:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Göz Hastalıkları
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Şaşılık

Şaşılık, gözlerin istenilen hedefe birlikte bakamaması durumudur. Gözlerin bir tanesi hedefe bakarken; diğeri başka bir yere yönelmiştir.

Şaşılık tek gözde ise; kayan göz daha az görür ve tembel kalır. Şaşılık durumunda derinlik hissi ve 3 boyutlu algılama yoktur veya çok az gelişmiştir.

Şaşılıklar çocukluk çağı şaşılıkları, ikincil şaşılıklar ve paralitik şaşılıklar olarak 3 ana sınıfa ayrılabilirler. Çocukluk çağı şaşılıkların en sık rastlanılanı ise içe şaşılıktır. Bazen tek, bazen çift taraflı olabilirler. İçe şaşılıklar genellikle hipermetrop gözlerde gözlenir ve bazıları yalnızca uygun gözlük kullanımıyla düzelebilir. Gözlükle tam olarak düzelmeyen şaşılıkların ise ameliyatla düzeltilmeleri gerekir. Sürekli kayan göz görmeyi öğrenemez ve az görür. Bu yüzden diğer göz kapatılarak tembel gözün görme kuvveti arttırılmaya çalışılır. Şaşılık düzelse bile göz tembelliğinin tedavisi 7 yaşına kadar sürdürülür.

Çocukluk çağında dışa kayan gözler çoğunlukla miyopturlar. Dışa kayma bazen gizli bazen aşikar olabilir. Bu tip şaşılıkta güneş ışığı gizli şaşılığı aşikar hale getirebilir. Dışa şaşılıklar da bazen tek bazen de çift taraflı olabilirler.

Tek taraflı kaymalarda tembellik de gelişebilir. Gözün optik medyasında bir engel varsa görmeyen göz kayar. Özellikle çocuklarda katarakt ve göz içi tümörleri, yaşlılarda da ihmal edilmiş kataraktlar gözlerin dışa ya da içe kaymasına neden olabilir. Bu durum ikincil şaşılıktır. Gözlerinin kaydığından şüphelenilen çocukların ve özellikle göz bebeği aralığında beyazlık fark ediliyorsa hemen göz muayenesinden geçirilmeleri gerekir.

Şaşılıkların en önemli tiplerinden biri de sinirlerin felcine bağlı olarak gelişen paralitik şaşılıklardır. Paralitik şaşılıklar bazen doğuşta bile mevcuttur. Doğum travmaları bu tip paralitik şaşılıklardan sorumlu tutulabilir. Sonradan gelişen paralitik şaşılıklarda ise travma, nörolojik hastalıklar altta yatan nedenler olabilir.

Doğumsal paralitik felçlerde öncelikle göz tembelliği ve baş-boyun tutukluğu önlenmeye çalışılır. Sonradan gelişen paralitik şaşılıklarda çift görme çok rahatsız edicidir. Hasta tek gözünü kapatarak yaşamını sürdürmeyi tercih edebilir. Özel tip prizmatik camlar veya toksin iğneleriyle felcin geçmesine kadar vakit kazanılır. Felç ve çift görme şikayetleri 6 ay içinde geçmezse ameliyat kararı verilir.

YALANCI ŞAŞILIK

Birçok çocukta burun kökü geniş olduğundan gözlerinin içe kayıyor olmasından şüphelenilir. Yalancı şaşılık diye adlandırılan bu durumda gözler paralel bakmakta, ama burun kökü geniş olduğundan gözler buruna yakın, yani içe doğru şaşıymış gibi görünmektedirler. Yalancı şaşılık şüphesini mutlaka göz doktoru gidermelidir.

GİZLİ ŞAŞILIK

Gizli şaşılık ise gözlerden birisinin önü örtüldüğünde örtülen gözün kayması ile tespit edilir. Özellikle dalgın bakışlarda ortaya çıkan bu durum en sık miyopların uzağa dalgın bakarken gözlerinin dışarı kayması şeklinde görülür. Gizli şaşılıklar çoğunlukla sorun yaratmazlar, ama nadiren de olsa aşikar şaşılığa dönebilirler.

