12-24-2010, Saat: 06:42 PM
Sana dair isteklerim oluyor Kimi zaman derin ahlarım oluyorsun...
Sen içinde baharı gizleyen kışımsın benim Ve biliyorumo baharın güneşinde tenim esmer olmayacak hiç Bana susmak düşecek payıma kilitlenmiş bir yürek kalacakKaderi önceden belirlenmiş konuşmalar paylaşmalar bakışmalar olacakBir yerde aykırılığım tutup sarılsam da içimde sana sen bunu hiçbir zaman bilemeyeceksin
Tabansız sevdalardan kopup sana sığınıyorum çoğu zaman.Soluk soluğa varıyorum yanına
ter kokarak tenim.Anne sütüne aşık bir bebek gibi duruluyorum sonra.
Git diyorum sanakalma yüreğimde bu kadar özleteceksen kendini.Bir bakışgözüm gözüne değiyor hissediyorum... Gitme diyorum...Kal geldiğin yerde...Ne gitmelerin bitiyor ne de benim sana kal demelerim...
Sonra kötü şansla başlayan ilklerimi hatırlıyorum8 yaşında en samimi arkadaşımla aynı çocuğu sevişim çocuktum işte lolipop şekerli bir sevdaydı ilk sinemaya gidişimde elektriklerin kesilişiilk kavgamdakio göremediğim çukur ilk konsere gidişimde biletimi kaybedişim ve ilk aşık oluşumun asla mümkün olmayışı... Yani senin mümkün olmayışın...
Hangi aralıkta girmiştin içime anlamadımTüy gibi hafif usul usul inivermiştin yüreğime Kabullenemedim önce...Kocaman yalanlar söyledim kendime Ben dışımda tutmaya çalışırken seni meğer içerde hakimiyetin çoktan başlamıştı Kuşatmıştın dört yanımı ve kendim için çok geçti.. Yerle bir olmuştu her şey...Olmazsa olmazlarım ilkelerim yargılarım...
Kabullenmek zor sanıyordum acemi ama mükemmel bir aşkı taşıyabilmeyi... Ve en az acıyla kurtulmakmış gerçekten bizi bekleyen yalnızlıktan bir başınalığın mecburiyeti ile mucizelere umut bağlamakmış zor olan...Belli bir yerden sonra bazı şeyleri aşmış olmanın olgunluğu ve kabullenme meziyetiyle üstesinden geliyorsun umutsuzluğunun
Yani imkansızı mümkün kılmanın zor olduğunu biliyorsun Çünkü biliyorsun o arada bir yol var ve bu yol uzun da olsa bir yere gidiyor O bir susma türü sadece o bir yaşam şekli Ve her yalnız yaşamak ölmenin diğer yüzü Bu yol öyle öylece durur Seni aklıma getiren yüreğime düşüren bu yol değilkötü şansla başlayan bir ilkin iyi şansı sadece
Düşüme düşüşün zamandan değil düşlerin gafı
Nasıl bir şeydi bu beni böyle yağmalayan?Şimdi karşı durmuyorum sana nasılsa buluyorsun bir
yolunu ve sarmalıyorsun içimi dışımı Ayak seslerini duyuyorum hangi yöne gittiğini bilemeden
Ben yaşanmış bir aşkta eski yaralarıma yanıyorum sen yaralarına benden sevda sürüyorsun
”Belki”lerden “ihtimal”lerden “keşke”lerden medet umuyorum senin belki de yabancısı olduğun düşler büyüterek...
Bensuretine değil aslına dokunma ihtimallerinde mutlu oluyordum
Ben seninle aynı coğrafyada yaşayabilme ihtimalinden huzur buluyordum
Şimdi bilinci küflerinden kurtulmuş bir yüreklesüresi diğer aşklardan çok daha uzun olacak bir
aşkın ömrünü anlatıyorumsana dair yazılanlarda.
