09-22-2010, Saat: 12:05 AM
Desenden korkuyorsanız, çizgilileri tercih edin
Eğer bu sezon moda olan büyük desenlerin yaratacağı etkiden emin olamıyorsanız, çizgili kumaşları kullanabilirsiniz. Böylece çok karışık bir görüntüye neden olmadan farklı renkleri yan yana getirmiş olursunuz. Bronz, beyaz ve bej gibi birbirinin türevi tonları seçerseniz, etkisi daha yumuşak olur. Çizgi temasını abajur şapkası ya da vazo gibi diğer objelere sıçratarak daha güçlü kılmanız da mümkün.
Yaşama alanınıza bir bank ekleyin
Çoğu insan bankların antre ya da mutfak için uygun olduğunu düşünür ama onları salon dahil, oturma yeri kısıtlı olan her alanda rahatça kullanabilirsiniz. Yerinize tam uygun ölçülerde yaptırabilir; ipek ya da kadife kumaşla kaplayarak şık bir hava verebilirsiniz.
Evinizin girişi etkileyici olmalıEvinize gelen misafirlerin ilk karşılaştıkları yer kapı girişiniz, yani antrenizdir, dolayısıyla bu alanın sizi ve tarzınızı ifade etmesi çok önemlidir. Eğer yeriniz müsaitse, küçük bir oturma bölümü yaratmak yararlı olacaktır. Duvara astıklarınız ve zemin kaplamanız da ilk bakışta dikkat çekecektir; seçimlerinizde sıradışı ve beklenmedik detaylar olmasına çalışın. Yarattığınız farklılık, evin geri kalanı için de ipucu verecektir.
Aydınlatmaları göz hizasına yerleştirin
Göz hizasında, yani yerden ortalama 160 cm yükseklikte yerleştirilen abajurlar en doğru sonucu verir; daha yüksekte kalırlarsa istenmeyen gölgeler oluşabilir. İstediğimiz atmosferi yaratmak için ihtiyaç duyduğumuz abajurlar, daha fazla aydınlatma gücüne sahip olan tavandan aydınlatmalar ve vurgulayıcı özelliğe sahip aplikler ile de desteklenmelidir.
Duvarlar ve perdeler aynı renkte olsun
Duvarlar için seçtiğiniz renk ile perde kumaşınızın rengini birbirlerine yakın tonlarda belirlerseniz, daha modern ve sakin bir tarz yakalarsınız. Pencerelerinizden memnun değilseniz, perdenizin kornişini ya da demirini tavandan sadece 10 cm aşağı takmanız işe yarayabilir. Örneğin yemek odası için seçeceğiniz nil yeşili duvar boyası ve aynı tonda perdeler, sofrada oturanların kendilerini taptaze bir havayla çevrelenmiş hissetmelerini sağlayacaktır.
Benzer tonlarda cam objeler dikkat çeker
Aynı renk tonlarında, farklı cam objelerin birlikte kullanılması, masanızın ortası için mükemmel bir düzenleme oluşturur. Örneğin amber ve açık yeşil tonlarında, farklı yükseklikte cam vazo, kase ve tabaklar etkileyici bir silüet yaratır. Cam grubunuzun kapladığı toplam alanın, yerleştirdiğiniz masa ya da dresuarın yüzey alanıyla orantılı olmasına dikkat edin.
Kaliteli olanla kitsch olanı karıştırın
Bir koleksiyon yapıyorsanız, içindeki her parçanın çok değerli olması gerekiyor diye bir kural yoktur. Koleksiyon yapmanın zevki, sadece sevdiğiniz için alabilme özgürlüğüdür. Çok ender rastlanan bir antika ya da her yerde görülen sıradan bir obje koleksiyonunuzda birleşebilir; eğer sevdiyseniz değerinin önemi yoktur. Ve sadece gerçekten tutkunu olduğunuz bir şeyin koleksiyonunu yapmanız doğru olur. Örneğin ben, çok hoşlandığım Fransa yolculuklarımda topladığım hatıra eşyalarını aynalı bir tepsi üzerinde bir araya topladım. Antikacı arkadaşımın hediyesi olan bir vazo da var, nehir kenarındaki sokak satıcısından aldığım bir kar küresi de...
