03-02-2010, Saat: 01:12 AM
Keşke Gelseydin" Dedim Anlamadı...
Gündelik sevinçlerim yenilince gündelik kederlerime vazgeçtim en genç deminde sevinmekten hüzünden.
”Renksizliğe alışmak kolay olmasa gerek” dedi bir dost. Gözlerinde ağladım ıslanmadı yanakları. “Benim yatırımlarım hep sedasız kaldı” dedim anlamadı.
Sevgiyi ararken nice akranım ben istifa dilekçemi imzalıyordum. “İşsizlikten zordur sevgisizlik” dedi dostum. Feryat ettim yüreğinden duyamadı... “Taşıyıcı olmak yeğdir” dedim anlamadı...
Yalnızlık adında bir ev satın aldım. “tabut mu sandın onu çık içinden” dedi dostum. Sarıl diye yalvardı gözlerim o an saramadı bir türlü soğumuş yüreğimi... “Vefası bu kadar büyük olan bırakılmıyor bırakmıyor” dedim anlamadı...
Yitik bir kahve ikram ettim. Acısı yüzünü burktu. Bir Yahudi çikolatası verdi. Acısı yüreğimi burktu. O içtikçe midesi yanıyordu... Ben yedikçe yüreğim..
“Ellerine sağlık” dedi. Oysa ellerim sızlıyordu merhemi olamadı. “Yüreğin tabip olsun” dedim anlamadı...
Konuşamıyorduk artık. Gözleri el olmuştu dilleri hâlâ dost. “Ben gideyim artık” dedi. Göremiyordu kimsesizliği...
”Keşke gelseydin” dedim anlamadı…
Gündelik sevinçlerim yenilince gündelik kederlerime vazgeçtim en genç deminde sevinmekten hüzünden.
”Renksizliğe alışmak kolay olmasa gerek” dedi bir dost. Gözlerinde ağladım ıslanmadı yanakları. “Benim yatırımlarım hep sedasız kaldı” dedim anlamadı.
Sevgiyi ararken nice akranım ben istifa dilekçemi imzalıyordum. “İşsizlikten zordur sevgisizlik” dedi dostum. Feryat ettim yüreğinden duyamadı... “Taşıyıcı olmak yeğdir” dedim anlamadı...
Yalnızlık adında bir ev satın aldım. “tabut mu sandın onu çık içinden” dedi dostum. Sarıl diye yalvardı gözlerim o an saramadı bir türlü soğumuş yüreğimi... “Vefası bu kadar büyük olan bırakılmıyor bırakmıyor” dedim anlamadı...
Yitik bir kahve ikram ettim. Acısı yüzünü burktu. Bir Yahudi çikolatası verdi. Acısı yüreğimi burktu. O içtikçe midesi yanıyordu... Ben yedikçe yüreğim..
“Ellerine sağlık” dedi. Oysa ellerim sızlıyordu merhemi olamadı. “Yüreğin tabip olsun” dedim anlamadı...
Konuşamıyorduk artık. Gözleri el olmuştu dilleri hâlâ dost. “Ben gideyim artık” dedi. Göremiyordu kimsesizliği...
”Keşke gelseydin” dedim anlamadı…