09-14-2011, Saat: 05:50 PM
ÇOCUÄžUMU NE ZAMAN PSİKOLOÄžA GÖTÜRMELİYİM?
Psikoloğa
gitmek bir çok insan için, tabu olma özelliğini halen koruyor.
Anne-babalar çocuklarını psikoloğa götürmek için defalarca düşünüyor,
sorunları çözmek için çeşitli yöntemleri deniyor ve en son çare olarak
bir psikoloğa başvuruyor. Psikoloğa gitmeye karar verene kadar sorun
iyice ilerliyor, bu da çözüme ulaşmayı güçleştiriyor. Pek çok aile,
ilkokuldan itibaren çocuklarının eğitimi için ciddi bir bütçe ayırıyor,
oysa çocuklar için yapılacak yatırımın en büyüğü ilk 6 yılda yapılmalı,
çünkü kişilik gelişiminin yüzde yetmişbeşi okul öncesi dönemde
tamamlanıyor. Bu dönemlerden sonra çocuğunuzu daha iyi koşullarda
yaşatabilirsiniz, ama daha sağlıklı ve mutlu, daha güvenli ve sosyal,
daha zeki ve kendini geliştiren bir insan olmasına katkınız çok azalır.
Hangi durumlarda psikoloğa gidilmeli?
Aileler psikologlara çocuklarıyla ilgili aşağıdaki durumlar için başvurabilir.
· Gelişim kontrolü için
· Davranış ve uyum bozuklukları, hastalıkların tedavisi, sakatlıklar için
· Aile ile ilgili sorunlar ve yaşam değişiklikleri için
· Psikolojiyle ilgili sorulara yanıt için
Gelişim kontrolü
Psikoloğa
gitmek için çocukların herhangi bir sorun yaşamasını veya bir hastalık,
davranış bozukluğu geliştirmesini beklemek yanlıştır. 0-6 yaş döneminde
çocukları, gelişim kontrolü yaptırmak için düzenli aralıklarla bir
uzmana götürmek gerekir. Gelişim kontrolü seanslarına psikoloğun da
onayıyla, anne-babalar, çocuk bakıcıları veya çocukla ilişkide olan
diğer aile büyükleri de katılabilir. Gelişim kontrolleri sayesinde
anne-babaların edinecekleri bilgiler aşağıdaki gibidir;
·
Çocuğunuzun gelişiminin normal olup olmadığını öğrenirsiniz. Gelişim
kontrolü seanslarında çocukların gelişimleri 5 grupta incelenir;
fiziksel, hareket, dil, sosyal-duygusal, zeka gelişimi.
· Geriden
gelen gelişim alanlarını ve bu alanları desteklemek için yapmanız
gerekenleri öğrenmiş olursunuz. Psikoloğunuz size bu alanı
geliştirmenizi sağlayacak egzersizler, oyun ve oyuncaklar önerecektir.
Örneğin, siz çocuğunuzun konuşma problemi olduğunu ancak 18. ayda
farkedebilirsiniz, ancak bir psikolog bunu 8-10 aylar arası farkedip,
dil gelişimini destekleyici egzersizlere ağırlık vermenizi sağlayabilir.
Bu şekilde sorunlar çıkmadan önleyebilirsiniz.
· Çocuğunuzun gelişimini desteklemek için neler yapabileceğinizi öğrenirsiniz.
· Çocuğunuzun zayıf ve güçlü yönlerini, eğilimlerini ve bunları geliştirme yollarını öğrenirsiniz.
· Çocuğunuzla sağlıklı iletişim kurmayı öğrenirsiniz.
· Farkına varmadan yaptığınız hataları görme ve düzeltme olanağı bulursunuz.
· Çocuğunuzla oyun oynamayı ve ona herhangi bir şeyi doğru yöntemlerle öğretmeyi öğrenirsiniz.
· Spor, sanat veya bilimin herhangi bir dalına çocuğunuzu sağlıklı bir şekilde yönlendirmeyi öğrenirsiniz.
· Yaşına göre hangi oyun ve oyuncakları tercih etmeniz gerektiğini öğrenirsiniz.
·
Çocuğunuzun içinde bulunduğu dönemle ilgili gerekli bilgileri ve bu
dönemlerde dikkat etmeniz gereken konuları öğrenirisiniz. Örneğin; 8 ay
civarı yabancılardan korkma, 12 ay civarı özgürlüğünü ilan etme, 18 ay
civarı tuvalet eğitimine hazırlık vb.
