10-28-2011, Saat: 04:46 PM
‎
"sen"den "aşk" yapma çabalarımdı bunlar
Her harfi birbine aykırı.
Aklımın lügatını kaybedeli çok oldu
"İçimdeki kayboluşlarımın atlası"
Bir ömür vaktin varsa dinle!
Uyumadan önce tavana astığım düşlerin
Gözlerime rutubetli bir yalnızlık bırakır oldu.
Kendime ölü bulunduğum sabahlara uyandım.
Köşe başlarında mutluluk satan insanları gördükçe
Şehrin adının çıkmazıyla eş değer olduğu sokaklarına daldım
kalabalıklara karıştırdım kendimi
Kayboldum
oysa ki ezberimdeydi kafein dozu yüksek sözlerin.
Sana nasıl gelinmeyeceğini anlatıyordun
ve neden gelmemem gerektiğini.
Başıma bir sensizliğin gelmesinden korkardım en çok.
Gözlerinin "git" sustuğu bir gecede unuttum sesini
Karanlıktı, başkası olmuştun.
"dur" ihtiharına uymadım hiçbir ayrılık hikayesinin.
Usulca yürüdüm
Yanlış anlaşılmalar sonucu kaybedilen aşklar kentine.
sen kaybettin!
ben kayboldum!
Kimseler kazanmadı.
Başımı öne eğip
Yoksul bir aşktan kalan
hatıraları canlandırmaya başladım gözümde..
kaçında sen yoktun hatırlamıyorum.
Kaşlarımın çatmasıyla yaşlarımın yüreğime inmesi bir oldu.
İstanbul sırılsıklam sen kokmaya başladı ve ben son nefes gibi çektim içime.
Nereye gittiğimi bilmeden koştum.
İçimdeki küçük çocuğun umut ışıklı ayakkabılarını da çaldılar üstelik.
Yalınayağım şimdi..
Canım acımaya başladı seni seviyorum'lu sözlerime adım atarken
Aldırış etmedim..
Hüzünlü şarkıların mesken yeriydi dudakların
ve ben seni mutlu etmeyi sevmiştim senden önce
Sen ise..
Geçtiğim yollardan düşlerime basarak geçtin.
Söylemiştin.. bilirdim.
Umrunda bile değildim!..
Zor olacak ama..
Şimdi bir şiiri daha tut aklında
Ardımdan bir veda oku bu aşka
ve bir ömür vaktin varsa izle
İçimdeki yok oluşunu..
"sen"den "aşk" yapma çabalarımdı bunlar
Her harfi birbine aykırı.
Aklımın lügatını kaybedeli çok oldu
"İçimdeki kayboluşlarımın atlası"
Bir ömür vaktin varsa dinle!
Uyumadan önce tavana astığım düşlerin
Gözlerime rutubetli bir yalnızlık bırakır oldu.
Kendime ölü bulunduğum sabahlara uyandım.
Köşe başlarında mutluluk satan insanları gördükçe
Şehrin adının çıkmazıyla eş değer olduğu sokaklarına daldım
kalabalıklara karıştırdım kendimi
Kayboldum
oysa ki ezberimdeydi kafein dozu yüksek sözlerin.
Sana nasıl gelinmeyeceğini anlatıyordun
ve neden gelmemem gerektiğini.
Başıma bir sensizliğin gelmesinden korkardım en çok.
Gözlerinin "git" sustuğu bir gecede unuttum sesini
Karanlıktı, başkası olmuştun.
"dur" ihtiharına uymadım hiçbir ayrılık hikayesinin.
Usulca yürüdüm
Yanlış anlaşılmalar sonucu kaybedilen aşklar kentine.
sen kaybettin!
ben kayboldum!
Kimseler kazanmadı.
Başımı öne eğip
Yoksul bir aşktan kalan
hatıraları canlandırmaya başladım gözümde..
kaçında sen yoktun hatırlamıyorum.
Kaşlarımın çatmasıyla yaşlarımın yüreğime inmesi bir oldu.
İstanbul sırılsıklam sen kokmaya başladı ve ben son nefes gibi çektim içime.
Nereye gittiğimi bilmeden koştum.
İçimdeki küçük çocuğun umut ışıklı ayakkabılarını da çaldılar üstelik.
Yalınayağım şimdi..
Canım acımaya başladı seni seviyorum'lu sözlerime adım atarken
Aldırış etmedim..
Hüzünlü şarkıların mesken yeriydi dudakların
ve ben seni mutlu etmeyi sevmiştim senden önce
Sen ise..
Geçtiğim yollardan düşlerime basarak geçtin.
Söylemiştin.. bilirdim.
Umrunda bile değildim!..
Zor olacak ama..
Şimdi bir şiiri daha tut aklında
Ardımdan bir veda oku bu aşka
ve bir ömür vaktin varsa izle
İçimdeki yok oluşunu..