ŞAŞILIÄžIN TEDAVİSİ

. Çocukluk şaşılıklarında önce en iyi gözlükler verilir.
. Gözlüklerle düzelme sağlanamamışsa cerrahi tedavi uygulanır.
. İkincil şaşılıklarda önce görmeyi etkileyen sorun çözülür, sonra en iyi gözlük verilir, yine düzelmezse cerrahi tedavi uygulanır.
. Paralitik şaşılıklarda ise akut dönemde önce prizmatik camlar ile düzeltme sağlanır; eğer 6 ay içinde sonuç alınmazsa cerrahi tedavi yapılır.

Şaşılıklarda cerrahi:
. Amaç gözleri paralel bakar hale getirmektir. Kayma miktarı belirlenerek gözlerin etrafındaki kaslardan az çalışanı kısaltılarak daha kuvvetli, fazla çalışanı ise geriletilerek daha zayıf hale getirilip bir denge yaratılır. Şaşılık ameliyatları gözün görme merkezlerinin dışında yapıldığı için görme ile ilgili risk taşımazlar.

Önemli noktalar:
. Şaşılık kayan gözün tembel olmasına neden olur. Bu nedenle kayma şüphesi varsa mutlaka göz doktoruna başvurulmalıdır.
. Kayan bir göz çok önemli bir göz içi hastalığının habercisi olabilir.
. Şaşılığın düzeltilmesi göz tembelliğini düzeltmez, tembellik tedavisi mutlaka 7 yaşına dek yapılmalıdır.

Op. Dr. Mustafa Temel Memorial Göz Merkezi
Gözlerimiz her ne kadar küçük birer organsa da çok çeşitli dokulardan oluşan, oldukça kompleks yapılardır. Bu nedenle çok çeşitli tümörleri de olabilmektedir.

Diğer organların tümörleri gibi göz tümörleri de iyi ya da kötü huylu olabilir. İyi huylu olmakla birlikte bazı tümörler bulunduğu yer itibariyle organın önemli bir parçasına baskı yapmak suretiyle oldukça zarar verici olabilir. Ya da bazen iyi huylu giden bir tümör kötüleşebilir.

İyi huylu olanlar arasında dermoid kistler, kan kistleri, v.s gibi çeşitli türde kistler, şalazyon, molluscum contagiosum, çeşitli yerlerde yerleşebilen ben'ler, keratoakantoma, skuamoz hücreli papillom, başta konjonktiva olmak üzere gözün çeşitli dokularının melanizisi, mukosel sayılabilir.

Dermoid kistlerin yüzeyel olanları çoğu kez göz çukurunun üst-dış yada üst-iç kısmında yerleşir, derin olanları ise göz çukurunun derinlerinde yerleşir.

Mukosel normal sinüs sekresyonunun drenajının burun veya çevre dokuların enfeksiyonu, tümör yada başka nedenlerle bozulmasıyla oluşur. Genellikle frontal (alın) yada etmoid (burun kökü arkası) sinüslerden kaynaklanır.

Kötü huylu göz tümörleri arasında ise kapaklarda cilt dokusundan kaynaklanan bazal hücreli karsinom ve skuamöz hücreli karsinom, göz yaşı bezlerinden kaynaklanan sebase bez karsinomu, pigment hücrelerinden kaynaklanan malign melanom, damar dokusundan kaynaklanan ve sıklıkla AİDS'le birlikte görülen Kaposi sarkomu, ayrıca hemainjiomlar, rhabdomiyosarkomlar, göz sinirinden kaynaklanan tümörler, ve başka yerlerdeki tümörlerden göze atlayan tümörler sayılabilir.

Malign melanom yetişkinlerde doğrudan gözden başlayan en yaygın tümördür. Gözün iris dediğimiz renkli kısmından, hemen arkasında merceğin asılı olduğu kısmından, yada daha sıklıkla damar tabakadaki hücrelerden başlayabilir. En sık 60'lı yaşlarda görülür. 30 yaşından önce görülme oranı %4 civarındadır.

Rhabdomiyosarkomlar çoğu kez çocuklukta görülür ve gözün hızlı ilerleyen öne doğru çıkması ile kendini gösterir.

