01-06-2011, Saat: 03:19 PM
Basitleştirilmiş şekliyle epilepsi nöbeti kısa süreli beyin fonksiyon bozukluğuna bağlıdır, ve beyin hücrelerinde geçici anormal elektrik yayılması sonucu ortaya çıkar.Epilepsi nöbetlerinin çok değişik çeşitleri mevcuttur. Kırkın üzerinde nöbet tipi tanımlanmıştır. Herkes tarafından epilepsi veya sara dendiği zaman anlaşılan ve iyi bilinen tonik-klonik nöbetin yanısıra başkalarının hiç farketmeyeceği kadar hafif nöbet çeşitleri de vardır.
Tanımlanmış bu mevcut nöbet tiplerine rağmen herkesin geçirdiği nöbet kendine özgü bazı farklılıklar gösterebilir. Bu durumlar bazı hastalarda epilepsi tanısının konulmasını güçleştirir ve çok çeşitli karışıklıklara neden olur. Ne yazık ki pek çok hastaya tanı konulamaz ve kendilerindeki problemin ne olduğunun açıklığa kavuşması yıllar alabilir. Bazı kişilerde ise başka bir bozukluğun yol açtığı belirtiler yanlış olarak epilepsi tanısı alabilir. Gelişen tanı yöntemleri sayesinde yanlış tanılar giderek azalmaktadır. Yeni yapılan sınıflandırmalar ile farklı nöbet isimlerinin ortaya konması konunun daha karmaşık hale gelmesine neden olmuştur. Bu nedenle aynı nöbet farklı isimlerle adlandırlabilir. Bu bölümde çok teknik ayrıntılara girmeden elden geldiğince geniş bilgi verilmeye çalışılmıştır.
Temelde akılda tutulması gereken nöbetlerin iki çeşit olduğudur: parsiyel (yani beyinde bir bölgeye sınırlı başlayan nöbetler) ve jeneralize (beyinde yaygın olarak olarak başlayanlar) . Yaygın başlangıç daha kötü ve şiddetli bir nöbet anlamına gelmez. Buradaki gruplama sadece nöbeti oluşturan nedenin farklılığı ile bağlantılıdır ve tibbi nedenlerle bu isimler verilmiştir.
Nöbet anında yaşananlar (nöbet belirtileri) beyin aktivitesindeki değişikliğin nereden başladığına ve ne kadar hızla yayıldığına bağlıdır. Parsiyel nöbetler isminden de anlaşıldığı gibi beynin bir kısmından başlarlar. Elektriksel deşarj ya o bölgede kalır ya da beynin diğer bölgelerine yayılma gösterir. Jeneralize nöbetler (tonik-klonik, absans, ve myoklonik gibi çeşitleri vardır) tüm beyne yayılırlar.
Ne tür nöbet olduğunun bilinmesi büyük önem taşımaktadır. Çünkü bu muhtemelen hangi epilepsi ilacının daha etkili olacağı konusunda yol göstericidir. O nedenle birisi nöbet geçirdiğinde nöbet hakkında notlar almak hatta video çekmek çok yarar sağlar. Bu bölümde anlatılanlar tümü ile sizin yaşadıklarınıza uymuyorsa endişe etmeyin. Aynı hastalık da olsa herkesin farklılıkları olacaktır ve bunları bir yere kaydedin. Durumu doktorunuza anlatın. Doktorunuz durumdan emin olamıyorsa epilepsi konusunda çalışan bir nöroloji uzmanına sizi yönlendirecektir.
Uluslararası Sınıflandırma
Bu sınıflandırmalar karmaşıktır. Ancak tüm nöbet tiplerine sırasıyla yer vermektedir. Uluslararası Epilepsi İle Savaş Derneği (ILAE) tarafından yeni bilgilere göre güncellenmektedir. 1981 ve 1989 sınıflandırmaları birbirini tamamlayıcı iki sınıflandırmadır. Bu sınıflandırmalar halen güncel olarak kullanılmaktadır. 2001 sınıflandırması ise yeni önerilmiş ancak henüz benimsenmemiş bir sınıflandırmadır.
