06-16-2011, Saat: 10:13 AM
Sana akıyorum hiçbir şey bu akışı geri çeviremiyor. Çünkü sen her taraftasın. Sağımda solumda arkamda karşımda. Ne yana dönsem ne yana yol almaya kalksam ulaşılacak her noktada sen duruyorsun.
Sana akıyorum çünkü senin yolunda yürüyorum. Önüme çıkan hiçbir sapak hiçbir kavşak ilgilendirmiyor beni. Yürümenin en zor olduğu yol bu belki de. Ama tozundan toprağından çakılından çalısından şikayetçi değilim ben bu yolun. Sana ulaşmak için attığım her adımla mutlu oluyorum.
Sana akıyorum çünkü hayatın akışı kadar doğal sana akışım. Doğa her cinsin yaşayabilmesi için nasıl kurallar koymuşsa benim yaşamamın da var olmamın da kuralı sensin.
Sana akıyorum çünkü sesin de cismin de kuşatmış durumda beni. Senin kuşatmana karşı savunma yapmıyorum. Kalemin bütün kapıları açık. Yıkıcı bir kuşatma olmadığını biliyorum. Böyle bir teslimiyet rahatsız etmiyor beni.
Sana akıyorum çünkü yüzüne gözlerine ellerine baktıkça kendimi görüyorum. Sesine yüklediğin gizli anlamları çözerken hep kendimden bir şey buluyorum.
Sana akıyorum çünkü paylaşacak daha çok şeyimiz var. Bugüne kadar paylaştığımız her şey daha sonra paylaşacaklarımızın da habercisi. Hayatın herhangi bir yerinde bir çiçeği birlikte tutup birlikte koklamak sonra o kokunun bize verdiği hazla sıkı sıkı sarılmak istiyorum sana.
Sana akıyorum çünkü bir insanı tutkuyla beklentisiz delice sevmenin ne anlama geldiğini biliyorum. Birini böyle seveceksem bu sadece sen olmalısın.
Sana akıyorum çünkü seninle yaşamak sonu hiç gelmeyecek bir şölene benziyor. Bu şölenin tadını çıkarıyorum. Böylesine keyifli böylesine eğlenceli bir şöleni yarıda bırakıp gitmek istemiyorum.
Sana akıyorum çünkü 'hayatın uslanmaz ruhusun' sen. İşte ben bu ruha aşığım aslında. Seninle yenileniyorum seninle yüreğime çöreklenmiş ne kadar kötülük varsa arınıyorum.
Sana akıyorum. Bütün coşkumla... Aşka dair ne varsa benimle birlikte onlar da akıyor sana. Benim gibi coşkun bir denizi aktığı yolu çok iyi bilen bir ırmağa çevirebilecek tek güç sendin. Orada kal. Ayrılma yolumun üzerinden. Sana ulaşamasam da bu yolda olmak bile yeterli bana.
Sana akıyorum çünkü senin yolunda yürüyorum. Önüme çıkan hiçbir sapak hiçbir kavşak ilgilendirmiyor beni. Yürümenin en zor olduğu yol bu belki de. Ama tozundan toprağından çakılından çalısından şikayetçi değilim ben bu yolun. Sana ulaşmak için attığım her adımla mutlu oluyorum.
Sana akıyorum çünkü hayatın akışı kadar doğal sana akışım. Doğa her cinsin yaşayabilmesi için nasıl kurallar koymuşsa benim yaşamamın da var olmamın da kuralı sensin.
Sana akıyorum çünkü sesin de cismin de kuşatmış durumda beni. Senin kuşatmana karşı savunma yapmıyorum. Kalemin bütün kapıları açık. Yıkıcı bir kuşatma olmadığını biliyorum. Böyle bir teslimiyet rahatsız etmiyor beni.
Sana akıyorum çünkü yüzüne gözlerine ellerine baktıkça kendimi görüyorum. Sesine yüklediğin gizli anlamları çözerken hep kendimden bir şey buluyorum.
Sana akıyorum çünkü paylaşacak daha çok şeyimiz var. Bugüne kadar paylaştığımız her şey daha sonra paylaşacaklarımızın da habercisi. Hayatın herhangi bir yerinde bir çiçeği birlikte tutup birlikte koklamak sonra o kokunun bize verdiği hazla sıkı sıkı sarılmak istiyorum sana.
Sana akıyorum çünkü bir insanı tutkuyla beklentisiz delice sevmenin ne anlama geldiğini biliyorum. Birini böyle seveceksem bu sadece sen olmalısın.
Sana akıyorum çünkü seninle yaşamak sonu hiç gelmeyecek bir şölene benziyor. Bu şölenin tadını çıkarıyorum. Böylesine keyifli böylesine eğlenceli bir şöleni yarıda bırakıp gitmek istemiyorum.
Sana akıyorum çünkü 'hayatın uslanmaz ruhusun' sen. İşte ben bu ruha aşığım aslında. Seninle yenileniyorum seninle yüreğime çöreklenmiş ne kadar kötülük varsa arınıyorum.
Sana akıyorum. Bütün coşkumla... Aşka dair ne varsa benimle birlikte onlar da akıyor sana. Benim gibi coşkun bir denizi aktığı yolu çok iyi bilen bir ırmağa çevirebilecek tek güç sendin. Orada kal. Ayrılma yolumun üzerinden. Sana ulaşamasam da bu yolda olmak bile yeterli bana.
Mehmet Coşkundeniz