:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: ilişkiniz gerçek mi?
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Sayfalar: 1 2
Yaşadığınız ilişkinin gerçek olup olmadığına karar veremediğiniz zamanlar oldu mu hiç? Her şeyin biraz masal olduğu hissine kapıldınız mı?


Bir ilişki, içinize kuşku düşürmeye başladıysa, ortada kabullenmeseniz de, yolunda gitmeyen şeyler var demektir. Birliktelikte yaşanan olayları, sanki bir rüyaymış gibi algılayıp, üstünde durmamak gibi bir tavrımız var.
Bazen gereğinden fazla emek ve ödün verilmiş ilişkilere sahip çıkarız. Onun hayal ürünü olduğunu, bizim kurgumuzdan ibaret olduğunu anlamayı reddederiz.
Uğruna belki de bir ömür harcanmış, hatta tüm hayat planları üstüne kurulmuş bir beraberliğin, tüm yaşam maceramızın üstüne atari oynadığını bilmeyi kaldırabilir miyiz? Bütün hepsinin bir kurgudan ibaret olduğunu anladığımızda, ne kadar büyük hayal kırıklığı oluşacağını, tahmin edebilir misiniz?
Bazen, aşk sandığımız pek çok duygunun sanal olduğunu düşünüyorum. Önceki ilişkilerinize dönüp bir bakın, birlikte öleceğinize söz verdiğiniz, yeminler ettiğiniz ve delicesine sevdiğiniz insanlara ne oldu? Tarihin tozlu sayfaları arasındaki yerlerini çoktan aldılar, değil mi?
Onsuz yaşayamayacağımızı sandığımız, bir gün yüzünü görmeden, sesini duymadan duramadığımız o büyük aşklar, şimdi kim bilir hangi kalpteler? Biraz gözyaşı ve yürek sızı yaşadıktan sonra, neredeyse adını bile unutacağımız sevgilileri, vaktinde seven de biz değil miydik?
Birisi karşımıza çıktığında, onunla ilgili yargımız oluşuyor. İlk anlarda oluşan bu önyargı, o şahısla ilgili gelişecek olayların sinyalini veriyor. Aşık olmak, bazen uzun yollardan geçerek, bazen de birkaç dakika içinde oluşuyor.
Kafamızda yarattığımız adamlara aşık oluyoruz. Çoğu zaman objektif bakamadan, olmasını istediğimiz kimliklere büründürüyoruz karşımızdakini, işin kötüsü, onun bundan haberi olmuyor. Aklı kandırmak kolay! Yürek de onun yardakçısı zaten, sonra gelsin aşk sarhoşluğu…
Kendi yarattığımız adamı, yine yarattığımız ilişkinin içine koyuyoruz. İlişki dediğin, peşinde beklentiler getiriyor. Bu beklentiler, havada asılı kaldığında düş kırıklıklarını oluşturuyor. Bunları kavgalar, küslükler takip ediyor ve beklenen son geliyor; ayrılık!
Aşkın o büyük, mavi ve mutlu sularında yüzmeyi kim istemez? Kim mutluluğu aramaktan vazgeçer? Hepimiz aynı şeyin derdindeyiz, sevginin! Bulmak için çıktığımız yollardan, elimiz boş dönmemek için, farkında olmadan kendimize tuzaklar kuruyoruz. Yarattığımız imajlara aşık olup, kurguladığımız ilişkilerin içine batıyoruz. Kendimizle yüzleşmek zorunluluğu, işte tam bu noktada başlıyor. Gerekirse uzun bir süre, yalnız kalmayı göze alarak, yaşadıklarını gözden geçirmeli insan. Şöyle enine boyuna düşünmeli ve doğru sonuçları elde etmeli. Zaten bir müddet kimseyle ilişki yaşamamak da iyidir. Toprağı bile nadasa bırakırlar, değil mi?


..alıntı..
Çok doğru kankam Wink
Eline sağlık Smile
Gerekirse uzun bir süre, yalnız kalmayı göze alarak, yaşadıklarını gözden geçirmeli insan. Şöyle enine boyuna düşünmeli ve doğru sonuçları elde etmeli. Zaten bir müddet kimseyle ilişki yaşamamak da iyidir. Toprağı bile nadasa bırakırlar, değil mi?