Doğadan ilham alın
Dışarıyı içeriye taşıyın. Doğanın muhteşem güzelliği her iç mekanda mucize yaratacaktır. Çakıl taşlarına, kuru yapraklara, çiçeklere yer vermek için her fırsatı değerlendirin. Orta sehpanıza koyacağınız midye kabukları ya da raflarınızın birinde sergileyeceğiniz mercan, mutlaka pozitif enerji yayacaktır. Sadece kum ve taş renklerini değil, doğada bulacağınız kızılları, yeşilleri ve mavileri de taşıyın evinize. Ancak hiçbirinde aşırıya kaçmayın, yoksa bir tema odasıyla karşı karşıya kalabilirsiniz.
Yatak odanızda renk katmanları yaratın
Yatak, özellikle küçük alanlı yatak odalarının odak noktasıdır. Tavanlarınız yük****e, cibinlikli bir yatak, kumaştan tasarlanmış yatakbaşı ve kat kat keten örtüler mükemmel seçimler olacaktır. Hepsinin kumaşlarının farklı olması ilginç ve davetkar bir etkiye sahip olur. Farklı kumaşları karmaşa yaratmadan yan yana ve üst üste kullanmanın kuralı ise, ana renk paletini kısıtlı tutarak tonlarda oynamalar yapmaktır.
Perdelerinizde abartıya kaçmayın
Perde uygulamalarının mobilyaların önüne geçmesine izin vermeyin. Drapeler ve balonlar yerine, katlamalı ve düz sistemlerden yana kullanın tercihinizi. Seçtiğiniz sistem sadeleştikçe, perdenizin kumaş kalitesi de artmalıdır. Pamuklu, keten, ipek ya da saten kumaşlar uygundur. Perde ölçünüzün pencereleri tamamen örtecek ve yumuşak dalgalarla yere inecek şekilde ayarlanması önemlidir.
Su ve mum
Deniz ve mehtap kadar güçlü olmasa da, su ve mum da üzerinizde mutluluk etkisi yapacaktır. Hele de yorucu bir günün sonunda. Banyonuzdaki sıkıcı aydınlatmadan kurtulun ve içine kalın mumlar yerleştirdiğiniz cam fanusları tavandan sarkıtın. İçeriden çıkmak istemeyeceksiniz!
Aynalarla oynamaya devam. Duvardaki alanınıza uygun tasarımı bulamıyorsanız, kendi tasarımınızı kendiniz yaratın ve istediğiniz boyut ve ölçülerde aynalar kestirerek istediğiniz düzenlemeyle asın. Ve mucizeyi seyredin.
Eğer bu sezon moda olan büyük desenlerin yaratacağı etkiden emin olamıyorsanız, çizgili kumaşları kullanabilirsiniz. Böylece çok karışık bir görüntüye neden olmadan farklı renkleri yan yana getirmiş olursunuz. Bronz, beyaz ve bej gibi birbirinin türevi tonları seçerseniz, etkisi daha yumuşak olur. Çizgi temasını abajur şapkası ya da vazo gibi diğer objelere sıçratarak daha güçlü kılmanız da mümkün.
Yaşama alanınıza bir bank ekleyin
Çoğu insan bankların antre ya da mutfak için uygun olduğunu düşünür ama onları salon dahil, oturma yeri kısıtlı olan her alanda rahatça kullanabilirsiniz. Yerinize tam uygun ölçülerde yaptırabilir; ipek ya da kadife kumaşla kaplayarak şık bir hava verebilirsiniz.
Evinizin girişi etkileyici olmalıEvinize gelen misafirlerin ilk karşılaştıkları yer kapı girişiniz, yani antrenizdir, dolayısıyla bu alanın sizi ve tarzınızı ifade etmesi çok önemlidir. Eğer yeriniz müsaitse, küçük bir oturma bölümü yaratmak yararlı olacaktır. Duvara astıklarınız ve zemin kaplamanız da ilk bakışta dikkat çekecektir; seçimlerinizde sıradışı ve beklenmedik detaylar olmasına çalışın. Yarattığınız farklılık, evin geri kalanı için de ipucu verecektir.
Aydınlatmaları göz hizasına yerleştirin
Göz hizasında, yani yerden ortalama 160 cm yükseklikte yerleştirilen abajurlar en doğru sonucu verir; daha yüksekte kalırlarsa istenmeyen gölgeler oluşabilir. İstediğimiz atmosferi yaratmak için ihtiyaç duyduğumuz abajurlar, daha fazla aydınlatma gücüne sahip olan tavandan aydınlatmalar ve vurgulayıcı özelliğe sahip aplikler ile de desteklenmelidir.
