02-08-2010, Saat: 12:30 AM
Adın Kadar Umut Yüregin Kadar Hayat
Bulutları seyrettiniz mi hiç daha yakın olayım diye gökyüzüne çıktınız mı çatılara? Bulutlardan şekil çıkarmayı oynadınız mı hiç?
Mesela kuşlara dokundunuz mu hiç? Avucunuzun içinde pır pır eden yüreğini sıcacık minicik yüreğini hissettiniz mi hiç?
Ağaçlara tırmanıp dal oldunuz mu? Yaprak oldunuz mu? Çiçek açtınız mı hiç?
Uğur böceği uçurdunuz mu mesela? Karıncalarla konuştunuz mu? Gül yaprağındaki su damlasının tadına baktınız mı hiç? Kasımpatının üzerendeki kırağıyı sildiniz mi?
Yağmurlara karışıp su oldunuz mu aktınız mı hiç? Islandınız mı sırılsıklam? Seyrettiniz mi pencereden duydunuz mu damlaların sesini?
Hiç balıklara dokundunuz mu? Mesela verdiniz mi özgürlüğünü öperek? Denizin dibini gördünüz mü hiç? En yüksekten atlayıp daldınız mı?
Kar kaplamış toprağa bakıp gözünüz kamaştı mı? Alamadığınız oldu mu kendinizi bakmaktan kar tanelerine? Avuçlarınızda erittiniz mi hiç? Üşümeyi göze alıp yattınız mı karlar üstüne?
Yıldız topladınız mı mesela? Kayan yıldızları dilek taşı yaptınız mı? Geceyi güne boyadınız mı hiç?
Çimlerde uyuya kaldınız mı? Kokusu bitinceye dek içinize çektiniz mi? Çiçek topladınız mı? Papatya tarlasına girdiniz mi hiç? Papatya gibi durdunuz mu gelincik oldunuz mu mesela?
Ateş böceklerini dinlediniz mi hiç? Yanıp sönen ışığını seyrederken öldüğünü anladığınızda sızladı mı içiniz?
Kelebek peşinde koştunuz mu mesela? İpek böceği beslediniz mi? Tırtılın değişimini gördünüz mü hiç? Örümcek ağlarına takılıp kalan böceği kurtardınız mı mesela? Ve o ağlara güneş vurduğunda nasıl parlar bilir misiniz?
Taş kınası yaktınız mı elinize kayalardan? Sabun çiçeği ile yıkadınız mı elinizi? Limon çiçeği yasemen kokladınız mı hiç?
Dut ağacında kırmızıya boyandı mı elleriniz? Kirazdan küpe yaptınız mı mesela? Koştunuz mu tepelerden aşağılara tuttunuz mu rüzgara yüzünüzü? Atladınız mı yükseklerden kuş olup uçtuğunuzu hayal ettiniz mi hiç?
Mezarlıklarda yürüdünüz mü mesela? Mezar taşlarındaki isimlere mutlu hayat hikayeleri kurdunuz mu? Su verdiniz mi toprağına?
Melek oldunuz mu mesela? Sihirli bir değnekle dokundunuz mu yüreklere?
Farkında oldunuz mu yani kısaca hayatın?
Farkına vardınız mı acıyla mutluluğun?
Fark ettiniz mi hayat her şeye rağmen güzeldir... Acımak kendine hatadır ve suçlamak hayatı...
Hayat insana sunulmuş en güzel armağandır. Acıyı da seveceksin hüznü de... Mutluluğu ve sevinci kucakladığın gibi kucaklayacaksın...
Ve hayatı fark etmezsen hayat seni hiç fark etmeyecektir...
Ve ben farkındayım... Ve ben tüm yaşanmışlıklarımı sevdim... Ve ben yaşıyorum...
Bulutları seyrettiniz mi hiç daha yakın olayım diye gökyüzüne çıktınız mı çatılara? Bulutlardan şekil çıkarmayı oynadınız mı hiç?
Mesela kuşlara dokundunuz mu hiç? Avucunuzun içinde pır pır eden yüreğini sıcacık minicik yüreğini hissettiniz mi hiç?
Ağaçlara tırmanıp dal oldunuz mu? Yaprak oldunuz mu? Çiçek açtınız mı hiç?
Uğur böceği uçurdunuz mu mesela? Karıncalarla konuştunuz mu? Gül yaprağındaki su damlasının tadına baktınız mı hiç? Kasımpatının üzerendeki kırağıyı sildiniz mi?
Yağmurlara karışıp su oldunuz mu aktınız mı hiç? Islandınız mı sırılsıklam? Seyrettiniz mi pencereden duydunuz mu damlaların sesini?
Hiç balıklara dokundunuz mu? Mesela verdiniz mi özgürlüğünü öperek? Denizin dibini gördünüz mü hiç? En yüksekten atlayıp daldınız mı?
Kar kaplamış toprağa bakıp gözünüz kamaştı mı? Alamadığınız oldu mu kendinizi bakmaktan kar tanelerine? Avuçlarınızda erittiniz mi hiç? Üşümeyi göze alıp yattınız mı karlar üstüne?
Yıldız topladınız mı mesela? Kayan yıldızları dilek taşı yaptınız mı? Geceyi güne boyadınız mı hiç?
Çimlerde uyuya kaldınız mı? Kokusu bitinceye dek içinize çektiniz mi? Çiçek topladınız mı? Papatya tarlasına girdiniz mi hiç? Papatya gibi durdunuz mu gelincik oldunuz mu mesela?
Ateş böceklerini dinlediniz mi hiç? Yanıp sönen ışığını seyrederken öldüğünü anladığınızda sızladı mı içiniz?
Kelebek peşinde koştunuz mu mesela? İpek böceği beslediniz mi? Tırtılın değişimini gördünüz mü hiç? Örümcek ağlarına takılıp kalan böceği kurtardınız mı mesela? Ve o ağlara güneş vurduğunda nasıl parlar bilir misiniz?
Taş kınası yaktınız mı elinize kayalardan? Sabun çiçeği ile yıkadınız mı elinizi? Limon çiçeği yasemen kokladınız mı hiç?
Dut ağacında kırmızıya boyandı mı elleriniz? Kirazdan küpe yaptınız mı mesela? Koştunuz mu tepelerden aşağılara tuttunuz mu rüzgara yüzünüzü? Atladınız mı yükseklerden kuş olup uçtuğunuzu hayal ettiniz mi hiç?
Mezarlıklarda yürüdünüz mü mesela? Mezar taşlarındaki isimlere mutlu hayat hikayeleri kurdunuz mu? Su verdiniz mi toprağına?
Melek oldunuz mu mesela? Sihirli bir değnekle dokundunuz mu yüreklere?
Farkında oldunuz mu yani kısaca hayatın?
Farkına vardınız mı acıyla mutluluğun?
Fark ettiniz mi hayat her şeye rağmen güzeldir... Acımak kendine hatadır ve suçlamak hayatı...
Hayat insana sunulmuş en güzel armağandır. Acıyı da seveceksin hüznü de... Mutluluğu ve sevinci kucakladığın gibi kucaklayacaksın...
Ve hayatı fark etmezsen hayat seni hiç fark etmeyecektir...
Ve ben farkındayım... Ve ben tüm yaşanmışlıklarımı sevdim... Ve ben yaşıyorum...
alinti