Suan ßu aSamadayım ßencede ..

Cok Sewmenin Ve Hayalkırıklıqına Buyuk Uqramanın aRdından

Uzunca Bi YanLızlık En qüSeli Kendimizle Yuzlesebilmek aDına ..

Tskler Paylasımın İcin sıLa .
Bazen, aşk sandığımız pek çok duygunun sanal olduğunu düşünüyorum. Önceki ilişkilerinize dönüp bir bakın, birlikte öleceğinize söz verdiğiniz, yeminler ettiğiniz ve delicesine sevdiğiniz insanlara ne oldu? Tarihin tozlu sayfaları arasındaki yerlerini çoktan aldılar, değil mi?
Onsuz yaşayamayacağımızı sandığımız, bir gün yüzünü görmeden, sesini duymadan duramadığımız o büyük aşklar, şimdi kim bilir hangi kalpteler? Biraz gözyaşı ve yürek sızı yaşadıktan sonra, neredeyse adını bile unutacağımız sevgilileri, vaktinde seven de biz değil miydik?

...



Zaten bir müddet kimseyle ilişki yaşamamak da iyidir. Toprağı bile nadasa bırakırlar, değil mi?

aynen öLe zaten isdesende yaşamyamıyosun ki bir iLişki baya baya ..

benim nerdeyse bir sene oLdu haLa birine veya biriLerine karşı bir his duyamıyorum cünkü güvensizLik var insan aynı şeyLeri tekrar tekrar yaşamak istemiyo insan asLında icimden gecen anLatmak isdediğim öLe çok sey varki ... isderdim sevgimin üzerine başka göLgeLer düşmesin ,,

harika bir payLaşım sıLa^mm yüreğimden gecenLeri harf harf payLaşmıssın ,,




belki biraz feminist bir yorum olcak ama nedense uzun süren ilişkileri kadınların sürdürdüğünü düşünüyorum..
etrafta bi bakın annelerimiz, anneannelerimiz hep birşeylerden fedakarlık ettiklerinden bahseder ...
hiç fedakarlık yaptım diyen bi erkek akrabam olmadı Tongue
neyse evet ne diyodum kadın fedakarlık yapıp bazı şeyleri görmezden gelip sustukça ilişki görünürde gayet güzel devam eder ama kadın bi yerde dayanamayıp patladığında nedense hiç bir fedakarlık göremez erkekler çoğunlukla kurtuluşu kaçmakta bulurlar konuşup çözüm bulmak yerine nedense kaçarak sorundan kurtulduklarını zannederler...
erkekliğin 10da 9u kaçmaktır derler ya ondan heralde Big Grin


ilginize teşekkürler beğenmenize sevindim Smile
Her zaman bir istisna vardır? Smile

Kadınların neden daha çok yaşadığı bunun işaretidir..
gerçekten çok güzel bir yazı Sad

teşekkür ederim gerçekten :A:
Hayat_Bu Adlı Kullanıcıdan Alıntı:Her zaman bir istisna vardır? Smile

Kadınların neden daha çok yaşadığı bunun işaretidir..

evet istisnalar elbette vardır.. ama genellemeye bakarsak milyonda bir Smile
acemhe Adlı Kullanıcıdan Alıntı:gerçekten çok güzel bir yazı Sad

teşekkür ederim gerçekten :A:


beğenmenize sevindim Smile
insanlar gerçek aşkı ancak ve ancak aşık olmakla aşık olduğunu sanmak arasındaki çizgiyi gördükleri anda bulurlar...
bu insanlar gerçek aşkı bulmuşlardır...
ve bu insanlar aşkın ne uğrunda ölmek nede yaşamak sadece onun ve onun bedeninde yüreğinde yer tutmak olduğunu bilirler..
o olsa da olmasa da lonu yaşayabilmektir aşkı keşfedenlerin amacı...

çok güzel ve doğru bir yazıydı..
yüreğine emeğine sağlık sıla...
Sayfalar: 1 2