Epileptik nöbetlerin klinik ve elektroensefalografik sınıflandırması, (ILAE 1981)
Parsiyel1 (fokal) nöbetler
A. Basit parsiyel nöbetler (bilinç durumu bozulmaksızın)
1- Motor semptomlu (hareketlerle ilişkili bulgular söz konusudur)
2- Somatosensoryel veya özel duysal semptomlu
3- Otonomik semptomlu
4- Psişik semptomlu
B. Kompleks parsiyel nöbetler (bilinç bozukluğu ile giden)
1- Basit parsiyel başlangıcı izleyen bilinç bozukluğu
a) Basit parsiyel özelliklerin ardından bilinç bozukluğu
b) Otomatizmlerle giden
2- Bilinç durumunun başlangıçtan itibaren bozulması
a) Sadece bilinç bozukluğu ile giden
b) Otomatizmlerle giden
C. Sekonder jeneralize nöbete dönüşen parsiyel nöbetler
1- Basit parsiyel nöbetin (A) jeneralize nöbete dönüşmesi
2- Kompleks parsiyel nöbetin (B) jeneralize nöbete dönüşmesi
3- Basit parsiyel nöbetin kompleks parsiyel nöbete dönüşmesi ve ardından jeneralize nöbete dönüşmesi
II-Jeneralize nöbetler (konvülzif veya konvülzif olmayan)
A. Absans nöbetleri (dalma nöbetleri)
1- Tipik Absans nöbetleri
2- Atipik absans
B. Miyoklonik nöbetler
C. Klonik nöbetler
D. Tonik nöbetler
E. Tonik-klonik nöbetler
F. Atonik nöbetler (astatik) (ani düşme nöbetleri)
III-Sınıflandırılamayan epileptik nöbetler
Yeterli bilgi olmayışı nedeni ile yukarıdaki kategorilere dahil edilemeyen nöbetlerdir. Çiğneme, ritmik göz hareketleri gibi bazı yenidoğan dönemi nöbetleri bunlardandır.
1. Parsiyel : kısmi, bütünün bir bölümü
2. Somato : vücut; sensoryel = duyu ile ilişkili
3. Otonomik:istem dışı hareketlerle ilişkili örneğin kalp hızı, terleme gibi
4. Psişik:hem aklı hem de beyni etkileyen
5. Otomatizm; kişinin kontrolu altında olmayan yarı amaçlı hareketler. Örneğin yalanma, yutkunma hareketleri, elbiseleri çekiştirme ve sarhoş gibi yürüme şeklinde hareketler.
6. Sekonder jeneralize : sınırlı bir bölgeden başlayıp yaygın hale dönüşen (genelde tonik-klonik nöbet oluşur)
Basit Parsiyel Nöbet
Kompleks parsiyel nöbetler ile basit parsiyel nöbetlerin farkı, basit parsiyel nöbetlerde bilincin tümüyle açık olmasıdır. Ancak bu kişinin nöbeti durdurabileceği veya kontrol altına alabileceği anlamına gelmez.
Basit parsiyel nöbete yol açan elektriksel aktivite beynin küçük bir kısmından kaynaklanır. Kişinin nöbet anında yaşadıkları beynin hangi bölgesinin etkilendiğine bağlıdır.
* Temporal lob
* Frontal lob
* Parietal lob
* Oksipital lob
Temporal lob
Basit parsiyel nöbet temporal lobdan kaynaklanırsa çok çeşitli belirtiler görülebilir. Çünkü temporal lobun çok değişik fonksiyonları vardır. Sık rastlanan belirtiler ani korku, daha önce olmuş bir olayı olmamış gibi veya olmamış bir olayı olmuş gibi hissetme, daha önce tanımadıklarını tanırmış gibi, tanıdıklarını tanımazmış gibi hissetme, hoş olmayan kokular ve tadlar, mideden yukarı doğru yükselen tarifi güç, hoş olmayan bir his olabilir. Bu belirtiler aura olarak adlandırılır ve eğer sekonder jeneralizasyon oluyorsa, kişiyi tedbir almak için uyaran bir ön belirti olarak faydalı olurlar. .
Frontal lob
Buradan kaynaklanan nöbetler, temelde hareket ile ilgili belirtiler olması nedeni ile motor nöbetler olarak adlandırılır. Başın çevrilmesi, kolun yukarı kalkması, uzuvlarda sıçrayıcı, kasılıp gevşeme şeklinde hareketler görülebilir. Bazen beynin diğer bölgelerine de yayılarak jeneralize tonik-klonik nöbete dönüşebilirler.
Eğer nöbet anında kişi sola dönüyorsa, veya sol kolda kasılma, hareket oluyorsa nöbet sağ frontal lobdan kaynaklanıyor demektir. Bu lobda konuşma merkezi de bulunduğundan geçici konuşma durması ya da konuşmanın anlaşılmaz hale gelmesi de görülebilir. Bu tür nöbetlerden sonra kısa süreli güçsüzlük veya geçici felçler de görülebilir. Bu Todd paralizisi adıyla bilinmektedir.
Parietal lob
Parietal lob vücut duyularını algılar. Beynin bu bölümünden kaynaklanan nöbetler garip hislere neden olurlar. Duysal nöbetlerde geçici uyuşukluk gibi belirtiler görülebilir.