Retinoblastomlar çocukluk çağının en yaygın tümörüdür, büyük çoğunluğu 3 yaşından önce belirgin olur. 20.000 canlı doğumda 1 görülür. Hastaların 1/3 'inde diğer gözde de olur. Ailesel geçişin etkisi vardır.

Başka yerlerden göze atlayan tümörlerden çocuklukta görülenler arasında sinir dokusundan kaynaklanan ve genellikle göğüs ya da karında başlayan nöroblastomlar, bir kemik tümörü olan Ewing sarkomu, akut miyeloid lösemi sayılabilir. Erişkinlerde başka yerden göze atlayan tümörler ise daha çeşitlidir ve başka yerlerdeki tümörlerin ilk belirtisi olarak %25 vakada gözde ortaya çıkmaktadırlar.

Belirtiler:
Tümör eğer gözün açık kısımlarında ise zaten kendisi görülebilir. Bunun dışında, süregelen ve bir türlü kapanmayan yaralar, gözün öne doğru çıkması yada bir yana yer değiştirmesi, kapak düşüklüğü, çift görme, göz yaşarması, özellikle çocuklarda olmak üzere göz bebeğinde beyazlık görülmesi, gözde kızarıklık, büyüme gibi belirtiler olabilir.

Teşhis:
Bazen rutin göz muayenesi ile tümör teşhis edilebilir. -İhtiyaç duyulduğunda- rutin muayeneye ek olarak fundus floresan anjiyografi, göz ultrasonu, renkli dopler ultrason, tomoğrafi, MR (magnetik rezonans görüntüleme), biyopsi,… gibi testlerden bir yada birkaçını da uygulamak gerekebilir. Tomoğrafi ve MR hem gözdeki yaygınlığı hem de başka organlara yayılma gösterip göstermediğini anlamada çok yararlı olmaktadır.

Tedavi:
Tedavide tümörün cinsine ve yerine göre, lazer, röntgen ışınları, radyoaktif plaklar, hormonlar, ilaçlar, dondurma, dar yada geniş kapsamlı çeşitli türde rezeksiyon ameliyatları kullanılmaktadır. Hastanın geleceği hakkında söz söylemede tümörün cinsi, tipi, büyüklüğü, yerleştiği yer, yaygınlığı, göz yuvarlağı dışında olup olmadığı, hastanın yaşı, başka organlara yayılım,… gibi pek çok faktör etkilidir.

Özellikle son zamanlarda transpupillertermoterapi, kombine tedaviler değer kazanmıştır. Transpupiller termoplasti+radyoaktif plak buna bir örnektir. Ayrıca bir kerede yüksek doz ışın tedavisi ile yine son zamanlarda özellikle başka yerden atlayan küçük tümörlere fotodinamik tedavi uygulamaları da yapılmaktadır.

Op. Dr. Mustafa Temel Memorial Hastanesi Göz Bölümü
Katarakt Gözünüzün iç tarafında fotoğraf makinasının merceğine (lensine) çok benzeyen bir mercek vardır; gözün renkli kısmının arkasında bulunur ve göz bebeğinden geçip arka taraftaki retina tabakasına gidecek ışık huzmelerini odaklaştırmaya yarar.

Işığın mercekten geçip retinaya ulaşması için merceğiniz berrak olmalıdır. Eğer mercek bulanıklaşırsa ışık mercekten geçemez ve görme azalır. Bulanıklaşan merceğe katarakt denir.

Kataraktın en sık nedeni kişi yaşlandıkça mercek içindeki yapıların bozulmasıdır. Diğer nedenler olarak travmalar(çarpmalar), Diyabet(Şeker Hastalığı), böbrek hastalığı, Glokom(Göz Tansiyonu), ... sayılabilir.

Belirtiler:

Katarakt birkaç ay gibi kısa sürede ya da yavaş yavaş yıllar içinde gelişebilir. Kataraktilerledikçe cisimleri uzaktan görme kabiliyeti azalır. Ayrıca kamaşma olabilir, ya da okuma veya berrak görüş gerektiren diğer faaliyetlerde zorlanılabilir. Bunların tümü olgunlaşan kataraktın sık görülen belirtileridir.

