05-03-2011, Saat: 03:12 PM
Hayvanların Dünyasından Bilmediklerimiz
Hastalanmayan tek hayvan köpekbalığıdır.
- Köpekbalıklarının kansere karşı bağışıklığı vardır.
-Bir köpekbalığı 100 milyon damla deniz suyu içindeki bir damla kanı hissedebilir
Tarantulalar iki bucuk yıl yiyeceksiz yaşayabilirler.
Çekirgenin kulağı dizindedir.
Denizyıldızlarının beyni yoktur.
- Yunuslar zevk için cinsel ilişkide bulunur.
- Yunuslar gözleri açık uyur.
- Büyükçe bir yunus günde 2 ton yiyecek tüketir.
- Dünyanın bir numaralı domuz üreticisi ve tüketicisi Çinlilerdir.
-Domuzların vücut yapılarından dolayı hiçbir zaman başlarını yukarı kaldırıp gökyüzüne bakamazlar.
-Sadece domuzlar güneşten yanabilir.
Kelebekler ayaklarıyla tat alırlar.
Çikolata köpekleri öldürebilir. Gerçek çikolata köpeklerin kalbini ve sinir sitemini olumsuz şekilde etkiler.
-Kopeklerin ter bezleri ayaklarındadır.
- İstakozların kanı mavidir.
- Bir istakoz, ancak yedi senede, yarım kilo alabilir.
Filler zıplamayan tek memelidir.
Baykuş mavi rengini görebilen tek kuştur.
Bazı böcekler kafaları kopmasına rağmen 1 sene yaşayabilir.
Dünyanın en hızlı kuşu Boğazlı Kırlangıçtır. 3 saniye süreyle saatte 128 km. sürate ulaşmıştır.
-Sadece dişi sivrisinekler ısırır.
-Sivrisinek kovucu spreyler sinekleri kovmaz, sizi gizler.Sivrisineğin alıcılarını bloke ederek sizin orada olduğunuzu anlamalarını engeller.
-Sivrisineklerin 47 tane dişi vardır.
-Dünyada en tehlikeli hayvan sivrisinektir. Çünkü insanların ölümüne en fazla sebep olan hayvandır.
- Atlar bir aya kadar ayakta kalabilirler.
- Atların, insanlardan 18 tane fazla kemiği vardır.
Develerin 3 tane kaşı vardır.
Fareler kusamaz.
Erkek güve, dişi güvenin kokusunu 14 km’den alabilir.
Hamam böcekleri yaklaşık olarak 250 milyon yıldır yaşadıkları halde, hiçbir değişime uğramamışlardır.
Bir inek hayatı boyunca yaklaşık 200 bin bardak süt üretir.
Zebralar beyaz üzerine siyah çizgilidir.
Kalkan balığının gözleri vücudunun sol tarafında bulunur ve sağ tarafı ile denizin tabanında yatan bir yassı balık türüdür.
Kangurular geri geri yürüyemez.
- Bir karıncanın koku alma yeteneği, en az bir köpeğinki kadar gelişmiştir.
- Karıncalar uyumaz.
- Kedi ve köpekler insanlar gibi ya sağ ellerini çok kullanırlar ya da sol.
-Kediler 100 değişik ses, köpekler ise 10 ses çıkartabilir.
Kediler ultrason seslerini duyarlar.
- Her bir kulağında 32 adale vardır.
- Şeker tadını ayırt edemezler.
Kirpiler suda batmaz, aksine yüzerler.
İngiltere’deki bütün kuğular, kraliyet ailesine aittir.
2 bin 600 değişik cins kurbağa vardır.
Dünyanın en hızlı hayvanı Leopar’dır. Hızı saate 100 km.’ye ulaşır.
Kutup ayıları solaktır.
Dünyanın en büyük hayvanı mavi balinadır. Aynı zamanda hayvanlar aleminin en hızlı büyüyen hayvanıdır.
-Kilosu 22 ayda 26 tona kadar ulaşır.
Mavi yunusların kalbi dakikada sadece dokuz kere çarpar.
Penguen yüzebilen ama uçamayan tek kuştur.
Salyangozların 25 bin civarında dişi vardır.
Sıçan, deveden daha uzun bir süre susuz kalabilir.