Oksipital lob
Bu alan görme ile ilgilidir. Görme alanının yarısını etkileyen flaş şeklinde ışıklar, değişik renkler görülebilir. Nöbet görüntülerin karşı tarafındaki beyin yarısından kaynaklanır.
Görüldüğü gibi nöbet belirtilerinin çok iyi anlaşılması çok değerlidir. Hasta ve hasta yakınlarının nöbet belirtilerine dikkat etmesi ve doktoruna aktarması sonucu, nöbetin beynin hangi lobundan başladığı ve bulgular bir tarafta ise nöbetin karşı beyin yarıküresinden başladığı anlaşılabilecektir.
Kompleks Parsiyel Nöbetler
Bu tip nöbetlerde bilinç etkilenmesi olur. Nöbet esnasında bilincin etkilenmesi her zaman kişinin yere düşmesine neden olmaz ama kişi nöbeti hatırlamaz veya geçici hafıza kusuru görülür. Bazen çok dikkat edilmezse herşeyin farkında olunduğu sanılır.
Kompleks parsiyel nöbetler otomatizmler ile beraber seyredebilir. Çiğneme, yalanma, yutkunma, bir şey arar gibi şaşkın bakınma görülebilir. Bazen hasta elbiselerini çekiştirebilir , etrafta dolaşabilir, dakikalar sonra hatta bazen saatler sonra kendine geldiğinde hiçbir şey hatırlamaz.
Kompleks parsiyel nöbet eğer beynin diğer bölgelerine yayılırsa sekonder jeneralize tonik-klonik nöbete dönüşür. Nöbet yayılımı çok hızlı olursa başlangıcı yakalanamaz ve tonik-klonik nöbet şeklinde başladığı izlenimini verebilir. Bu da hekimin nöbet tipine karar vermesini zorlaştırır. Beynin karmaşık yapısı nedeni ile kişinin nöbetinin beynin neresinden başladığına karar vermek her zaman o kadar kolay olmamaktadır. Parsiyel nöbetler beynin herhangi bir yerinden kaynaklanabilmekle beraber, sıklıkla temporal lobdan kaynaklanırlar.
Sekonder jeneralizasyon
Bazen basit veya kompleks parsiyel şeklinde başlayan bir nöbet tüm beyne yayılarak tonik-klonik nöbete dönüşür. Bu durum sekonder jeneralizasyon olarak bilinmektedir.
Sıklıkla insanlar basit parsiyel nöbeti bir aura olarak hissedeceklerdir. Bazen epileptik uyarının yayılması çok hızlı olabilir, hızla tonik-klonik nöbete dönüşebilir. Bu durum, uzman gerekli tetkikler yaparak uyarının ilk kaynaklandığı noktayı belirleyene dek tanıda ve tedavide güçlüklere yol açabilir.
Jeneralize Tonik-Klonik Nöbetler
Jeneralize nöbetler tüm beyne yayılırlar. En sık rastlanan tipi jeneralize tonik-klonik nöbetlerdir. Halk arasında sara nöbeti denince bu nöbet şekli akla gelir . Kısaca kişi önce kaskatı kesilir ve yere düşer. Tüm vücut kaslarında kasılıp gevşemeler bunu izler.
Nöbet esnasındaki şiddetli hareketler ve hareketlerin kişinin kontrolu dışında olması epilepsiyi esrarengiz kılan mitlerin kökenini oluşturmaktadır. Cin çarpmış, cin girmiş gibi halen rastladığımız söylemler bunlara dayanmaktadır. Tonik-klonik nöbetler tanısı en kolay olan epilepsilerdir.
Jeneralize tonik-klonik nöbetler nasıl oluyor?
Eski terminoloji "grand mal"dir ve bazı hekimler bunu halen kullanır. Nöbetin tonik dönemi kişinin kaskatı kesildiği dönemdir. Beyin hücreleri omurilik üzerinden kaslara sinir lifleri gönderirler. Bu şekilde beyin kasların kasılmasını sağlar. Göğüs kafesi kaslarının kasılması ile akciğerden boşalan hava haykırmaya neden olur. Kısa bir süre soluk alma durur ve kişi morarır. İdrar torbası dolu ise idrarını kaçırabilir.
Bir dakika kadar sonra klonik dönem başlar. Bu dönem kasların kasılıp gevşemeleri ile seyreder . Bu esnada dil veya yanaklarını ısırabilirler. Bir dakika kadar süren bu durumdan sonra hareketler azalarak durur ve kaslar gevşer. Bu dönemlerde bilinç kaybı vardır. Hastalar yavaş yavaş tekrar kendilerine gelirler. Bilinç önce kısmen düzelir, hasta şaşkın haldedir, bir süre birşey hatırlamaz, uykulu bir hali vardır . Başağrısı ve kas ağrılarından yakınır. Kendine gelme süresi kişiden kişiye ve nöbetin şiddetine göre değişir. Nöbet bir veya iki dakika sürer. Nöbet beş dakikadan uzun sürerse veya kişi ilk kez nöbet geçiriyorsa hemen tıbbi yardım için acil servise başvurmak gerekir.