Tanı ve tedavi:

Erken dönemlerde gözlüklerinizi değiştirerek bazen daha iyi görebilirsiniz. Fakat katarakt ilerleyince artık gözlük değiştirmek de probleminizi çözmez. İhtiyaç duyduğunuz şeyleri yapabilmek için artık daha fazla görmeniz gerektiğinde kataraktınızın alınma zamanı gelmiş demektir.

Kataraktı tedavi edecek, ya da önleyecek hiçbir tıbbi tedavi, göz damlası yada diyet yoktur, tek çözüm ameliyattır. Katarakt ameliyatının başarı oranı bugünün modern ilerleme ve teknolojisi sayesinde yüksektir.

Her ameliyatta olduğu gibi bunda da her zaman bazı muhtemel komplikasyonların olma riski vardır. Ancak bunlar modern katarakt ameliyatlarında yaygın değildir. Hiç bir ameliyatın yaşlanmış bir gözü yeniden gençleştiremeyeceği ve iyi bir görme garantisini veremeyeceği gerçeğine rağmen istatistikler ameliyat olan hastaların % 100'e yakınının görmesinin iyileştiğini göstermektedir.

Ameliyatınızdan hemen önce gözünüze bazı damlalar damlatılacaktır. Ameliyat odasına girince göz çevreniz tamamen temizlenecek, bundan sonra sadece ameliyat olacak gözünüz açıkta kalacak şekilde üzeriniz örtülecektir. Bazen genel anestezi gerekirken pek çok vakada sadece lokal anestezi yeter. Ameliyatın sadece kendisi genellikle 20-30 dakika sürer. Ameliyat özel göz ameliyat mikroskobuyla yapılır. Pek çok hasta hiç bir şey hissetmez. Gevşemiş fakat uyanık bulunacaksınız. Genellikle kanama olmaz ve göz hiç bir zaman yerinden çıkarılmaz. Kornea ile skleranın birleştiği yere küçük bir kesi yapılır, katarakt buradan fako yöntemi ile çıkarılır ve yerine suni göz içi merceği buradan konulur.

Ameliyat sonunda gözünüzün üzerine küçük bir kapama konulacaktır. Saatlerle ölçülebilecek bir süre sonra bazı faaliyetlerinize izin verilecektir. Tıbbi durumunuza bağlı olarak doktorunuz size bazı tavsiyelerde bulunacaktır. Modern ameliyat teknikleri ile artık hastanede uzun süre kalmak gerekmemektedir.

Banyo yapma, saç yıkama, okuma, ve hatta işe gitme de dahil günlük faaliyetlerinize yeniden başlamanız fazla zaman almayacaktır. Gözünüzün tam olarak iyileşmesi bazen bir kaç ayı bulabilir. Doktorunuzun tavsiye ve ilaçlarını iyi uygulamanız ve bu sürede göz doktorunuza kontrollere gitmeniz gerekecektir. Gündüzleri güneş ışığına hassasiyetinize göre güneş gözlüğü kullanmanız ve gözlerinizi korumanız gerekebilir. İyileşmenin hızını pek çok faktör etkiler.

Kataraktınız alındıktan sonra göze giren ışınları uygun şekilde odaklayabilmek için göze doğalına eş değer bir mercek yerleştirilmelidir. Göz doktorları katarakt ameliyatından sonra görmeyi düzeltecek en iyi yolun genellikle göz içi merceği yerleştirilmesi olduğunda hemfikirdirler. Bir göz içi merceği doğal merceğin aynı yerine konulan ince, suni bir mercektir. Göz içi merceğini hissetmeyecek, elinize alma, ayarlama, yada temizleme gibi bir işiniz olmayacak, onu değiştirmek zorunda kalmayacaksınız.

Katarakt gözlükleri ve kontak lensler ameliyattan sonra görmeyi düzeltmeye yarayan diğer iki yoldur. Tüm hastalar göz içi mercek konulması adayı değildir. Eğer durumunuz göz içi merceği konulmasına izin vermiyorsa doktorunuz bu durumları sizinle tartışacaktır.

Modern göz içi merceği düşüncesi l949 'da gündeme gelmiştir. Bundan sonra da pek çok gelişmeler göstermiştir. Teknikler geliştiğinden cerrahi kesiler bugün daha küçüktür. Küçük kesiler daha çabuk iyileşir ve mercek rahatsızlığı olmaksızın günlük faaliyetlerinize daha çabuk dönmenizi sağlar.