Sığırların dört tane midesi vardır.
Bir sineğin hızı saatte 8 km’dir.
- Sineklerin 5 gözü vardır.
-Dünyanın en büyük timsahı 6 metre boyunda, ağırlığı ise 1 tondan fazladır.
-Daha derine batabilmek için taş yutarlar.
-Renk körüdürler.
-Dillerini dışarı çıkaramazlar.
Yarasalar bir mağaradan dışarı çıkarken hep sola döner.
Yetişkin bir ayı, bir at kadar hızlı koşabilir.
-Bir yılan 3 yıl uyuyabilir.
-Yılanlar duyamaz
Zürafalar kulaklarını diliyle temizler.
- Ses telleri yoktur.
- Yüzemezler.
- 35 cm. uzunlukta siyah bir dile sahiptirler.
İyi bakılan ve erken yaşlarda kısırlaştırılmış bir tavşan 8 ila 12 sene yaşar.
Boğalar renk körüdür, bundan dolayı matadorun elindeki beze saldırırlar; rengi ne olursa olsun.
Deniz kobrası dünyanın en zehirli yılanıdır.
Bir devekuşunun gözü beyninden büyüktür.
- En büyük kuş yumurtası devekuşunundur.
- 15 - 20 santimetre uzunluğunda ve ortalama 1.7 kilogram ağırlığındadır.
Bir pire, kendi büyüklüğünün 150 kat yüksekliğine zıplayabilir. Bu oranı tutturmak için insanın yaklaşık 30 metre zıplaması gereklidir.
Dünyanin En Hızlı Uçan Kuşu Hangisidir?
" Dünya’daki en hızlı uçan kuş kartaldır.. Bazı kartallar, havada inanılmaz bir sürat yaparak aşağıya doğru inişe geçerler. Bu dalış esnasında saatte yaklaşık 322 km. hız yaparlar. Büyük kartallar avlarına çok hızlı çarparlar.
KUŞ DEYİP GEÇMEYİN
" Eminim hepiniz göç eden kazları havada süzülürken görmüş, 'V’ şeklinde bir formasyonda uçtuklarını fark etmişsinizdir.Bilim adamları araştırmış,'Bu kazlar neden 'V’ şeklinde uçarlar? Sonuçta kazların hiçte kaz kafalı olmadıkları ortaya çıkmış. 'V’ formatında uçarken, kanat çırpan kuş hemen arkasındaki kuş için onu kaldıran hava akımı oluşturuyor. 'V' şeklinde uçan kaz grubu, birbirlerinin kanat çırpışlarındaki hava akımını kullanarak, uçuş menzillerini yüzde 71 oranında uzatıyorlar. Yani tek başlarına gidebilecekleri maksimum yolu neredeyse ikiye katlıyorlar. Bir kaz grubu, 'V' grubundan çıktığı anda uçmakta güçlük çekiyor.
Çünkü kaldıraçla hava akımının dışına çıkmış oluyor. Bu yüzden tek kalan kaz hemen 'V' ye katılıyor ve onun gücünü kullanıyor. Başta giden 'V' lideri yorulduğunda hemen arkaya geçiyor ve arkasındaki lider konumuna geçiyor. Bu değişikliği sürekli yapıyorlar. Gerideki kuşlar grup yavaşladığında bağırarak öndekileri ikaz ediyorlar. 'V' formasyonundaki bir kus hastalanır yada bir avcı tarafından vurulursa, düşen kusa yardim etmek üzere formasyondan iki kaz ayrılıyor ve korumak üzere yanına gidiyor. Tekrar uçabilene -yada ölümüne- kadar onunla beraber kalıyorlar. Sonra bir başka 'V' formasyonuna katılıp, kendi gruplarına ulaşıncaya kadar onlarla beraber uçuyorlar"
KUŞ TÜYLERİNİN YAPISI
" Kuşların sürüngenlerden evrimleştiğini iddia eden evrim teorisi, bu iki ayrı canlı sınıfı arasındaki dev farkları asla açıklayamamaktadır. Kuşlar; içi boş hafif kemiklerden oluşan iskelet yapıları, kendilerine özgü akciğer sistemleri, sıcakkanlı metabolizmaları gibi özellikleriyle sürüngenlerden çok farklıdır. Kuşlarla sürüngenlerin arasına aşılmaz bir uçurum koyan bir başka özellik ise, tamamen kuşlara has bir yapı olan tüylerdir. Tüyler kuşları bu kadar ilginç kılan estetik unsurlardan en önemlisidir. “Tüy gibi hafif” sözü tüyün o zarif yapısındaki mükemmelliği açıklar niteliktedir. Temelde protein yapısına sahip olan tüyler keratin adı verilen bir maddeden yapılmıştır. Keratin, derinin alt tabakalarındaki yaşlı hücrelerin besin ve oksijen kaynaklarından uzaklaşarak ölmesi ve yerlerini genç hücrelere terk etmesi sonucu oluşan sert ve dayanıklı bir maddedir. Kuş tüylerindeki mükemmel yaratılış hiçbir evrimsel süreçle açıklanamayacak kadar komplekstir.