Şimdi bir sayfa dolusu cümlelerle bir imkansızlığın mucizeye dönüşünü anlatıyorum
Şimdi bozgun sonrası imkansız bir zafer kazanan bir orduyumbir yenilgide zafer ne kadar
anlam taşıyorsa o kadar anlamlaşıyorum…
Şimdi ben dağıldıkça kurulan yeni düşlerde sana bakıyorum
Umut hep var olacak
Sen içinde baharı gizleyen kışımsın benim Ve biliyorumo baharın güneşinde tenim esmer olmayacak hiç Bana susmak düşecek payıma kilitlenmiş bir yürek kalacakKaderi önceden belirlenmiş konuşmalar paylaşmalar bakışmalar olacakBir yerde aykırılığım tutup sarılsam da içimde sana sen bunu hiçbir zaman bilemeyeceksin
Tabansız sevdalardan kopup sana sığınıyorum çoğu zaman.Soluk soluğa varıyorum yanına
ter kokarak tenim.Anne sütüne aşık bir bebek gibi duruluyorum sonra.
Git diyorum sanakalma yüreğimde bu kadar özleteceksen kendini.Bir bakışgözüm gözüne değiyor hissediyorum... Gitme diyorum...Kal geldiğin yerde...Ne gitmelerin bitiyor ne de benim sana kal demelerim...
Sonra kötü şansla başlayan ilklerimi hatırlıyorum8 yaşında en samimi arkadaşımla aynı çocuğu sevişim çocuktum işte lolipop şekerli bir sevdaydı ilk sinemaya gidişimde elektriklerin kesilişiilk kavgamdakio göremediğim çukur ilk konsere gidişimde biletimi kaybedişim ve ilk aşık oluşumun asla mümkün olmayışı... Yani senin mümkün olmayışın...
Hangi aralıkta girmiştin içime anlamadımTüy gibi hafif usul usul inivermiştin yüreğime Kabullenemedim önce...Kocaman yalanlar söyledim kendime Ben dışımda tutmaya çalışırken seni meğer içerde hakimiyetin çoktan başlamıştı Kuşatmıştın dört yanımı ve kendim için çok geçti.. Yerle bir olmuştu her şey...Olmazsa olmazlarım ilkelerim yargılarım...
Kabullenmek zor sanıyordum acemi ama mükemmel bir aşkı taşıyabilmeyi... Ve en az acıyla kurtulmakmış gerçekten bizi bekleyen yalnızlıktan bir başınalığın mecburiyeti ile mucizelere umut bağlamakmış zor olan...Belli bir yerden sonra bazı şeyleri aşmış olmanın olgunluğu ve kabullenme meziyetiyle üstesinden geliyorsun umutsuzluğunun
Yani imkansızı mümkün kılmanın zor olduğunu biliyorsun Çünkü biliyorsun o arada bir yol var ve bu yol uzun da olsa bir yere gidiyor O bir susma türü sadece o bir yaşam şekli Ve her yalnız yaşamak ölmenin diğer yüzü Bu yol öyle öylece durur Seni aklıma getiren yüreğime düşüren bu yol değilkötü şansla başlayan bir ilkin iyi şansı sadece
Düşüme düşüşün zamandan değil düşlerin gafı
Nasıl bir şeydi bu beni böyle yağmalayan?Şimdi karşı durmuyorum sana nasılsa buluyorsun bir
yolunu ve sarmalıyorsun içimi dışımı Ayak seslerini duyuyorum hangi yöne gittiğini bilemeden
Ben yaşanmış bir aşkta eski yaralarıma yanıyorum sen yaralarına benden sevda sürüyorsun
”Belki”lerden “ihtimal”lerden “keşke”lerden medet umuyorum senin belki de yabancısı olduğun düşler büyüterek...
Bensuretine değil aslına dokunma ihtimallerinde mutlu oluyordum
Ben seninle aynı coğrafyada yaşayabilme ihtimalinden huzur buluyordum
Şimdi bilinci küflerinden kurtulmuş bir yüreklesüresi diğer aşklardan çok daha uzun olacak bir
aşkın ömrünü anlatıyorumsana dair yazılanlarda.
Şimdi bir sayfa dolusu cümlelerle bir imkansızlığın mucizeye dönüşünü anlatıyorum
Şimdi bozgun sonrası imkansız bir zafer kazanan bir orduyumbir yenilgide zafer ne kadar
anlam taşıyorsa o kadar anlamlaşıyorum…
Şimdi ben dağıldıkça kurulan yeni düşlerde sana bakıyorum
Umut hep var olacak