06-17-2010, Saat: 04:05 PM
Bekirir Coşkun
İnek duası...
HABERTÜRK’ün dünkü birinci sayfasında, ellerini açmış dua eden heyeti görünce “Dualarla birisini yolcu ediyorlar” dedim...
Oysa tersi...
İnekler gelmiş...
Fiyat düşürme kapsamında, Avustralya’dan uçağa bindirilen inekler, Ankara’da heyet tarafından dualarla böyle karşılandı.
Birincisi; bu dönemde her türlü dua gördüm ama böyle “uçaktan inek indirme duası” ilk kez görüyorum...
Ama bu da iyi bir şey...
Eğer ekonomiyi düzeltecekse... Fakir-fukara açısından inekler ucuzluk getirecekse...
Dünyanın en verimli topraklarına ve meralarına sahip ülkenin, çiftçisinibesicisini varoşlara yerleştirip dışarıdan buğday-pirinç-mısır ve inek getirtmek iyi bir şeyse...
Umuttur bu...
Dua ile karşılama da yapılır, tören de...
Belki “uçaktan inek indirme duasından” sonra, müdüre de “bir konuşma yap” dediler...
Müdür karşılama töreninin yeterli olduğunu, gerekli duanın okunduğunu, ayrıca bir konuşma yapmanın ne gibi yararı olacağını sordu...
“Yararı olmasa dahi faydası vardır” dediler...
Müdür, “İnekler anlamaz ki” dedi...
Israr ettiler:
“O zaman ‘inekler anlamıyor’ diye hiç kimsenin konuşmaması lazım... Oysa her an konuşma yapılır, inekler anlar-anlamaz başka... Medyamız da burada, inekler anlamıyor diye susmak olmaz... Şimdi bu inekleri biz ne yapacağız?..”
“Yararlanacağız...”
“Gördün mü işte... Mademki yararlanacağız; sütüdür, etidir, yavrusudur... Devamlı konuşma yapmalı ki... Ucuzluktur, ithalattır, fiyat düşürmedir...”
“Ya anlamazlarsa inekler?..”
“Zaten anlamamaları lazım... Anlasalar kötü... Anlamadıkları zaman asıl sanacaklar ki iyi bir şey oldu...”