Bu nöbetler öncesinde herhangi bir öncü belirtinin olmayışı kişi için dezavantajdır . Çünkü nöbet öncesi tedbir alma fırsatı kalmamaktadır. Ne yazık ki böyle ön uyarısız nöbetler tehlikeli kazalara neden olabilmektedir . Bu nedenle bu tür nöbeti olan kişilerin tehlikelere karşı daha dikkatli olması gerekir.
Bir uyarıcı işaret olmadığını söylememize rağmen pekçok kişi nöbetten saatler öncesinde kendisini iyi hissetmediğini, huzursuzluk ve ağırlık hissettiğini söylemektedir. Prodrom olarak adlandırılan bu dönemin algılanması öğrenilirse yararlı olacaktır.
Nedeni?
Hekim tanı koyduğunda, idyopatik, kriptojenik veya semptomatik olarak sınıflandırır.
İdyopatik- bilinen bir sebebi yok
Kriptojenik - sebebi var ama mevcut araştırmalarla belli değil
Semptomatik - sebebi belirlendi
Jeneralize epilepsilerin çoğunluğu idyopatiktir. Beyinde herhangi bir hasar bulunamaz. Bu grup epilepsilerde cerrahi tedavi yapılamaz. Çünkü cerrahi ile çıkarılacak eskarlı alan veya hasarlı doku mevcut değildir. Bunun kötü haber olduğu düşünülebilir. Ancak doğru tanı konulan ve uygun tedavi yapılan jeneralize epilepsi hastalarında nöbet kontrolu oldukça iyi olup, pek çoğunda yaşam kalitesi tedavi ile çok iyi duruma gelmektedir ve kişi normal bir hayat sürdürebilmektedir.
Absans Nöbetleri
Absans nöbetleri jeneralize nöbetler olarak adlandırılan tüm beyine yayılan nöbetlerdendir. Önceleri absans nöbetleri küçük hastalık anlamına gelen petit mal adıyla anılıyordu. Hafif olan bu nöbetler çok sık olursa yaşamı etkileyebilir. Nöbet esnasında kişiyi gözlemleyenler, hayale dalmış zannedebilirler. Ancak absans nöbet sırasında kişi uyarıları algılayamaz ve çevresinden haberdar değildir, kısa süreli bilinç kaybı mevcuttur
Absans nöbetleri erişkinlerde de görülebilir ama nispeten nadirdir. Sıklıkla 6-12 yaş arasında görülür. Kızlarda daha sık rastlanır. İlaç tedavisine iyi cevap verir. Bazı çocuklarda daha ileri yaşlarda tonik-klonik nöbetler ortaya çıkabilir Çocukların ailelerinin % 25-40'ında benzer nöbetler görüldüğü bildirilmiştir.
Çocukların zaman zaman hayallere dalmaları bu nöbetlerin fark edilmesini zorlaştırmaktadır. Bazen günde yüzlerce kez böyle nöbetler görülebilir. Bu okulda öğrenmeyi ve çeşitli aktivitelere katılımı engelleyici olabilir. Cümlenin başını duyup sonunu duymayabilir ve bunun sonucunda çocukta davranış bozukluğu olduğu sanılabilir . Derin derin soluk alıp verme sırasında bu tip nöbetlerde artma görülmektedir. Bu nedenle tanı amacıyla yapılan EEG'de hastaya derin nefes alıp verdirilerek nöbet kaydedilmeye çalışılır. Nöbet sırasında EEG çekilmesinin tanının kesinleştirilmesinde en önemli anahtar olduğu unutulmamalıdır.
Miyoklonik nöbetler veya sıçrama nöbetleri
Çoğumuz uykuya dalarken boşluğa düşme hissi ile birlikte sıçrama hareketi yaparız. Bu epilepside görülen miyoklonik nöbetlerin aynısıdır. "Miyo" kas , "klonus" sıçrama anlamına gelir. Kaslarda kısa süreli ani kasılma ile kendisini gösterir. Bazen tüm vücudu etkiler, bazen tek veya iki kol ile sınırlı kalırken bazen baş da etkilenir. Bu sıçramaların uykuya dalarken olması fizyolojiktir, yani hastalık anlamına gelmez.
