11-10-2009, Saat: 09:55 PM
Günün birinde bir çiçekle su karşılaşır ve arkadas olurlar.
ilk önceleri arkadaşlık olarak devam eder ilişkileri.
Tabii ki her zaman lazımdır arkadaşlık birbirini tanımak için.
Gel zaman git zaman, çiçek o kadar mutlu olur ki suyun yanında,
içi içine sığmaz olur artık ve anlar ki suya aşık olmustur.
ilk kez aşık olan çiçek etrafa kokular saçmaya baslar "Sırf senin hatırın için ey su," diye.
Öyle bir zaman gelir ki artık su da içinde çiçege karsı bir şeyler hissetmeye baslar.
Farkeder ki "Çiçege aşık oldum." Ama su da ilk defa aşık oluyordur.
Günler ve aylar birbirini kovalar ve çiçek "Acaba su beni sevmiyor mu?" diye düsünmeye baslar.
Çünkü su pek ilgilenmemektedir çiçekle...
Halbuki çiçek alışkın degildir böyle bir sevgiye.
Ve dayanamaz bir gün, çiçek suya "Seni seviyorum." der.
Su "Ben de seni seviyorum." diye cevaplar.
Aradan zaman geçer ve çiçek yine suya "Seni seviyorum." der.
Su "Ben de." der.
Çiçek sabırlıdır.
Bekler, bekler, bekler...
Artik öyle bir duruma gelir ki,
çiçek koku saçamaz olur artik etrafa.
Ve son kez suya "Seni seviyorum." der.
Su da "Sana söyledim ya, ben de seni seviyorum." der.
Ve gün gelir çiçek yataklara düser.
Hastalanmıstır çiçek artık. Rengi solmus,
çehresi sararmıştır çiçegin.
Yataklardadır artik çiçek,
su da basında bekler öylece çiçegin yardımcı olmak için.
Ama bellidir ki artık çiçek ölecektir ve son kez zorlukla basını döndürerek çiçek,
suya der ki:
"Seni ben gerçekten seviyorum."
Çok hüzünlenir su bu durum karsisinda ve son çare olarak bir doktor çağırır.
Doktor gelir ve muayene eder çiçegi.
Muayeneden sonra söyle der doktor:
"Hastanın durumu ümitsiz, artık elimizden bir şey gelmez."
Su merak eder sevgilisinin ölümüne sebep olan hastalık nedir diye,
ve sorar doktora "Hastalığı nedir?" diye,
Doktor söyle bir bakar suya ve der ki
"Çiçeğin bir hastaligi yok dostum,
bu çiçek sadece susuz kalmış, ölümü onun için." der.
Ve anlar ki su artık, sevgiliye sadece "Seni seviyorum." yetmemektedir...
--