01-13-2014, Saat: 07:34 PM
İkimizin de yüzünden düşen bin parça, kalbinden düşenleri saymıyorum. Ne gerek var küs kalmaya yahu, ben bu küslük işini sevmiyorum. Gururum da el vermiyor bazen ama içimden sessizce çığlık atıyorum: Gel barışalım!
İkimiz tek başımıza bir yerlerde üzgün oturuyorsak, hangimizin haklı olduğunun bir önemi kalıyor mu? Belki kendi açımızdan her ikimiz de haklıyız. Sadece belki zamana bırakmalıyız.
Belki iletişimimizin biçimi yanlış, belki empatimiz eksik, en iyisi yeniden kuralım sözlerimizi. Birbirimizi bir daha tanıyalım, belki bizde eskimişizdir.
Dün gece seviştiğim adama, şimdi kendini savunmaya kalkmak komik değil mi? Almıyor içim böyle küsmeyi, gel barışalım!
Tepkilerimiz kıvılcımlardan yangılar çıkarıyor. Acaba biraz daha sakin olmayı mı öğrenmeli? Sen bana bağırınca, kırılıyor kalbim, ben de sesimi yükseltmiş olabilirim, özür dilerim.
Aslında şöyle hıçkıra hıçkıra ağlamayınca geçmiyor insanın içindeki kızgınlık, istersen birbirimizin kollarında, istersen ayrı ayrı cam kenarlarında ağlayarak bu işi bitirelim. Sonra dönelim yüzümüze, uzun uzun öpüşelim.
Bence birer adım atalım, ortada bir yerde buluşalım. Kimin haklı olduğuna bakmak yerine, birbirimiz olmadan geçen zamanın ne kadar boş olduğuna takılalım. Seninle küs kalmayı istemiyorum, gel barışalım…
Sıcağı sıcağına çözülmez bazen sorunlar, biraz zamana yayıp geçiştirelim. Sonra bir daha düşünürüz üstünde, konuşuruz belki sakince, seninle küs olmak değil isteğim, gel de sevişelim…
Candan Ünal
İkimiz tek başımıza bir yerlerde üzgün oturuyorsak, hangimizin haklı olduğunun bir önemi kalıyor mu? Belki kendi açımızdan her ikimiz de haklıyız. Sadece belki zamana bırakmalıyız.
Belki iletişimimizin biçimi yanlış, belki empatimiz eksik, en iyisi yeniden kuralım sözlerimizi. Birbirimizi bir daha tanıyalım, belki bizde eskimişizdir.
Dün gece seviştiğim adama, şimdi kendini savunmaya kalkmak komik değil mi? Almıyor içim böyle küsmeyi, gel barışalım!
Tepkilerimiz kıvılcımlardan yangılar çıkarıyor. Acaba biraz daha sakin olmayı mı öğrenmeli? Sen bana bağırınca, kırılıyor kalbim, ben de sesimi yükseltmiş olabilirim, özür dilerim.
Aslında şöyle hıçkıra hıçkıra ağlamayınca geçmiyor insanın içindeki kızgınlık, istersen birbirimizin kollarında, istersen ayrı ayrı cam kenarlarında ağlayarak bu işi bitirelim. Sonra dönelim yüzümüze, uzun uzun öpüşelim.
Bence birer adım atalım, ortada bir yerde buluşalım. Kimin haklı olduğuna bakmak yerine, birbirimiz olmadan geçen zamanın ne kadar boş olduğuna takılalım. Seninle küs kalmayı istemiyorum, gel barışalım…
Sıcağı sıcağına çözülmez bazen sorunlar, biraz zamana yayıp geçiştirelim. Sonra bir daha düşünürüz üstünde, konuşuruz belki sakince, seninle küs olmak değil isteğim, gel de sevişelim…
Candan Ünal