Tonik ve atonik nöbetler
Tonik nöbet sırasında tüm kaslar kaskatı olur ve hasta yere düşer. Atonik nöbetlerde ise tam tersi olur, yani kasılma yerine kaslarda gevşeme olur ve kişi yere yıkılır. Ani yere yıkılmaya rağmen hızla tekrar kalkmayı başarırlar. Bu düşmeler genellikle öne doğru olur ve kişi başını yere vurabilir. Çok sık tonik ve atonik nöbetleri olanlarda başa geçirilen kask gibi özel koruyucu önlemler yararlıdır.
Tanımlanmış bu mevcut nöbet tiplerine rağmen herkesin geçirdiği nöbet kendine özgü bazı farklılıklar gösterebilir. Bu durumlar bazı hastalarda epilepsi tanısının konulmasını güçleştirir ve çok çeşitli karışıklıklara neden olur. Ne yazık ki pek çok hastaya tanı konulamaz ve kendilerindeki problemin ne olduğunun açıklığa kavuşması yıllar alabilir. Bazı kişilerde ise başka bir bozukluğun yol açtığı belirtiler yanlış olarak epilepsi tanısı alabilir. Gelişen tanı yöntemleri sayesinde yanlış tanılar giderek azalmaktadır. Yeni yapılan sınıflandırmalar ile farklı nöbet isimlerinin ortaya konması konunun daha karmaşık hale gelmesine neden olmuştur. Bu nedenle aynı nöbet farklı isimlerle adlandırlabilir. Bu bölümde çok teknik ayrıntılara girmeden elden geldiğince geniş bilgi verilmeye çalışılmıştır.
Temelde akılda tutulması gereken nöbetlerin iki çeşit olduğudur: parsiyel (yani beyinde bir bölgeye sınırlı başlayan nöbetler) ve jeneralize (beyinde yaygın olarak olarak başlayanlar) . Yaygın başlangıç daha kötü ve şiddetli bir nöbet anlamına gelmez. Buradaki gruplama sadece nöbeti oluşturan nedenin farklılığı ile bağlantılıdır ve tibbi nedenlerle bu isimler verilmiştir.
Nöbet anında yaşananlar (nöbet belirtileri) beyin aktivitesindeki değişikliğin nereden başladığına ve ne kadar hızla yayıldığına bağlıdır. Parsiyel nöbetler isminden de anlaşıldığı gibi beynin bir kısmından başlarlar. Elektriksel deşarj ya o bölgede kalır ya da beynin diğer bölgelerine yayılma gösterir. Jeneralize nöbetler (tonik-klonik, absans, ve myoklonik gibi çeşitleri vardır) tüm beyne yayılırlar.
Ne tür nöbet olduğunun bilinmesi büyük önem taşımaktadır. Çünkü bu muhtemelen hangi epilepsi ilacının daha etkili olacağı konusunda yol göstericidir. O nedenle birisi nöbet geçirdiğinde nöbet hakkında notlar almak hatta video çekmek çok yarar sağlar. Bu bölümde anlatılanlar tümü ile sizin yaşadıklarınıza uymuyorsa endişe etmeyin. Aynı hastalık da olsa herkesin farklılıkları olacaktır ve bunları bir yere kaydedin. Durumu doktorunuza anlatın. Doktorunuz durumdan emin olamıyorsa epilepsi konusunda çalışan bir nöroloji uzmanına sizi yönlendirecektir.
Uluslararası Sınıflandırma
Bu sınıflandırmalar karmaşıktır. Ancak tüm nöbet tiplerine sırasıyla yer vermektedir. Uluslararası Epilepsi İle Savaş Derneği (ILAE) tarafından yeni bilgilere göre güncellenmektedir. 1981 ve 1989 sınıflandırmaları birbirini tamamlayıcı iki sınıflandırmadır. Bu sınıflandırmalar halen güncel olarak kullanılmaktadır. 2001 sınıflandırması ise yeni önerilmiş ancak henüz benimsenmemiş bir sınıflandırmadır.
