09-04-2010, Saat: 02:30 PM
Balık ve diğer su ürünlerinin zehirlenerek ölüme sebep olduğunu belirten uzmanlar bu konuda vatandaşları uyardı.
Samsun Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Müdürü Uzman Veteriner Hekim İsmail Aydın kurumlarında balık ve diğer su ürünleri hastalıklarıyla ilgili kapsamlı araştırma ve teşhis yaptıklarını belirterek vatandaşların balık zehirlenmelerine karşı dikkatli olmasını istedi. Balık hastalıklarının Türkiye için yeni bir konu olduğunu ve bu konuda bilgi birikimi bulunmadığını kaydeden Aydın bu alandaki çalışmalara hız verilmesi gerektiğini söyledi.
Enstitü hizmet bölgesinde kültür balıkçılığının diğer bölgelere nazaran daha hızlı geliştiğini ve bölgede yaklaşık 170 işletme bulunduğunu ifade eden Aydın
"Bu işletmeler
enstitü uzmanlarının kontrolünde. Kurum uzmanları
balık hastalıkları konusunda araştırma yapıyor. Balık işletmelerinin sorunlarının çözülmesinde bilimsel verilere göre hareket ediyoruz. Bugüne kadar yapılan araştırmalara göre
balık çiftliklerinde özellikle Yersiniozis hastalığı çok yaygın. Bununla birlikte Vibrio
Aeromonas
Pseudomas
Edwardsiella ve Mixobacter infeksiyonları da tespit edildi. Suya karışan sanayi atıkları suyun kalitesini bozarak özellikle bakır
çinko ve civa zehirlenmesine yol açıyor. Yağmur suları
suda kurşun birikimine sebep olduğu için kurşun zehirlenmesi meydana getiriyor. Sağlıklı beslenmek için beyaz et tüketimi önemli. Ancak özellikle balık ve deniz ürünlerinin bilinçli tüketilmesi
sağlıklı muhafaza edilmiş ve ambalajlanmış orijini bilinen kontrolü yapılmış hijyenik su ürünlerinin tüketilmesi gerekiyor" dedi.
"MİDYE ZEHİRLEMESİ ÖLDÜRÜYOR"
Kirli sularda avlanan balık
midye ve diğer su ürünlerinin insan sağlığına zarar verdiğini ifade eden İsmail Aydın
"Kabuklu deniz hayvanları
insanlarda ishalle birlikte seyreden tehlikeli yiyecek zehirlenmelerinin ortaya çıkmasına neden olabilir. Havaların ısınmasıyla birlikte risk faktörü daha da artmaktadır. Bu durum halk nazarında bu ürünlere karşı güvenin sarsılmasına ve tüketimin azalmasına sebep olmaktadır. Yeterince işlem görmemiş ya da çiğ olarak tüketilen deniz kabuklularının tüketimini takiben zehirlenme belirtileri ortaya çıkabilmektedir. Bu deniz canlılarının besinleri süzerek ağır ağır yemesi nedeniyle lağım sularıyla kirlenmiş sulardan yüksek miktarda mikrop ve atık madde (toksinleri) almalarına ve vücutlarında biriktirmelerine yol açar. Kabuklu deniz hayvanları
iyi pişirilmesine rağmen iç organlardaki patojenler yeterli şekilde yok edilemeyebilir. Toksin birikimi de yüksek ısıyla yok edilemez. Çok düşük miktarlarda
mide ve bağırsaklar için zararlı ürünler gıdalarda kalabilir ve bu ürünler tüketimi takiben hastalıklara neden olurlar. Bazı midye türleri de yendikleri zaman toksik etki gösterebilir (Mytilus edulus ve Modiola modiolus cinsi midyeler)" dedi.
Midye zehirlenmelerinde
zehirlenme belirtisi olarak aşırı duyarlılık ve felç
parmak uçlarında iğne batması gibi karıncalanma hissi
dudaklarda sızlama ve uyuşukluk hissedildiğini söyleyen veteriner hekim Aydın
"Sersemlik
uyuklama
boğazda sıkışma ve kuruluk bazı vakalarda konuşmada bozukluk vardır. Ağır vakalarda ölüm solunum yetersizliğinden kaynaklanmaktadır. Toksin ihtiva eden midyelerden 4-5 tanesinin yenmesiyle bile ölüm meydana gelebilir. Bu toksinin çok kuvvetli bir zehir olan potasyum siyanürden 50 kez daha güçlü olduğu bildirilmiştir. Midye yendikten sonra bir rahatsızlık hissedilmesi halinde gecikmeden en yakın sağlık kuruluşuna başvurulmalıdır. Midye zehirlenmesi olayları ABD
Fransa
İrlanda İngiltere ve Almanya gibi gelişmiş ülkelerde sık meydana geliyor. Ülkemizde midye zehirlenmesinin gelişmiş ülkelere oranla daha az görülmesinin sebebi
dini inanış boyutuna paralel olarak daha az tüketilmesinden kaynaklanmaktadır" diye konuştu.
"BOZULAN BALIKTA 12 SAAT İÇİNDE 68 MİLYAR BAKTERİ OLUŞUYOR"
Sahillerde yaşayan birçok deniz hayvanının toksin ihtiva ettiğini ifade eden Aydın