Ünlü kuş bilimci Alan Feduccia, “tüylerin her özelliği aerodinamik fonksiyona sahiptir. Hafiftirler, kaldırma kuvvetleri vardır ve kolaylıkla eski biçimlerine dönebilirler” der. Feduccia, evrim teorisinin çaresizliğini ise şöyle kabul eder: Uçmak için böylesine tasarlanmış bir organın, nasıl olup da ilk başta başka bir amaca yönelik olarak ortaya çıktığını anlayamıyorum. Tüylerdeki bu yaratılış, Charles Darwin’i de çok düşündürmüş, hatta tavus kuşu tüylerindeki mükemmel estetik kendi ifadesiyle Darwin’i “hasta etmiş”ti. Darwin, arkadaşı Asa Gray’e yazdığı 3 Nisan 1860 tarihli mektupta “gözü düşünmek çoğu zaman beni teorimden soğuttu. Ama kendimi zamanla bu probleme alıştırdım” dedikten sonra şöyle devam ediyordu: Şimdilerde ise doğadaki bazı belirgin yapılar beni çok fazla rahatsız ediyor. Örneğin bir tavus kuşunun tüylerini görmek, beni neredeyse hasta ediyor. "
Hastalanmayan tek hayvan köpekbalığıdır.
- Köpekbalıklarının kansere karşı bağışıklığı vardır.
-Bir köpekbalığı 100 milyon damla deniz suyu içindeki bir damla kanı hissedebilir
Tarantulalar iki bucuk yıl yiyeceksiz yaşayabilirler.
Çekirgenin kulağı dizindedir.
Denizyıldızlarının beyni yoktur.
- Yunuslar zevk için cinsel ilişkide bulunur.
- Yunuslar gözleri açık uyur.
- Büyükçe bir yunus günde 2 ton yiyecek tüketir.
- Dünyanın bir numaralı domuz üreticisi ve tüketicisi Çinlilerdir.
-Domuzların vücut yapılarından dolayı hiçbir zaman başlarını yukarı kaldırıp gökyüzüne bakamazlar.
-Sadece domuzlar güneşten yanabilir.
Kelebekler ayaklarıyla tat alırlar.
Çikolata köpekleri öldürebilir. Gerçek çikolata köpeklerin kalbini ve sinir sitemini olumsuz şekilde etkiler.
-Kopeklerin ter bezleri ayaklarındadır.
- İstakozların kanı mavidir.
- Bir istakoz, ancak yedi senede, yarım kilo alabilir.
Filler zıplamayan tek memelidir.
Baykuş mavi rengini görebilen tek kuştur.
Bazı böcekler kafaları kopmasına rağmen 1 sene yaşayabilir.
Dünyanın en hızlı kuşu Boğazlı Kırlangıçtır. 3 saniye süreyle saatte 128 km. sürate ulaşmıştır.
-Sadece dişi sivrisinekler ısırır.
-Sivrisinek kovucu spreyler sinekleri kovmaz, sizi gizler.Sivrisineğin alıcılarını bloke ederek sizin orada olduğunuzu anlamalarını engeller.
-Sivrisineklerin 47 tane dişi vardır.
-Dünyada en tehlikeli hayvan sivrisinektir. Çünkü insanların ölümüne en fazla sebep olan hayvandır.