Epileptik nöbetlerin klinik ve elektroensefalografik sınıflandırması, (ILAE 1981)
Parsiyel1 (fokal) nöbetler
A. Basit parsiyel nöbetler (bilinç durumu bozulmaksızın)
1- Motor semptomlu (hareketlerle ilişkili bulgular söz konusudur)
2- Somatosensoryel veya özel duysal semptomlu
3- Otonomik semptomlu
4- Psişik semptomlu
B. Kompleks parsiyel nöbetler (bilinç bozukluğu ile giden)
1- Basit parsiyel başlangıcı izleyen bilinç bozukluğu
a) Basit parsiyel özelliklerin ardından bilinç bozukluğu
b) Otomatizmlerle giden
2- Bilinç durumunun başlangıçtan itibaren bozulması
a) Sadece bilinç bozukluğu ile giden
b) Otomatizmlerle giden
C. Sekonder jeneralize nöbete dönüşen parsiyel nöbetler
1- Basit parsiyel nöbetin (A) jeneralize nöbete dönüşmesi
2- Kompleks parsiyel nöbetin (B) jeneralize nöbete dönüşmesi
3- Basit parsiyel nöbetin kompleks parsiyel nöbete dönüşmesi ve ardından jeneralize nöbete dönüşmesi
II-Jeneralize nöbetler (konvülzif veya konvülzif olmayan)
A. Absans nöbetleri (dalma nöbetleri)
1- Tipik Absans nöbetleri
2- Atipik absans
B. Miyoklonik nöbetler
C. Klonik nöbetler
D. Tonik nöbetler
E. Tonik-klonik nöbetler
F. Atonik nöbetler (astatik) (ani düşme nöbetleri)
III-Sınıflandırılamayan epileptik nöbetler
Yeterli bilgi olmayışı nedeni ile yukarıdaki kategorilere dahil edilemeyen nöbetlerdir. Çiğneme, ritmik göz hareketleri gibi bazı yenidoğan dönemi nöbetleri bunlardandır.
1. Parsiyel : kısmi, bütünün bir bölümü
2. Somato : vücut; sensoryel = duyu ile ilişkili
3. Otonomik:istem dışı hareketlerle ilişkili örneğin kalp hızı, terleme gibi
4. Psişik:hem aklı hem de beyni etkileyen
5. Otomatizm; kişinin kontrolu altında olmayan yarı amaçlı hareketler. Örneğin yalanma, yutkunma hareketleri, elbiseleri çekiştirme ve sarhoş gibi yürüme şeklinde hareketler.
6. Sekonder jeneralize : sınırlı bir bölgeden başlayıp yaygın hale dönüşen (genelde tonik-klonik nöbet oluşur)
Basit Parsiyel Nöbet
Kompleks parsiyel nöbetler ile basit parsiyel nöbetlerin farkı, basit parsiyel nöbetlerde bilincin tümüyle açık olmasıdır. Ancak bu kişinin nöbeti durdurabileceği veya kontrol altına alabileceği anlamına gelmez.
Basit parsiyel nöbete yol açan elektriksel aktivite beynin küçük bir kısmından kaynaklanır. Kişinin nöbet anında yaşadıkları beynin hangi bölgesinin etkilendiğine bağlıdır.
* Temporal lob
* Frontal lob
* Parietal lob
* Oksipital lob
Temporal lob
Basit parsiyel nöbet temporal lobdan kaynaklanırsa çok çeşitli belirtiler görülebilir. Çünkü temporal lobun çok değişik fonksiyonları vardır. Sık rastlanan belirtiler ani korku, daha önce olmuş bir olayı olmamış gibi veya olmamış bir olayı olmuş gibi hissetme, daha önce tanımadıklarını tanırmış gibi, tanıdıklarını tanımazmış gibi hissetme, hoş olmayan kokular ve tadlar, mideden yukarı doğru yükselen tarifi güç, hoş olmayan bir his olabilir. Bu belirtiler aura olarak adlandırılır ve eğer sekonder jeneralizasyon oluyorsa, kişiyi tedbir almak için uyaran bir ön belirti olarak faydalı olurlar. .
Frontal lob
Buradan kaynaklanan nöbetler, temelde hareket ile ilgili belirtiler olması nedeni ile motor nöbetler olarak adlandırılır. Başın çevrilmesi, kolun yukarı kalkması, uzuvlarda sıçrayıcı, kasılıp gevşeme şeklinde hareketler görülebilir. Bazen beynin diğer bölgelerine de yayılarak jeneralize tonik-klonik nöbete dönüşebilirler.
Eğer nöbet anında kişi sola dönüyorsa, veya sol kolda kasılma, hareket oluyorsa nöbet sağ frontal lobdan kaynaklanıyor demektir. Bu lobda konuşma merkezi de bulunduğundan geçici konuşma durması ya da konuşmanın anlaşılmaz hale gelmesi de görülebilir. Bu tür nöbetlerden sonra kısa süreli güçsüzlük veya geçici felçler de görülebilir. Bu Todd paralizisi adıyla bilinmektedir.
Parietal lob
Parietal lob vücut duyularını algılar. Beynin bu bölümünden kaynaklanan nöbetler garip hislere neden olurlar. Duysal nöbetlerde geçici uyuşukluk gibi belirtiler görülebilir.
Oksipital lob
Bu alan görme ile ilgilidir. Görme alanının yarısını etkileyen flaş şeklinde ışıklar, değişik renkler görülebilir. Nöbet görüntülerin karşı tarafındaki beyin yarısından kaynaklanır.
