03-09-2014, Saat: 07:56 PM
"Trenin camına başımı yaslamışım, etrafı izliyorum.
İnsanlara bakıyorum, önümdeki koltukta yaşlı bir çift var.
Yaşları ben diyeyim 60 siz deyin 70. Kırış kırış olmuş yüzleri. Özellikle teyzenin,birbirlerine sarılarak uyuyorlar.
Her şeyi birlikte yapıyorlar.
Yolumuz uzun torunlarının yanına gidiyorlarmış.
Teyze kondüktöre tren ne zaman duracak diye sorup duruyor.
'Hayrola' diyorum bir isteğin mi var diyorum ama yok yok bu gider diyor, kocasını gösteriyor.
Anadolu'nun kuş uçmaz kervan geçmez bir istasyonunda Sivas Divriği taraflarında duruyoruz.
Israrlarıma rağmen ne alınacağını söylemiyor, ben almaya giderim diyor amca.
Gidiyor gitmesine ama trenden iner inmez, büfeye doğru giderken hareket ediyoruz.
O an bir çığlık kopuyor trenden, teyzede bir panik başlıyor.
Nasıl bağırıyor ama anlatamam.
Herkes teyzenin başına üşüşüyor.
Camdan amcaya bakıyorum o da ellerini başının arasına almış, adam çaresiz, şaşkın, resmen çöküyor.
Ben kondüktöre sesleniyorum.
Teyze hüngür hüngür ağlıyor.
Kondüktör telsizle makiniste söylüyordurumu, terni durduruyor. Yaşlı amca elinde koca bir şişe su ile geliyor.
O an teyzeyi görünce nasıl ağlıyor koca adam, kollarıyla gözlerini siliyor, teyze bir yandan amca bir yandan ağlıyor.
Sarılıyor birbirlerine.
Amca "Seni gaybetçem diye çok gorktum be diyerek sarılıyor teyzeye.
Teyze de ahan da gitti dedim gedince, ben mahfoldum dedim diyerek sarılıyor.
Gorktuk gorktuk diyor amca...
Küçücük bir kız çocuğu da etkilemiş olacak ki o da onlara bakıp gözlerini siliyor.
Eğer bir yerlerde falan biri size aşka inanmıyorum diye bilmiş bilmiş laf ederse bu hikayeyi okuyun.
Bu dünyada bindiği tren onsuz hareket edince kıyametleri koparacak insanlar var...
İnsanlara bakıyorum, önümdeki koltukta yaşlı bir çift var.
Yaşları ben diyeyim 60 siz deyin 70. Kırış kırış olmuş yüzleri. Özellikle teyzenin,birbirlerine sarılarak uyuyorlar.
Her şeyi birlikte yapıyorlar.
Yolumuz uzun torunlarının yanına gidiyorlarmış.
Teyze kondüktöre tren ne zaman duracak diye sorup duruyor.
'Hayrola' diyorum bir isteğin mi var diyorum ama yok yok bu gider diyor, kocasını gösteriyor.
Anadolu'nun kuş uçmaz kervan geçmez bir istasyonunda Sivas Divriği taraflarında duruyoruz.
Israrlarıma rağmen ne alınacağını söylemiyor, ben almaya giderim diyor amca.
Gidiyor gitmesine ama trenden iner inmez, büfeye doğru giderken hareket ediyoruz.
O an bir çığlık kopuyor trenden, teyzede bir panik başlıyor.
Nasıl bağırıyor ama anlatamam.
Herkes teyzenin başına üşüşüyor.
Camdan amcaya bakıyorum o da ellerini başının arasına almış, adam çaresiz, şaşkın, resmen çöküyor.
Ben kondüktöre sesleniyorum.
Teyze hüngür hüngür ağlıyor.
Kondüktör telsizle makiniste söylüyordurumu, terni durduruyor. Yaşlı amca elinde koca bir şişe su ile geliyor.
O an teyzeyi görünce nasıl ağlıyor koca adam, kollarıyla gözlerini siliyor, teyze bir yandan amca bir yandan ağlıyor.
Sarılıyor birbirlerine.
Amca "Seni gaybetçem diye çok gorktum be diyerek sarılıyor teyzeye.
Teyze de ahan da gitti dedim gedince, ben mahfoldum dedim diyerek sarılıyor.
Gorktuk gorktuk diyor amca...
Küçücük bir kız çocuğu da etkilemiş olacak ki o da onlara bakıp gözlerini siliyor.
Eğer bir yerlerde falan biri size aşka inanmıyorum diye bilmiş bilmiş laf ederse bu hikayeyi okuyun.
Bu dünyada bindiği tren onsuz hareket edince kıyametleri koparacak insanlar var...