"İnsanlar bazı balıklara temas etmekle de zehirlenebilir. Bu balıkların yüzgeçleri birtakım dikenler ihtiva eder. Dikenin kaidesindeki kesede bulunan zehir
kesenin kanalı vasıtasıyla dikenin açtığı yaraya boşaltılır. Memleketimizde bulunan bu nevi balıklar: tarakonya
çarpan balık
kum tarakonyası
varsan balığı
rina balığı
iğneli vatoz balığı
tırpana balığı
kazık kuyruğu balığı
folya balığı
tatlı su levreği gibi balıklardır. Doğal olarak toksin ihtiva eden bir tek balığın bile yenmesi
ölüme sebep olabilir. Balıkçılık sektöründeki sorunlardan bir tanesi de çiftliklerde bilinçsiz kimyasal madde ve ilaç kullanımı sonucu oluşan ilaç kalıntısı birikimidir. Avrupa Birliği ülkeleri
ithal ettikleri su ürünlerinde ilaç kalıntısı için belli bir standart getirmişlerdir. Balıkların yaşadıkları ortamda yeterli sayıda hastalık etkeni bulunursa
balıklarda yaralanma organ bozuklukları
zayıflama ve stres gibi faktörlerle birlikte hem balığın kendi sağlığını bozan
hem de kesim sonrası balık etinin değerini düşüren hastalıklar meydana gelir" şeklinde konuştu.
Balık etinin protein yönünden zengin olduğunu vurgulayan
ancak balık çiftliklerinin hijyenik olması gerektiğini vurgulayan Aydın
"Uygun şartlarda balık vücudunda bir bakteri her 20 dakikada bir çoğalmaktadır. Periyodik olarak çoğalan bir bakteri hücresinden 12 saat sonra 68 milyar adet bakteri meydana geldiği dikkate alınırsa bozulmaya uğramış bir balık etini yiyen kişinin ne kadar risk altında olduğu anlaşılır" dedi.
Deniz ürünleri pişirilirken ortaya çıkan dumanın solunmasının
astım
rinitis
larenks ödemi veya rinokonjuktivitise sebebiyet verdiğini hatırlatan İsmail Aydın
daha sonra şunları söyledi:
"Balık alerjileri sindirimi takiben en erken 2 dakikada ortaya çıkabilir. Deniz ürünleri alerjilerinin belirtileri de genellikle 1 saat içinde ortaya çıkar. İnsanlarda deniz ürünleri anafilaktik şoka sebep olabilir. Bazı bakteriler orkinos uskumru
palamut gibi balık türlerinde toksin oluşturur. Bu balıkların yenmesiyle balık zehirlenmesi meydana gelir. Bazı deniz kamçılıları da toksin üretebilirler. Balıkların bazı türleri
bu toksik kamçılıları tükettikten sonra insanlar için zehirli hale gelir. Bu toksinler balığın iç organlarında
kafasında ya da merkezi sinir siteminde depolanır. "
Samsun Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü'nün bölge enstitüsü olduğunu kaydeden İsmail Aydın
Samsun
Sinop
Amasya
Tokat
Sivas
Ordu
Giresun
Trabzon ve Rize'den oluşan toplam 9 ile hizmet götürdüklerini
balık hastalıklarıyla ilgili kapsamlı araştırma ve teşhis yapılabilen bir alt yapıya sahip olduklarını sözlerine ekledi.
Samsun Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü Müdürü Uzman Veteriner Hekim İsmail Aydın kurumlarında balık ve diğer su ürünleri hastalıklarıyla ilgili kapsamlı araştırma ve teşhis yaptıklarını belirterek vatandaşların balık zehirlenmelerine karşı dikkatli olmasını istedi. Balık hastalıklarının Türkiye için yeni bir konu olduğunu ve bu konuda bilgi birikimi bulunmadığını kaydeden Aydın bu alandaki çalışmalara hız verilmesi gerektiğini söyledi.
Enstitü hizmet bölgesinde kültür balıkçılığının diğer bölgelere nazaran daha hızlı geliştiğini ve bölgede yaklaşık 170 işletme bulunduğunu ifade eden Aydın










"MİDYE ZEHİRLEMESİ ÖLDÜRÜYOR"
Kirli sularda avlanan balık





Midye zehirlenmelerinde









"BOZULAN BALIKTA 12 SAAT İÇİNDE 68 MİLYAR BAKTERİ OLUŞUYOR"
Sahillerde yaşayan birçok deniz hayvanının toksin ihtiva ettiğini ifade eden Aydın
















Balık etinin protein yönünden zengin olduğunu vurgulayan


Deniz ürünleri pişirilirken ortaya çıkan dumanın solunmasının




"Balık alerjileri sindirimi takiben en erken 2 dakikada ortaya çıkabilir. Deniz ürünleri alerjilerinin belirtileri de genellikle 1 saat içinde ortaya çıkar. İnsanlarda deniz ürünleri anafilaktik şoka sebep olabilir. Bazı bakteriler orkinos uskumru



Samsun Veteriner Kontrol ve Araştırma Enstitüsü'nün bölge enstitüsü olduğunu kaydeden İsmail Aydın