· Ortaya çıkabilecek olası uyum
ve davranış bozuklukları ve hastalıkları hızla teşhis edebilme, önlem
alabilme ve tedaviye başlayabilme olanağı bulursunuz.
Gelişim
kontrollerine başlamak için en ideal dönem 6-8 aylar arasıdır.
Psikologlar gelişim kontrollerini farklı periyotlarla yapabilirler.
Çocuğun gelişimine göre seanslar daha sık yapılabilir. Ancak gelişimi
normal çocuklar için genellikle aşağıdaki program yeterli olmaktadır.
6 - 36 ay arası 2 ayda bir görüşme
3 yaş - 6 yaş arası 4 ayda bir görüşme
Davranış ve uyum bozuklukları, hastalıklar, sakatlıklar
Aileler,
yaygın gelişimsel bozukluklar, cinsiyet anomalileri ve kromozomal
bozukluklar için psikologlara başvurabilir. Örneğin, otizm,
hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı, down-sendromu, zeka geriliği,
konuşma bozuklukları, öğrenme güçlükleri gibi hastalıkların tedavisinde
psikologlardan yardım alınabilinir. Bu hastalıklarda tıbbi tedavi
gerekliyse, psikologlar destek tedavi programlarını yürütürler. Bunun
dışında bu hastalıkların tanısının konamadığı durumlar olabilir, ancak
çocuğun hastalığa eğilimi vardır; bu durumlarda tıbbi tedavi uygulanamaz
ama bir psikologla düzenli çalışarak, egzersiz yapılarak sorunu tamamen
çözmek veya sorunun ilerlemesini engellemek mümkün olabilir.
Kaza
sonucu ve doğuştan olan sakatlıklarda da, tıbbi tedavilerin yanı sıra,
psikolojik destek almak hem tedaviye uyumu artırır, hem de çocuğun ve
ailenin sorunla başaçıkmasını kolaylaştırır. Bu tür sakatlıklara örnek
olarak, körlük, sağır ve dilsizlik, ortopedik sakatlıklar, ağır konuşma
bozuklukları vb. Verilebilinir.
Uyum sorunları ve davranış
bozukluklarının tedavisinde çoğunlukla psikolojik yardım tek başına
yeterli olmaktadır. Bu sorunlar çok yaygındır ve bir çok aile bunları
yardım almayı gerektirir bir sorun olarak görmez. Anne-babalar
genellikle, bu tip sorunların kendiliğinden geçmesini bekler veya sorunu
gidermek için o kadar sağlıksız yöntemler dener ki, sorun yer
değiştirerek başka bir forma girer veya büyüyerek çözülemez hale gelir.
Uyum ve davranış bozukluklarına örnek olarak aşağıdaki sorunları
sıralayabiliriz;
- Gece korkuları
- Fobiler
- Kaygı bozukluğu
- Parmak emme (bebeklik dışında)
- Tırnak yeme
- Öfke ve saldırganlık
- Altını ıslatma
- Dışkı kaçırma veya tutma
- Kekemelik
- Tikler
- Yalan söyleme
- Çalma
- Kardeş kıskançlığı
- Cinsel sorunlar ve mastürbasyon
- Yeme bozuklukları
- Uyku bozuklukları
- İçe kapanıklık
- Aşırı inatçılık
Ailelerin
bu sorunları çözmede yaptıkları en büyük yanlışlardan biri sorunu
ortadan kaldırmaya çalışmaktır. Oysa, soruna yol açan sebebi ortadan
kaldırmak gerekir. Yoksa sorun ya büyüyerek veya yeni bir sorun olarak
bir süre sonra yeniden ortaya çıkar. Örneğin tırnağını yiyen bir çocuğu
baskı yoluyla veya çeşitli cezalarla bu alışkanlığından
vazgeçirebilirsiniz, ancak tırnak yeme alışkanlığına yol açan duygusal
sebepler ortadan kalkmadıkça sorun tekrarlar veya çocuk altına kaçırma
vb. Gibi yeni bir sorun geliştirir.
Aile ile ilgili sorunlar ve yaşam değişiklikleri
Boşanma,
aile bireylerinden birinin ölümü, bakıcının değiştirilmesi, şehir veya
ev değişikliği, okula başlama, kreşe başlama, kardeş doğumu ve annenin
işe başlaması gibi yaşam değişiklikleri çocuklar için önemli duygusal
sorunlara yol açabiliyor. Yetişkinler gibi, çocuklar da bu tip
değişimlerden farklı düzeylerde etkilenebiliyorlar. Bu değişimlerden
önce psikoloğa başvurarak çocukların bu değişime hazır olup
olmadıklarıno öğremekde ve hazır değillerse bu olayların çocuklara nasıl
anlatılabileceği konusunda danışmakta yarar vardır. Özellikle boşanma
ve kardeş doğumu konularında mutlaka birkaç seanslık danışmanlık
alınması gerekir; birçok çocuk bu değişimlerden çok etkilenmektedir.