Duvarlar ve perdeler aynı renkte olsun
Duvarlar için seçtiğiniz renk ile perde kumaşınızın rengini birbirlerine yakın tonlarda belirlerseniz, daha modern ve sakin bir tarz yakalarsınız. Pencerelerinizden memnun değilseniz, perdenizin kornişini ya da demirini tavandan sadece 10 cm aşağı takmanız işe yarayabilir. Örneğin yemek odası için seçeceğiniz nil yeşili duvar boyası ve aynı tonda perdeler, sofrada oturanların kendilerini taptaze bir havayla çevrelenmiş hissetmelerini sağlayacaktır.
Benzer tonlarda cam objeler dikkat çeker
Aynı renk tonlarında, farklı cam objelerin birlikte kullanılması, masanızın ortası için mükemmel bir düzenleme oluşturur. Örneğin amber ve açık yeşil tonlarında, farklı yükseklikte cam vazo, kase ve tabaklar etkileyici bir silüet yaratır. Cam grubunuzun kapladığı toplam alanın, yerleştirdiğiniz masa ya da dresuarın yüzey alanıyla orantılı olmasına dikkat edin.
Kaliteli olanla kitsch olanı karıştırın
Bir koleksiyon yapıyorsanız, içindeki her parçanın çok değerli olması gerekiyor diye bir kural yoktur. Koleksiyon yapmanın zevki, sadece sevdiğiniz için alabilme özgürlüğüdür. Çok ender rastlanan bir antika ya da her yerde görülen sıradan bir obje koleksiyonunuzda birleşebilir; eğer sevdiyseniz değerinin önemi yoktur. Ve sadece gerçekten tutkunu olduğunuz bir şeyin koleksiyonunu yapmanız doğru olur. Örneğin ben, çok hoşlandığım Fransa yolculuklarımda topladığım hatıra eşyalarını aynalı bir tepsi üzerinde bir araya topladım. Antikacı arkadaşımın hediyesi olan bir vazo da var, nehir kenarındaki sokak satıcısından aldığım bir kar küresi de...
Doğadan ilham alın
Dışarıyı içeriye taşıyın. Doğanın muhteşem güzelliği her iç mekanda mucize yaratacaktır. Çakıl taşlarına, kuru yapraklara, çiçeklere yer vermek için her fırsatı değerlendirin. Orta sehpanıza koyacağınız midye kabukları ya da raflarınızın birinde sergileyeceğiniz mercan, mutlaka pozitif enerji yayacaktır. Sadece kum ve taş renklerini değil, doğada bulacağınız kızılları, yeşilleri ve mavileri de taşıyın evinize. Ancak hiçbirinde aşırıya kaçmayın, yoksa bir tema odasıyla karşı karşıya kalabilirsiniz.
Yatak odanızda renk katmanları yaratın
Yatak, özellikle küçük alanlı yatak odalarının odak noktasıdır. Tavanlarınız yük****e, cibinlikli bir yatak, kumaştan tasarlanmış yatakbaşı ve kat kat keten örtüler mükemmel seçimler olacaktır. Hepsinin kumaşlarının farklı olması ilginç ve davetkar bir etkiye sahip olur. Farklı kumaşları karmaşa yaratmadan yan yana ve üst üste kullanmanın kuralı ise, ana renk paletini kısıtlı tutarak tonlarda oynamalar yapmaktır.
Perdelerinizde abartıya kaçmayın
Perde uygulamalarının mobilyaların önüne geçmesine izin vermeyin. Drapeler ve balonlar yerine, katlamalı ve düz sistemlerden yana kullanın tercihinizi. Seçtiğiniz sistem sadeleştikçe, perdenizin kumaş kalitesi de artmalıdır. Pamuklu, keten, ipek ya da saten kumaşlar uygundur. Perde ölçünüzün pencereleri tamamen örtecek ve yumuşak dalgalarla yere inecek şekilde ayarlanması önemlidir.
Su ve mum
Deniz ve mehtap kadar güçlü olmasa da, su ve mum da üzerinizde mutluluk etkisi yapacaktır. Hele de yorucu bir günün sonunda. Banyonuzdaki sıkıcı aydınlatmadan kurtulun ve içine kalın mumlar yerleştirdiğiniz cam fanusları tavandan sarkıtın. İçeriden çıkmak istemeyeceksiniz!
Aynalarla oynamaya devam. Duvardaki alanınıza uygun tasarımı bulamıyorsanız, kendi tasarımınızı kendiniz yaratın ve istediğiniz boyut ve ölçülerde aynalar kestirerek istediğiniz düzenlemeyle asın. Ve mucizeyi seyredin.