncelerinin sebeplerini keşfederseniz. onun şahsiyetinin anahtarını ele geçirmiş olursunuz. Kapıyı açmak kolaydır artık. Bunu sağlamak için kendinizi onun yerine koymalısınız. ‘Onun yerinde olsaydım
onun şartları altında bulunsaydım
nasıl hareket ederdim acaba?’
Olayları tam bir samimiyetle başkalarının bakış açılarından da görmeye çalışınız.
9-Sempatinin Gücü
A-Bu şekilde insanların ihtiyacı olan şey sempati görmektir. Çocuk
yarasını herkese bunun için gösterir. Hatta daha fazla sempati görebilmek için bir yerini yaraladığı bile olur. Büyük insanlar da yanı sebepten maddi-manevi yaralarını-berelerini anlatıp dururlar. Geçirdikleri kazalardan
ameliyatlardan bahsederler. Neler çektiklerini
başlarına ne felaketler geldiğini anlatıp aniden sırlarını dökerler. Bütün dünyada herkes kendi gerçek ya da hayali ızdırablarına karşı acınıp durur.
Diğer insanların düşüncelerine
arzularına
tavırlarına sempati gösteriniz.
10-Asil Duyguların Harekete Geçirilmesi
Gerçek şu ki
karşılaştığınız herkes
aynada gördüğünüz adam dahil
kendisine büyük bir saygı duyar. Başkalarının da bu saygıyı kendisine göstermesini ister.
John D. Rockfeller Jr. a gazetelerde çocuklarının resimlerinin basılmasını asil duygulara hitap ederek önlemişti. Onun dediği şuydu: ‘Sizler de çocuk sahibisiniz. Küçüklere vaktinden önce şöhret sağlamanın iyi yetişmelerini engelleyeceğini takdir edersiniz’.
Bir müşteri hakkında kesin bilgileriniz yoksa
ona dürüst
samimi
namuslu borcuna sadık adam olduğuna inandığınızı söyleyin. Siz böyle söylerseniz
o da kendisini böyle olmak zorunda hisseder. Kendisine bu vasıflar verilen bir insan başka türlü hareket etmek istemez. A-Bir adama namussuz olduğunu söylerseniz
o zaman da namuslu davranmak istemez. Bu kuralın istisnası çok azdır.
11-Fikirlerin Gösterisi
Rakamlar
konuşmaktan çok daha büyük bir fayda sağlar. Grafiğin gücü ise rakamı aşar. Rakamların şekillerle ifadesi daha etkili olur.
12-Son Çare
İyi ve çok iş yaptırabilmek için rekabeti körüklemek gerekir. Bu
herkesi birbirine ezdiren bir rekabet değildir. Daha mükemmeli yakalama arzusunun ateşlenmesidir.
İnsanlara vasıflarını ortaya çıkarabilecek cesareti veriniz. Bu cesareti vermenin en emin yolu da onlara meydan okumaktır.
Bir münakaşayı kazanmanın en iyi yolu


2-Kimseye Yanlış Düşündüğünü

Hiçbir zaman yüzde yüz isabetli davranamayacağınıza göre

Bir şey ispatlayacaksanız

Acaba yanlış mı düşünüyorum?
Çünkü bizim esas korumaya çalıştığımız şey fikirlerimiz değil

3-Yanlışınızı Kabul Ediniz
Hatayı kabullenmek hatta üstlenmek aynı zamanda bir asalet işidir. Üstün bir karakterin belirtisidir.
Yanıldığınız takdirde bunu çabuk ve kesin bir şekilde kabul ediniz.
4-İşe Dostça Başlayınız
Bir damla bal

Nezaket ve dostluk

5-Hayır’ın Geri Dönüşü Zordur
Söze doğrudan doğruya anlaşmazlık bulunan konulardan başlamayınız. Başlangıç noktanız ortak düşünceleriniz olsun.
Muhatabınızın ilk sözlerinin ‘Evet’ olmasını sağlayınız. Muhatabınıza konuşmanın başında ‘Hayır’ dedirtmeniz büyük strateji hatası olacaktır.
6-Şikayete Karşı Sigorta
Çok kimse düşüncelerini kabul ettirebilmek için çok konuşmaları gerektiğini zanneder.
Değişik bir fikri dinlerken sabırsızlanıp lafa karışmayın. Kendi fikrinizi ifade etmek için konuşmanın bitmesini bekleyin. Muhatabınızı düşündüğü bir şeyi anlatması için teşvik edin. Bunu samimimi olarak yapın. Konuşmasına müsaade etmediğiniz biri


New York Herald Tribune gazetesinin ekonomi sayfasındaki ilanda yetenekli bir adam arandığı bildiriliyordu. Charles T. Cubellis de müracaat etti ve mülakata çağırıldı. Cubellis mülakata girmeden önce görüşeceği adam hakkında Wall Street’de epey bilgi topladı. Mülakat esnasında şu bilgileri araya sıkıştırdı: ‘28 yıl önce büyük bir odada tek memurla bu işe başladınız ve bu noktaya geldiniz değil mi? Sizinle çalışmak

Hayattaki mücadelesini anlatmaktan hoşlanmayan adam var mıdır? Bu adam da neler çektiğini


Cubelis önce bilgi toplamakla


7-Düşüncelerinizi Başkalarına Söyletebilmenizin Önemi
Kendi fikirlerimize başkaları tarafından fikirlerden daha çok önem veririz. Başkalarının fikirlerini daima belirli bir direnmeyle karşılarız. Öyleyse fikrimizi kabul ettirmenin yolu nedir? Çok basit

Theodore Roosevelt New-York valisi iken siyasi liderlerin sıcak bakmadığı işleri

‘Önemli bir makama atama yapacağım zaman





Bir fikrimi ona



Beni alacağım sonuç ilgilendirdiğinden

Karşınızdaki insana fikrin kendisine ait olduğunu düşündürünüz. Başkalarının

8-Büyük Neticelerin Küçük Formülü
Çocuklar işbirliği yapmak


Unutmayın ki karşınızdaki insan hatalı olduğunu hemen kabul etmeyecektir. Bu yüzden onu suçlamadan önce



Olayları tam bir samimiyetle başkalarının bakış açılarından da görmeye çalışınız.
9-Sempatinin Gücü
A-Bu şekilde insanların ihtiyacı olan şey sempati görmektir. Çocuk



Diğer insanların düşüncelerine


10-Asil Duyguların Harekete Geçirilmesi
Gerçek şu ki



John D. Rockfeller Jr. a gazetelerde çocuklarının resimlerinin basılmasını asil duygulara hitap ederek önlemişti. Onun dediği şuydu: ‘Sizler de çocuk sahibisiniz. Küçüklere vaktinden önce şöhret sağlamanın iyi yetişmelerini engelleyeceğini takdir edersiniz’.
Bir müşteri hakkında kesin bilgileriniz yoksa





11-Fikirlerin Gösterisi
Rakamlar

12-Son Çare
İyi ve çok iş yaptırabilmek için rekabeti körüklemek gerekir. Bu

İnsanlara vasıflarını ortaya çıkarabilecek cesareti veriniz. Bu cesareti vermenin en emin yolu da onlara meydan okumaktır.