Psikolojiyle ilgili sorulara yanıt
Aileler
çocuklarının psikolojilerine zarar vermeden bazı basit sorunları
çözebilmek için de psikologlara başvurabilirler. Bu sorunların bir kısmı
basit önerilerle giderilebilir. Sağlıksız yöntemlerle çözüldüğünde ise
yukarıda sayılan uyum bozukluklarına veya duygusal sorunlara yol
açabilir. Sorunların hepsinin çocukluk çağlarında ortaya çıkmadığını,
çocukluk dönemlerinde yaşanan olayların ve sağlıksız eğitim
yöntemlerinin ergenlik ve yetişkinlik dönemlerinde ortaya çıkan
sorunlara zemin hazırladığını da unutmamak gerekir. Ailelerin
yanıtlarını merak ettiği sorulara aşağıdaki örnekler verilebilir;
- Çocuğumu kreşe hangi yaşta göndermeliyim?
- Başını duvara vuruyor, nasıl engel olabilirim?
- Yüzümüze vuruyor, bu davranışından nasıl vazgeçirebilirim?
- Çok inatçı, her dediği yapılsın istiyor, ne yapabilirim?
- Yatağını ne zaman ayırmalıyım?
- Bana çok düşkün, onu kendimden nasıl uzak tutabilirim?
- Ders çalışmayı sevmiyor, nasıl ders çalışmasını sağlayabilirim?
- Okula gitmek istemiyor, ne yapmalıyım?
- Kardeşine vurmasını nasıl engellerim?
Psikologlarla ilgili yanlış bilgiler
Psikoloğa
gitmek bir çok insan için, tabu olma özelliğini halen koruyor.
Anne-babalar çocuklarını psikoloğa götürmek için defalarca düşünüyor,
sorunları çözmek için çeşitli yöntemleri deniyor ve en son çare olarak
bir psikoloğa başvuruyor. Psikoloğa gitmeye karar verene kadar sorun
iyice ilerliyor, bu da çözüme ulaşmayı güçleştiriyor. Pek çok aile,
ilkokuldan itibaren çocuklarının eğitimi için ciddi bir bütçe ayırıyor,
oysa çocuklar için yapılacak yatırımın en büyüğü ilk 6 yılda yapılmalı,
çünkü kişilik gelişiminin yüzde yetmişbeşi okul öncesi dönemde
tamamlanıyor. Bu dönemlerden sonra çocuğunuzu daha iyi koşullarda
yaşatabilirsiniz, ama daha sağlıklı ve mutlu, daha güvenli ve sosyal,
daha zeki ve kendini geliştiren bir insan olmasına katkınız çok azalır.
Hangi durumlarda psikoloğa gidilmeli?
Aileler psikologlara çocuklarıyla ilgili aşağıdaki durumlar için başvurabilir.
· Gelişim kontrolü için
· Davranış ve uyum bozuklukları, hastalıkların tedavisi, sakatlıklar için
· Aile ile ilgili sorunlar ve yaşam değişiklikleri için
· Psikolojiyle ilgili sorulara yanıt için
Gelişim kontrolü
Psikoloğa
gitmek için çocukların herhangi bir sorun yaşamasını veya bir hastalık,
davranış bozukluğu geliştirmesini beklemek yanlıştır. 0-6 yaş döneminde
çocukları, gelişim kontrolü yaptırmak için düzenli aralıklarla bir
uzmana götürmek gerekir. Gelişim kontrolü seanslarına psikoloğun da
onayıyla, anne-babalar, çocuk bakıcıları veya çocukla ilişkide olan
diğer aile büyükleri de katılabilir. Gelişim kontrolleri sayesinde
anne-babaların edinecekleri bilgiler aşağıdaki gibidir;
·
Çocuğunuzun gelişiminin normal olup olmadığını öğrenirsiniz. Gelişim
kontrolü seanslarında çocukların gelişimleri 5 grupta incelenir;
fiziksel, hareket, dil, sosyal-duygusal, zeka gelişimi.