- Atlar bir aya kadar ayakta kalabilirler.
- Atların, insanlardan 18 tane fazla kemiği vardır.
Develerin 3 tane kaşı vardır.
Fareler kusamaz.
Erkek güve, dişi güvenin kokusunu 14 km’den alabilir.
Hamam böcekleri yaklaşık olarak 250 milyon yıldır yaşadıkları halde, hiçbir değişime uğramamışlardır.
Bir inek hayatı boyunca yaklaşık 200 bin bardak süt üretir.
Zebralar beyaz üzerine siyah çizgilidir.
Kalkan balığının gözleri vücudunun sol tarafında bulunur ve sağ tarafı ile denizin tabanında yatan bir yassı balık türüdür.
Kangurular geri geri yürüyemez.
- Bir karıncanın koku alma yeteneği, en az bir köpeğinki kadar gelişmiştir.
- Karıncalar uyumaz.
- Kedi ve köpekler insanlar gibi ya sağ ellerini çok kullanırlar ya da sol.
-Kediler 100 değişik ses, köpekler ise 10 ses çıkartabilir.
Kediler ultrason seslerini duyarlar.
- Her bir kulağında 32 adale vardır.
- Şeker tadını ayırt edemezler.
Kirpiler suda batmaz, aksine yüzerler.
İngiltere’deki bütün kuğular, kraliyet ailesine aittir.
2 bin 600 değişik cins kurbağa vardır.
Dünyanın en hızlı hayvanı Leopar’dır. Hızı saate 100 km.’ye ulaşır.
Kutup ayıları solaktır.
Dünyanın en büyük hayvanı mavi balinadır. Aynı zamanda hayvanlar aleminin en hızlı büyüyen hayvanıdır.
-Kilosu 22 ayda 26 tona kadar ulaşır.
Mavi yunusların kalbi dakikada sadece dokuz kere çarpar.
Penguen yüzebilen ama uçamayan tek kuştur.
Salyangozların 25 bin civarında dişi vardır.
Sıçan, deveden daha uzun bir süre susuz kalabilir.
Sığırların dört tane midesi vardır.
Bir sineğin hızı saatte 8 km’dir.
- Sineklerin 5 gözü vardır.
-Dünyanın en büyük timsahı 6 metre boyunda, ağırlığı ise 1 tondan fazladır.
-Daha derine batabilmek için taş yutarlar.
-Renk körüdürler.
-Dillerini dışarı çıkaramazlar.
Yarasalar bir mağaradan dışarı çıkarken hep sola döner.
Yetişkin bir ayı, bir at kadar hızlı koşabilir.
-Bir yılan 3 yıl uyuyabilir.
-Yılanlar duyamaz
Zürafalar kulaklarını diliyle temizler.
- Ses telleri yoktur.
- Yüzemezler.
- 35 cm. uzunlukta siyah bir dile sahiptirler.
İyi bakılan ve erken yaşlarda kısırlaştırılmış bir tavşan 8 ila 12 sene yaşar.
Boğalar renk körüdür, bundan dolayı matadorun elindeki beze saldırırlar; rengi ne olursa olsun.
Deniz kobrası dünyanın en zehirli yılanıdır.
Bir devekuşunun gözü beyninden büyüktür.
- En büyük kuş yumurtası devekuşunundur.
- 15 - 20 santimetre uzunluğunda ve ortalama 1.7 kilogram ağırlığındadır.
Bir pire, kendi büyüklüğünün 150 kat yüksekliğine zıplayabilir. Bu oranı tutturmak için insanın yaklaşık 30 metre zıplaması gereklidir.
Dünyanin En Hızlı Uçan Kuşu Hangisidir?
" Dünya’daki en hızlı uçan kuş kartaldır.. Bazı kartallar, havada inanılmaz bir sürat yaparak aşağıya doğru inişe geçerler. Bu dalış esnasında saatte yaklaşık 322 km. hız yaparlar. Büyük kartallar avlarına çok hızlı çarparlar.
