Gel bugün, küçük bir buse kondur yüreğime ve son bulsun anlamsızlıklarım.
Gel, bir parça olsun sen olsun nefesimde,
Gel de, sen olayım olmasak da...
Gel az...
Gelirsen azlarım eksilecek,
Gel de çoğalayım!
Gitmek gitmekti satırlarım...Kırılmış Düş Düştü... Vazgeçtim ve vuslata dair diye başladım kelamıma.
bir düş!tük kırıldık... boşversene... diye başlayıp susasım vardı. Bilirsin. Şimdi tüm sustuklarımı sustum!
Gel bir,
Bir dokun,
Bir sar.
Küçük ruhlu bir şeyim ben. Parmak uçlarımda taşıdığım bir yürek var. Bir de mesafeler var aşamadığım. Çarpıntım da var gerçi, koşmalıyım varmak için, koşarsam düşerim yar! Sen gel bu yüzden. Hazana inat, yansın tüm ışıklar. Şehrimde bahardanlıklar yansın.
Soğuk bir sabaha uyanışımda, geçmez dakikalar. Dört duvarlara yankı olur çığlıklarım. Lakin bir haber salsan an'ıma, çığlıklarım susar yar. Gel sustur(konuştur) beni.
Sadık değildir karabasanlar yalpalandıklarına, gölgenle kaybolacaklar verilmiş andları var. Gel, kov yar!
Sığındım yine kendime.
Son olan birşeyler var.
son/söz/"son"du/söylendi/son desem yaraşacak belki. Ama yok, benim en en çok sana sarılasım var...
Gel...