· Geriden
gelen gelişim alanlarını ve bu alanları desteklemek için yapmanız
gerekenleri öğrenmiş olursunuz. Psikoloğunuz size bu alanı
geliştirmenizi sağlayacak egzersizler, oyun ve oyuncaklar önerecektir.
Örneğin, siz çocuğunuzun konuşma problemi olduğunu ancak 18. ayda
farkedebilirsiniz, ancak bir psikolog bunu 8-10 aylar arası farkedip,
dil gelişimini destekleyici egzersizlere ağırlık vermenizi sağlayabilir.
Bu şekilde sorunlar çıkmadan önleyebilirsiniz.
· Çocuğunuzun gelişimini desteklemek için neler yapabileceğinizi öğrenirsiniz.
· Çocuğunuzun zayıf ve güçlü yönlerini, eğilimlerini ve bunları geliştirme yollarını öğrenirsiniz.
· Çocuğunuzla sağlıklı iletişim kurmayı öğrenirsiniz.
· Farkına varmadan yaptığınız hataları görme ve düzeltme olanağı bulursunuz.
· Çocuğunuzla oyun oynamayı ve ona herhangi bir şeyi doğru yöntemlerle öğretmeyi öğrenirsiniz.
· Spor, sanat veya bilimin herhangi bir dalına çocuğunuzu sağlıklı bir şekilde yönlendirmeyi öğrenirsiniz.
· Yaşına göre hangi oyun ve oyuncakları tercih etmeniz gerektiğini öğrenirsiniz.
·
Çocuğunuzun içinde bulunduğu dönemle ilgili gerekli bilgileri ve bu
dönemlerde dikkat etmeniz gereken konuları öğrenirisiniz. Örneğin; 8 ay
civarı yabancılardan korkma, 12 ay civarı özgürlüğünü ilan etme, 18 ay
civarı tuvalet eğitimine hazırlık vb.
· Ortaya çıkabilecek olası uyum
ve davranış bozuklukları ve hastalıkları hızla teşhis edebilme, önlem
alabilme ve tedaviye başlayabilme olanağı bulursunuz.
Gelişim
kontrollerine başlamak için en ideal dönem 6-8 aylar arasıdır.
Psikologlar gelişim kontrollerini farklı periyotlarla yapabilirler.
Çocuğun gelişimine göre seanslar daha sık yapılabilir. Ancak gelişimi
normal çocuklar için genellikle aşağıdaki program yeterli olmaktadır.
6 - 36 ay arası 2 ayda bir görüşme
3 yaş - 6 yaş arası 4 ayda bir görüşme
Davranış ve uyum bozuklukları, hastalıklar, sakatlıklar
Aileler,
yaygın gelişimsel bozukluklar, cinsiyet anomalileri ve kromozomal
bozukluklar için psikologlara başvurabilir. Örneğin, otizm,
hiperaktivite ve dikkat dağınıklığı, down-sendromu, zeka geriliği,
konuşma bozuklukları, öğrenme güçlükleri gibi hastalıkların tedavisinde
psikologlardan yardım alınabilinir. Bu hastalıklarda tıbbi tedavi
gerekliyse, psikologlar destek tedavi programlarını yürütürler. Bunun
dışında bu hastalıkların tanısının konamadığı durumlar olabilir, ancak
çocuğun hastalığa eğilimi vardır; bu durumlarda tıbbi tedavi uygulanamaz
ama bir psikologla düzenli çalışarak, egzersiz yapılarak sorunu tamamen
çözmek veya sorunun ilerlemesini engellemek mümkün olabilir.
Kaza
sonucu ve doğuştan olan sakatlıklarda da, tıbbi tedavilerin yanı sıra,
psikolojik destek almak hem tedaviye uyumu artırır, hem de çocuğun ve
ailenin sorunla başaçıkmasını kolaylaştırır. Bu tür sakatlıklara örnek
olarak, körlük, sağır ve dilsizlik, ortopedik sakatlıklar, ağır konuşma
bozuklukları vb. Verilebilinir.
Uyum sorunları ve davranış
bozukluklarının tedavisinde çoğunlukla psikolojik yardım tek başına
yeterli olmaktadır. Bu sorunlar çok yaygındır ve bir çok aile bunları
yardım almayı gerektirir bir sorun olarak görmez. Anne-babalar
genellikle, bu tip sorunların kendiliğinden geçmesini bekler veya sorunu
gidermek için o kadar sağlıksız yöntemler dener ki, sorun yer
değiştirerek başka bir forma girer veya büyüyerek çözülemez hale gelir.