Katarakt ameliyatından aylar ya da yıllar sonra görme bulanıklığı olabilir ve bu yeniden bir katarakt olduğu şeklinde bir yanlış anlamaya yol açabilir. Bu bir katarakt değildir, fakat göz içi merceğini yerinde tutmak için korunan kapsülün bulanıklaşmasıdır. Bu zarı açmak ve görmeyi sağlamak için ameliyat gerekmez, sadece birkaç dakikalık bir işlem olan lazer kullanılır.

Op. Dr. Mustafa Temel Memorial Göz Merkezi
Adenovirüs” adı verilen çok bulaşıcı bir virüsün göz korneasına zarar verdiği, havuz ve kaplıca suları, göz polikliniklerindeki cihazlar ve yetkisiz optik mağazalarında gözden göze denenen kontakt lenslerin salgını tetiklediği belirtildi.

Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Hastalıkları Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Reha Ersöz, “gözyaşıyla insandan insana kolaylıkla bulaşabilen ve “Adenovirüs” adı verilen çok bulaşıcı bir virüsün, son aylarda sıkça görülmeye başlandığını ve salgın hale geldiğini belirtti.

Yaz sezonuna girilmesiyle birlikte göz hastalıklarında da artış olduğuna dikkati çeken Prof. Dr. Reha Ersöz, “Son aylarda polikliniklerimizde yaygın olarak “Adenovirüs” adı verilen çok bulaşıcı bir virüsün konjonktiva ve korneada yarattığı enfeksiyonu görüyoruz. Bu virüs, gözyaşı ile insandan insana kolaylıkla bulaşıyor. Göz polikliniklerindeki cihazlar yoluyla da hastalara bulaşabiliyor” dedi.

Ersöz, son günlerde hastane polikliniklerinin göz hastalığı şikayetleriyle gelenlerle dolduğunu, salgın nedeniyle geçici süreyle kapatılan hastane polikliniklerinin de bulunduğunu belirtti.

Virüsün, kaplıca ve havuz sularıyla bulaşma riskinin yüksek olduğunu belirten Ersöz, “Bu virüs, göze bulaştıktan ortalama bir hafta sonra gözlerde çapaklanma, kızarıklık, şişme, batma gibi belirti ve bulgular gösterir. İki gözde de olma riski yüksektir. İyileşme süresi birkaç haftaya kadar uzayabilir” diye konuştu.

Virüsün salgın hale gelmesindeki bir başka önemli etkenin de hastane polikliniklerindeki cihazlar olduğunu vurgulayan Ersöz, bu nedenle cihazların dezenfekte edilmesinin büyük önem taşıdığına dikkati çekti.

“KONTAKT LENSLER”

Ersöz, gençler arasında yaygın olarak kullanılan renkli lensler ile gözlüğün ağırlığından kurtulmak için tercih edilen numaralı kontakt lenslerin virüs salgınını tetikleyen en önemli faktörlerden biri olduğunu savunarak, şu uyarılarda bulundu:
“Tüm yasa ve yönetmeliklere rağmen yetkisiz optik mağazaları lens satmaya devam ediyor. Optik mağazalarında lensler onlarca, hatta yüzlerce kişi tarafından deneniyor. Yasalar, optik mağazalarına sadece reçete ile lens satma yetkisi vermiştir. Bu mağazalarda lens denemelerinin yapılmasını kesin olarak yasaklamıştır ve mağazanın kapatılmasıyla sonuçlanır. Her şeyden önce, göz yapıları ve hijyenik alışkanlıkları nedeniyle lens kullanmaya uygun olmayan kişiler vardır. Örneğin, alerji ya da gözyaşı problemi olanlar, ya da tozlu ortamlarda yaşayanlar sorunlarla karşılaşırlar. Kontakt lenslere ticari bir meta olarak bakılamaz. Hangi lensin size uygun olduğuna karar vermesi için mutlaka göz hekiminize gidiniz ve kontakt lenslerinizi reçete karşılığında alınız.”

KAYNAK: ntvmsnbc.com