[SIZE=3]
Elimizde ne kaldı yaşadığımız aşklardan?Birkaç buruk gözyaşı
tebessümle hatırladığımız güzel anılar
özel günlerde yada sürpriz şekillerde aldığımız hediyeler
acı
hayal kırıklığı
bol bol üzüntü keder...Tüm aşkların sonu hüsran
gözyaşı ve kalp kırıklığı değilde ne ki? Hepsi birbirinin kopyası önce müthiş bir şekilde başlayan duyguların yükselişi
sonra olağan bir alışkanlığın getirdiği bir duraklama
heyecanın bitmesiyle başlayan bir gerileme ve ertelenemeyen son çöküş...
Ya acaba aşk çok çabuk tükenen bir duygu mu?Yoksa bizlermi her hoşlantıyı aşk sanarak gözümüzde yüceltiyoruz?Her boşa söylenen 'seni seviyorum' kelimesiyle biraz daha yozlaşıyor
biraz daha basitleşiyor
biraz daha değersizleşiyor herşey.Sevmek hakikatende o kadar kolay mı?Muhtaçız aşka yada o heyecanı hissetmeye açız.İlk hisse delicesine bağlanıyoruz; sarıp sarmalayıp büyütüyoruz içimizde.Aslında bunu bizde biliyoruz ama düşünmek işimize gelmiyor.Dedimya açız sevgiye.Muhtaçız......
Kendimizi aşık olmak zorunda hissediyoruz.Değilsek bir yanımız hep eksikmiş gibi geliyor bize.Aranmak istiyoruz
hatırlanmak
önemli sayılmak
birisi için vazgeçilmez olmak.Oysa her hayal kırıklığıyla kendimize güvenimiz biraz daha azalıyor.Biraz daha değersizleşiyoruz kendi içimizde.Şu koca Dünya'ya ve insanlara olan güvensizliğimiz biraz daha artıyor....
Soruyorum sizlere sevdinizde ne oldu?Elinizde ne var şimdi?Kalp ağrılarından başka ne kazandınız aşktan?Yada aşkı güzel yaşamanın-yaşatmanın sırrı nedir?Ne yapmak lazım o güzel duyguların bitmemesi ve içimizde hep yeşermesi için?Bilen varsa anlatsın.....[/SIZE]