Görüldüğü gibi nöbet belirtilerinin çok iyi anlaşılması çok değerlidir. Hasta ve hasta yakınlarının nöbet belirtilerine dikkat etmesi ve doktoruna aktarması sonucu, nöbetin beynin hangi lobundan başladığı ve bulgular bir tarafta ise nöbetin karşı beyin yarıküresinden başladığı anlaşılabilecektir.
Kompleks Parsiyel Nöbetler
Bu tip nöbetlerde bilinç etkilenmesi olur. Nöbet esnasında bilincin etkilenmesi her zaman kişinin yere düşmesine neden olmaz ama kişi nöbeti hatırlamaz veya geçici hafıza kusuru görülür. Bazen çok dikkat edilmezse herşeyin farkında olunduğu sanılır.
Kompleks parsiyel nöbetler otomatizmler ile beraber seyredebilir. Çiğneme, yalanma, yutkunma, bir şey arar gibi şaşkın bakınma görülebilir. Bazen hasta elbiselerini çekiştirebilir , etrafta dolaşabilir, dakikalar sonra hatta bazen saatler sonra kendine geldiğinde hiçbir şey hatırlamaz.
Kompleks parsiyel nöbet eğer beynin diğer bölgelerine yayılırsa sekonder jeneralize tonik-klonik nöbete dönüşür. Nöbet yayılımı çok hızlı olursa başlangıcı yakalanamaz ve tonik-klonik nöbet şeklinde başladığı izlenimini verebilir. Bu da hekimin nöbet tipine karar vermesini zorlaştırır. Beynin karmaşık yapısı nedeni ile kişinin nöbetinin beynin neresinden başladığına karar vermek her zaman o kadar kolay olmamaktadır. Parsiyel nöbetler beynin herhangi bir yerinden kaynaklanabilmekle beraber, sıklıkla temporal lobdan kaynaklanırlar.
Sekonder jeneralizasyon
Bazen basit veya kompleks parsiyel şeklinde başlayan bir nöbet tüm beyne yayılarak tonik-klonik nöbete dönüşür. Bu durum sekonder jeneralizasyon olarak bilinmektedir.
Sıklıkla insanlar basit parsiyel nöbeti bir aura olarak hissedeceklerdir. Bazen epileptik uyarının yayılması çok hızlı olabilir, hızla tonik-klonik nöbete dönüşebilir. Bu durum, uzman gerekli tetkikler yaparak uyarının ilk kaynaklandığı noktayı belirleyene dek tanıda ve tedavide güçlüklere yol açabilir.
Jeneralize Tonik-Klonik Nöbetler
Jeneralize nöbetler tüm beyne yayılırlar. En sık rastlanan tipi jeneralize tonik-klonik nöbetlerdir. Halk arasında sara nöbeti denince bu nöbet şekli akla gelir . Kısaca kişi önce kaskatı kesilir ve yere düşer. Tüm vücut kaslarında kasılıp gevşemeler bunu izler.
Nöbet esnasındaki şiddetli hareketler ve hareketlerin kişinin kontrolu dışında olması epilepsiyi esrarengiz kılan mitlerin kökenini oluşturmaktadır. Cin çarpmış, cin girmiş gibi halen rastladığımız söylemler bunlara dayanmaktadır. Tonik-klonik nöbetler tanısı en kolay olan epilepsilerdir.
Jeneralize tonik-klonik nöbetler nasıl oluyor?
Eski terminoloji "grand mal"dir ve bazı hekimler bunu halen kullanır. Nöbetin tonik dönemi kişinin kaskatı kesildiği dönemdir. Beyin hücreleri omurilik üzerinden kaslara sinir lifleri gönderirler. Bu şekilde beyin kasların kasılmasını sağlar. Göğüs kafesi kaslarının kasılması ile akciğerden boşalan hava haykırmaya neden olur. Kısa bir süre soluk alma durur ve kişi morarır. İdrar torbası dolu ise idrarını kaçırabilir.
Bir dakika kadar sonra klonik dönem başlar. Bu dönem kasların kasılıp gevşemeleri ile seyreder . Bu esnada dil veya yanaklarını ısırabilirler. Bir dakika kadar süren bu durumdan sonra hareketler azalarak durur ve kaslar gevşer. Bu dönemlerde bilinç kaybı vardır. Hastalar yavaş yavaş tekrar kendilerine gelirler. Bilinç önce kısmen düzelir, hasta şaşkın haldedir, bir süre birşey hatırlamaz, uykulu bir hali vardır . Başağrısı ve kas ağrılarından yakınır. Kendine gelme süresi kişiden kişiye ve nöbetin şiddetine göre değişir. Nöbet bir veya iki dakika sürer. Nöbet beş dakikadan uzun sürerse veya kişi ilk kez nöbet geçiriyorsa hemen tıbbi yardım için acil servise başvurmak gerekir.