KUŞ DEYİP GEÇMEYİN
" Eminim hepiniz göç eden kazları havada süzülürken görmüş, 'V’ şeklinde bir formasyonda uçtuklarını fark etmişsinizdir.Bilim adamları araştırmış,'Bu kazlar neden 'V’ şeklinde uçarlar? Sonuçta kazların hiçte kaz kafalı olmadıkları ortaya çıkmış. 'V’ formatında uçarken, kanat çırpan kuş hemen arkasındaki kuş için onu kaldıran hava akımı oluşturuyor. 'V' şeklinde uçan kaz grubu, birbirlerinin kanat çırpışlarındaki hava akımını kullanarak, uçuş menzillerini yüzde 71 oranında uzatıyorlar. Yani tek başlarına gidebilecekleri maksimum yolu neredeyse ikiye katlıyorlar. Bir kaz grubu, 'V' grubundan çıktığı anda uçmakta güçlük çekiyor.
Çünkü kaldıraçla hava akımının dışına çıkmış oluyor. Bu yüzden tek kalan kaz hemen 'V' ye katılıyor ve onun gücünü kullanıyor. Başta giden 'V' lideri yorulduğunda hemen arkaya geçiyor ve arkasındaki lider konumuna geçiyor. Bu değişikliği sürekli yapıyorlar. Gerideki kuşlar grup yavaşladığında bağırarak öndekileri ikaz ediyorlar. 'V' formasyonundaki bir kus hastalanır yada bir avcı tarafından vurulursa, düşen kusa yardim etmek üzere formasyondan iki kaz ayrılıyor ve korumak üzere yanına gidiyor. Tekrar uçabilene -yada ölümüne- kadar onunla beraber kalıyorlar. Sonra bir başka 'V' formasyonuna katılıp, kendi gruplarına ulaşıncaya kadar onlarla beraber uçuyorlar"
KUŞ TÜYLERİNİN YAPISI
" Kuşların sürüngenlerden evrimleştiğini iddia eden evrim teorisi, bu iki ayrı canlı sınıfı arasındaki dev farkları asla açıklayamamaktadır. Kuşlar; içi boş hafif kemiklerden oluşan iskelet yapıları, kendilerine özgü akciğer sistemleri, sıcakkanlı metabolizmaları gibi özellikleriyle sürüngenlerden çok farklıdır. Kuşlarla sürüngenlerin arasına aşılmaz bir uçurum koyan bir başka özellik ise, tamamen kuşlara has bir yapı olan tüylerdir. Tüyler kuşları bu kadar ilginç kılan estetik unsurlardan en önemlisidir. “Tüy gibi hafif” sözü tüyün o zarif yapısındaki mükemmelliği açıklar niteliktedir. Temelde protein yapısına sahip olan tüyler keratin adı verilen bir maddeden yapılmıştır. Keratin, derinin alt tabakalarındaki yaşlı hücrelerin besin ve oksijen kaynaklarından uzaklaşarak ölmesi ve yerlerini genç hücrelere terk etmesi sonucu oluşan sert ve dayanıklı bir maddedir. Kuş tüylerindeki mükemmel yaratılış hiçbir evrimsel süreçle açıklanamayacak kadar komplekstir.
Ünlü kuş bilimci Alan Feduccia, “tüylerin her özelliği aerodinamik fonksiyona sahiptir. Hafiftirler, kaldırma kuvvetleri vardır ve kolaylıkla eski biçimlerine dönebilirler” der. Feduccia, evrim teorisinin çaresizliğini ise şöyle kabul eder: Uçmak için böylesine tasarlanmış bir organın, nasıl olup da ilk başta başka bir amaca yönelik olarak ortaya çıktığını anlayamıyorum. Tüylerdeki bu yaratılış, Charles Darwin’i de çok düşündürmüş, hatta tavus kuşu tüylerindeki mükemmel estetik kendi ifadesiyle Darwin’i “hasta etmiş”ti. Darwin, arkadaşı Asa Gray’e yazdığı 3 Nisan 1860 tarihli mektupta “gözü düşünmek çoğu zaman beni teorimden soğuttu. Ama kendimi zamanla bu probleme alıştırdım” dedikten sonra şöyle devam ediyordu: Şimdilerde ise doğadaki bazı belirgin yapılar beni çok fazla rahatsız ediyor. Örneğin bir tavus kuşunun tüylerini görmek, beni neredeyse hasta ediyor. "