:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: İğneden neden korkarız?
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
Psikiyatrist Prof. Dr. Arif Verimli, iğne fobisi yüzünden dişçiye gitmeyen, doktora gitmekten çekinen insanların psikolojik sebeplerine ilişkin olarak bir değerlendirmede bulundu. Verimli, fobilerin psikiyatrik bozukluklar olduğuna dikkat çekerek, nedenlerinin bilimsel yöntemlerle açıklanabilmesi halinde hastalık denebileceğini söyledi. Verimli, henüz bilimsel olarak nedenleri açıklanamayan fobilerin birer psikiyatrik bozukluk olduğunu vurguladı.
0-6 yaş arası nesne ilişkileri ve hayalleriniz karakterinizi şekillendirir
Verimli, iğne fobisinin diğer fobilere göre, daha sık olarak aile geçişliliği olan bir fobi olduğunu belirtti.
Verimli, iğne fobisiyle ilgili Freud’un teorisinin en akla yatkın teori olduğunu ifade etti. Verimli, insan gelişim basamaklarının en önemli dönemi olan 0-6 yaş arası ve 2-6 yaş arası kişinin nesne ilişkileri ve hayallendirmelerinin, karakter ve kişilik yapısını son derece keskin hatlarla şekillendirdiğini anlattı. Verimli, iğne korkusunun kişinin sağlık hizmetlerinden faydalanmasını engellemesi halinde, psikiyatrik ve psikoterapötik tedavi alması gerektiğini belirterek, şunları söyledi:
“Özellikle cinsel olarak penis sembolü olan iğne korkusunda, bilinçaltımızdaki penis korkusunun yattığını söyleyen teoriler vardır. İşte çocukluktaki çözülememiş cinsel dönem ve nesne ilişkileri çatışması, gelecekte sivri ucuyla fallik (cinseli penis sembolü) sembolizasyonu olan iğneden otomatik olarak ve bilinçaltı zorlamasıyla korkmaya ve anksiyete tepkileri göstermeye sebep olmaktadır.”
Suç işledi ve kestiler
Verimli, özellikle 4-6 yaş arasında erkek ve kız çocukların kendilerindeki farklılığı ayırt etmeye başladıklarını belirtti. Verimli, kız çocukların ilk defa bir penis gördüğünde ‘Acaba benim niye yok’ diye düşündüklerini ve psikiyatride bu durumun ‘Penise imrenme fenomeni’ olarak adlandırıldığını kaydederek, şunları ifade etti:
“Bu duyguyla baş edebilmek için şu savunma mekanizması devreye girer. Demek ki ben bir hata işledim. Benim penisimi kestiler. İşte kadındaki ilk aşağılık kompleksi ve ceza korkusu burada başlar. Erkek çocuk ise, ilk defa bir kız çocuk cinsel organı gördüğünde ‘Acaba onunki niye yok’ diye sorar ve şu sonuca varır. ‘Demek ki o büyük bir suç işledi ve onun penisini kestiler. Ben de suç işlersem benim penisimi keserler.”
Kaynak:cumhuriyet.com.tr