Bu nöbetler öncesinde herhangi bir öncü belirtinin olmayışı kişi için dezavantajdır . Çünkü nöbet öncesi tedbir alma fırsatı kalmamaktadır. Ne yazık ki böyle ön uyarısız nöbetler tehlikeli kazalara neden olabilmektedir . Bu nedenle bu tür nöbeti olan kişilerin tehlikelere karşı daha dikkatli olması gerekir.
Bir uyarıcı işaret olmadığını söylememize rağmen pekçok kişi nöbetten saatler öncesinde kendisini iyi hissetmediğini, huzursuzluk ve ağırlık hissettiğini söylemektedir. Prodrom olarak adlandırılan bu dönemin algılanması öğrenilirse yararlı olacaktır.
Nedeni?
Hekim tanı koyduğunda, idyopatik, kriptojenik veya semptomatik olarak sınıflandırır.
İdyopatik- bilinen bir sebebi yok
Kriptojenik - sebebi var ama mevcut araştırmalarla belli değil
Semptomatik - sebebi belirlendi
Jeneralize epilepsilerin çoğunluğu idyopatiktir. Beyinde herhangi bir hasar bulunamaz. Bu grup epilepsilerde cerrahi tedavi yapılamaz. Çünkü cerrahi ile çıkarılacak eskarlı alan veya hasarlı doku mevcut değildir. Bunun kötü haber olduğu düşünülebilir. Ancak doğru tanı konulan ve uygun tedavi yapılan jeneralize epilepsi hastalarında nöbet kontrolu oldukça iyi olup, pek çoğunda yaşam kalitesi tedavi ile çok iyi duruma gelmektedir ve kişi normal bir hayat sürdürebilmektedir.
Absans Nöbetleri
Absans nöbetleri jeneralize nöbetler olarak adlandırılan tüm beyine yayılan nöbetlerdendir. Önceleri absans nöbetleri küçük hastalık anlamına gelen petit mal adıyla anılıyordu. Hafif olan bu nöbetler çok sık olursa yaşamı etkileyebilir. Nöbet esnasında kişiyi gözlemleyenler, hayale dalmış zannedebilirler. Ancak absans nöbet sırasında kişi uyarıları algılayamaz ve çevresinden haberdar değildir, kısa süreli bilinç kaybı mevcuttur
Absans nöbetleri erişkinlerde de görülebilir ama nispeten nadirdir. Sıklıkla 6-12 yaş arasında görülür. Kızlarda daha sık rastlanır. İlaç tedavisine iyi cevap verir. Bazı çocuklarda daha ileri yaşlarda tonik-klonik nöbetler ortaya çıkabilir Çocukların ailelerinin % 25-40'ında benzer nöbetler görüldüğü bildirilmiştir.
Çocukların zaman zaman hayallere dalmaları bu nöbetlerin fark edilmesini zorlaştırmaktadır. Bazen günde yüzlerce kez böyle nöbetler görülebilir. Bu okulda öğrenmeyi ve çeşitli aktivitelere katılımı engelleyici olabilir. Cümlenin başını duyup sonunu duymayabilir ve bunun sonucunda çocukta davranış bozukluğu olduğu sanılabilir . Derin derin soluk alıp verme sırasında bu tip nöbetlerde artma görülmektedir. Bu nedenle tanı amacıyla yapılan EEG'de hastaya derin nefes alıp verdirilerek nöbet kaydedilmeye çalışılır. Nöbet sırasında EEG çekilmesinin tanının kesinleştirilmesinde en önemli anahtar olduğu unutulmamalıdır.
Miyoklonik nöbetler veya sıçrama nöbetleri
Çoğumuz uykuya dalarken boşluğa düşme hissi ile birlikte sıçrama hareketi yaparız. Bu epilepside görülen miyoklonik nöbetlerin aynısıdır. "Miyo" kas , "klonus" sıçrama anlamına gelir. Kaslarda kısa süreli ani kasılma ile kendisini gösterir. Bazen tüm vücudu etkiler, bazen tek veya iki kol ile sınırlı kalırken bazen baş da etkilenir. Bu sıçramaların uykuya dalarken olması fizyolojiktir, yani hastalık anlamına gelmez.
Tonik ve atonik nöbetler
Tonik nöbet sırasında tüm kaslar kaskatı olur ve hasta yere düşer. Atonik nöbetlerde ise tam tersi olur, yani kasılma yerine kaslarda gevşeme olur ve kişi yere yıkılır. Ani yere yıkılmaya rağmen hızla tekrar kalkmayı başarırlar. Bu düşmeler genellikle öne doğru olur ve kişi başını yere vurabilir. Çok sık tonik ve atonik nöbetleri olanlarda başa geçirilen kask gibi özel koruyucu önlemler yararlıdır.