Uyum ve davranış bozukluklarına örnek olarak aşağıdaki sorunları
sıralayabiliriz;
- Gece korkuları
- Fobiler
- Kaygı bozukluğu
- Parmak emme (bebeklik dışında)
- Tırnak yeme
- Öfke ve saldırganlık
- Altını ıslatma
- Dışkı kaçırma veya tutma
- Kekemelik
- Tikler
- Yalan söyleme
- Çalma
- Kardeş kıskançlığı
- Cinsel sorunlar ve mastürbasyon
- Yeme bozuklukları
- Uyku bozuklukları
- İçe kapanıklık
- Aşırı inatçılık
Ailelerin
bu sorunları çözmede yaptıkları en büyük yanlışlardan biri sorunu
ortadan kaldırmaya çalışmaktır. Oysa, soruna yol açan sebebi ortadan
kaldırmak gerekir. Yoksa sorun ya büyüyerek veya yeni bir sorun olarak
bir süre sonra yeniden ortaya çıkar. Örneğin tırnağını yiyen bir çocuğu
baskı yoluyla veya çeşitli cezalarla bu alışkanlığından
vazgeçirebilirsiniz, ancak tırnak yeme alışkanlığına yol açan duygusal
sebepler ortadan kalkmadıkça sorun tekrarlar veya çocuk altına kaçırma
vb. Gibi yeni bir sorun geliştirir.
Aile ile ilgili sorunlar ve yaşam değişiklikleri
Boşanma,
aile bireylerinden birinin ölümü, bakıcının değiştirilmesi, şehir veya
ev değişikliği, okula başlama, kreşe başlama, kardeş doğumu ve annenin
işe başlaması gibi yaşam değişiklikleri çocuklar için önemli duygusal
sorunlara yol açabiliyor. Yetişkinler gibi, çocuklar da bu tip
değişimlerden farklı düzeylerde etkilenebiliyorlar. Bu değişimlerden
önce psikoloğa başvurarak çocukların bu değişime hazır olup
olmadıklarıno öğremekde ve hazır değillerse bu olayların çocuklara nasıl
anlatılabileceği konusunda danışmakta yarar vardır. Özellikle boşanma
ve kardeş doğumu konularında mutlaka birkaç seanslık danışmanlık
alınması gerekir; birçok çocuk bu değişimlerden çok etkilenmektedir.
Psikolojiyle ilgili sorulara yanıt
Aileler
çocuklarının psikolojilerine zarar vermeden bazı basit sorunları
çözebilmek için de psikologlara başvurabilirler. Bu sorunların bir kısmı
basit önerilerle giderilebilir. Sağlıksız yöntemlerle çözüldüğünde ise
yukarıda sayılan uyum bozukluklarına veya duygusal sorunlara yol
açabilir. Sorunların hepsinin çocukluk çağlarında ortaya çıkmadığını,
çocukluk dönemlerinde yaşanan olayların ve sağlıksız eğitim
yöntemlerinin ergenlik ve yetişkinlik dönemlerinde ortaya çıkan
sorunlara zemin hazırladığını da unutmamak gerekir. Ailelerin
yanıtlarını merak ettiği sorulara aşağıdaki örnekler verilebilir;
- Çocuğumu kreşe hangi yaşta göndermeliyim?
- Başını duvara vuruyor, nasıl engel olabilirim?
- Yüzümüze vuruyor, bu davranışından nasıl vazgeçirebilirim?
- Çok inatçı, her dediği yapılsın istiyor, ne yapabilirim?
- Yatağını ne zaman ayırmalıyım?
- Bana çok düşkün, onu kendimden nasıl uzak tutabilirim?
- Ders çalışmayı sevmiyor, nasıl ders çalışmasını sağlayabilirim?
- Okula gitmek istemiyor, ne yapmalıyım?
- Kardeşine vurmasını nasıl engellerim?
Psikologlarla ilgili yanlış bilgiler
- Psikologların herkese uygulanabilen hazır reçeteleri vardır.
- Psikologların sihirli değnekleri vardır; bir seansta sorunları ortadan kaldırırlar.
- Psikologlara herşeyi anlatmaya gerkek yoktur, ailelerin sırlarını paylaşmaları gerekmez.
- Psikolağa gitmek için hastalık geliştirmek gerekir.
- Psikologlara sadece tedavi amacıyla gidilir, bir sorun yoksa ve herşey yolundaysa gidilmez.
- Psikologlara danışmanlık ve kontrol amacıyla gidilmez.
- Psikologlar sizin farkedemediğinizi farkedemez; sizin çocuğunuzu sizden daha iyi tanıyamaz.