:: Duygusuz.com - Dostluk ve Arkadaşlık Sitesi

Orjinalini görmek için tıklayınız: Çocuklarda İnatlaşma
Şu anda (Arşiv) modunu görüntülemektesiniz. Orjinal Sürümü Görüntüle internal link
ÇOCUKLARDA İNATLAŞMA İLE BAŞAÇIKMANIN YOLLARI
Çocuklarda
inatlaşma her yaş döneminde görülür. Bağımsız birer birey olduklarının
farkına varmaya başlamaları ve dünyayı keşfetme merakları bu inatlaşma
sürecini tetikler. Çocuklar anne-babaları ve çevresindekiler ile ayırım
yapmaksızın her zaman ve her konuda çatışmaya girebilirler. Çocuların
bir inatlaşma nöbeti süresince fikir değiştirdiğine tanık olabilirsiniz.
Bazen, neyi isteyip neyi istemediğini bile anlayamazsınız. Örneğin,
acıkmıştır ama evdeki yemeği yememekte direnir, hamburger ister,
hamburgerciye gidersiniz, ben bundan istememiştim ötekinden al diye
tutturur, öteki menüden alırsınız başka bir bahane bulur vs. Birinizden
biri yenik düşene kadar devam eder bu sürtüşme.
Çocuğunuzun
inatlaşma dönemlerinde her iki tarafın da amaçlarını açıkça ortaya
koymaya çalışın. Sizin amaçlarınız çok çeşitli olabilir; ona yemek
yedirmek, bir oyuncakçının önünden geri çekmek, ablasının odasından
çıkmasını sağlamak veya uyutmak. Onun ise tek bir amacı vardır; sizin dediğinizin tersini yapmak.
Ancak bu şekilde size kendisinin bağımsız bir birey olduğunu, kendi
tercihlerini kendisinin yapabildiğini kanıtlayacaktır. Pek çok anne-baba
bunun farkında olmadığı için çocuklarıyla gereksiz yere çatışmaya girer
ve kendilerini de çocuklarını da yıpratır. Daha da kötüsü bazı çocuklar
bunu bir alışkanlık haline getirirler, daha ilerki yaşlara taşırlar
ve/veya anne-baba bu çatışmalara çözüm olarak şiddete başvurmaya başlar.
Kısacası çok küçük yaşlarda başlayan ve çocukların gelişiminde çok
doğal olan inatlaşma, anne-baba ve çocuk arasındaki bir iletişimsizliğin
başlangıç noktası olabilir ve bir kısırdöngüyle son bulabilir.
Çocuğunuzla çatışmaya girdiğinizde yapmanız gerekenler şöyle sıralanabilir;
1. Her
şeyden önce bu durumda soğukkanlılığınızı korumaya çalışın. Derin bir
nefes alın ve içinizden "O sadece bir çocuk" deyin. Öfkeli bir tavır
takınmayın, yumuşak ve uzlaşmacı bir ses tonuyla konuşmaya özen
gösterin. Kesinlikle başarısız olacağınızı aklınıza getirmeyin.
2. Sahada
olmadığınızı ve futbol oynamadığınızı unutmayın; her ikiniz de
kazanabilir, her ikiniz de amacınıza ulaşabilirsiniz. Amacınız ona,
kimin güçlü kimin güçsüz olduğunu ispatlamak değil, o anda elde
edemeyeceği bir şeyden vazgeçmesini sağlamak olmalı.
3. İstediği
şeyi neden yapamayacağınızı basit bir şekilde açıklayın ve bu
açıklamayı yaparken mutlaka bu durumdan dolayı ne kadar üzgün olduğunuzu
belirtin. Onun istediği şeyi sizin de istediğinizi ama koşulların buna
izin vermediğini söyleyin. Duygularını paylaştığınızı bilmek onu hem
rahatlatacak, hem de sizi ona karşı sürekli engeller koyan bir düşman
olarak görmesini engelleyecektir.
4. Ona kararlı ve
tutarlı, fakat mutlaka sevecen bir tavırla yaklaşın. Önce "hayır"
dediğiniz bir şeye sonradan "evet" derseniz çocuğunuz bunu size karşı
sürekli kullanmaya başlayacaktır. Başka zaman ve durumlarda da siz pes
edene kadar da sizinle çatışmaya devam edecektir.
5. Ona
gerekli açıklamaları yaptıktan, üzgün olduğunuzu söyledikten ve bu
konuda kararlı olduğunuzu hissettirdikten sonra biraz zaman tanıyın. Bir
süre sonra yeniden istediğini elde etmek konusunda sizinle inatlaşmaya
başlarsa hiç tepki vermeyin. Birkaç denemeden sonra vazgeçecektir.
6. Çocuğunuz
herşeye rağmen sizinle inatlaşmaya devam ediyorsa, dikkatini istediği
şeyden başka bir noktaya çekmeye çalışın. Bu bir çizgi film, bir kuş,
bir kedi, sevdiği bir yiyecek veya oyun vb. herhangi birşey olabilir.
Çocuğunuz sakinleşene kadar ilgisini çekebilecek değişik alternatifler
deneyebilirsiniz. Bu küçük yaştaki çocuklarda daha çok geçerlidir.
Ancak, okul yaşına kadar, hatta bazen daha sonrasında bile bu yöntemin
yararını görebilirsiniz.
7. Çocuğunuza seçenek sunun,
böylece onu bağımsız bir birey olarak tanıdığınızı, onun kararlarına
saygı duyduğunuzu düşünecektir. Kendisiyle ilgili kararları
verebildiğini ve onun seçimine öncelik tanındığını düşünerek
inatlaşmaktan vazgeçecektir. Siz de makul bir kaç seçenekten birini
kabul ettirebildiğiniz için kendinizi rahat hissedeceksiniz. Sunduğunuz
seçenekler ne kadar az olursa çocuğunuzun karar verme süresi de o kadar
kısa olur. Sunduğunuz seçeneklerin, herhangi birinin seçilmesi durumunda
onayladığınız seçenekler olmasına dikkat edin ki, yeniden bir
anlaşmazlık yaşamayasınız.